faşizm, yani esnafa dayalı ekonomik italyan sistemi hiç bir zaman ırk gözetmemiştir. büyük roma imparatorluğuyla alakalı hayaller kurmuştur.
hah, cahilin savunduğu nazistlerin ırkçılığı ise; nasyonel sosyalizm, yani ulus toplum üzerine kuruludur ve ırkçılığa karşı bir sistemdir. şöyle ki; uluslar belirli bir ırktan değil, aynı hukuki düşüncelerle birleşmiş insanlardan oluşur. ama bu ulusların içerisinde kendi ırkını muhafaza eden "edilgen" ırklar bulunur ve bunlar yokedilmelidir, çünkü bunlar ulusların hastalığıdır.
misal; yahudiler. her daim ırkçılardır ve içerisinde bulundukları uluslara ayak uydurmayarak, toplum dinamiklerini etkilerler.
tabii ki amerikan filmlerinden, yahudi yönetmen ve senaristlerin oluşturduğu görsel nazi mantalitesiyle faşist yargısına varanlar bunu idrak edemez. bir kavgam, bir siyasi vasiyetim okunmalıdır mantığı anlamak için.
ha siz her milliyetçiye ırkçı derseniz; bir de faşizmi ırkçılıkla bağdaştırıp yaptığınız yanlışa tüy dikerseniz; evet, belirli çevreler tarafından alkışlanırsınız. siyasetten zırnık kadar anlamamış, ilkokulda ömer seyfettinden başka bir yazar okumamış dangalakların devinimidir bu.
lakin doğru değildir.
dünya tarihine etki etmiş "etken" milletler, ulusların tümü "karışmaya" karşı koymamış, diğer etkileşim içerisinde bulunduklarından kız alıp kız vermiştir.
dünya tarihinde edilgen olmuş, hiç bir tarihsel olaya etki etmemiş olanlar, kollektiviteden yoksun, muhafazakar ve ırkçı olan hatta kafatasçı toplumlardır.
işte ulusalcılığın ve faşist olarak nitelendirilen insanların bugün ki düşmanları bunlardır. çünkü bu kafatasçılar; kendi kızlarını 8-9 yaşında 10-12 koyuna kendi soylarından adamlara verenler toplum dinamiklerine zarar vermektedirler.
komik olan taraf ise; ırkçı ve kafatasçı edilgen toplumların ezik psikolojisini savunanların, buna karşı çıkanları "faşist" diye yaftalamaya çalışmasıdır.
mümkün olmayan durumdur çünkü ırk kökenden etkilenmekle birlikte aynı şey değildir. örneğin en geneliyle, çekik sarışın veya mavi gözlü olmak, hispanik olmak... gibi. örneğin adam beyaz ırktan olsun, dna testi yapılsın ve adamın ataları arap çıksın, bu durumun bir önemi yoktur. önemli olan son durum ve bunun karakteristik özellikleridir.
bu iddaa'da zaten mantık aranmayacağının en temel göstergesi ise şu an kabul ediler her ırkın ayrı birer ilk insanı olmamasıdır. belli bir evrim olmuştur, bir şekilde yayılmıştır ve sonunda şu anki halini almıştır bu nedenle bakılacak olan son durumdur.
en büyük umutlarımdan biri. avustralyalı ırkçı politikacı pauline hanson dna testi yaptırmıştı, ingiliz ve irlandalı kökenleriyle gurur duyan bu hatunun test sonuçları yüzde 9 Ortadoğulu, yüzde 32 italyan, Yunan veya Türk ve yüzde 59 Kuzey Avrupalı çıkmıştı.
burdan tüm faşist ve ırkçı arkadaşlara dna testi yaptırmalarını öneriyorum. belki test sonuçları aklınızı başınıza getirir.
imkansız bir durumdur. sonuçta o ırk analizi yapanlara da faşist yaklaşımlar sergilenerek içinden çıkılmaz bir hal alacaktır. diyelimki testi yapanlardan bir tanesi asya kökenli ve ırk analizinde halkların bir çoğunun asya kökenli olduğu ortaya çıktı. o testi yapan o asyalının başına ırkçılıktan gelebilecek belaları tahmin edebiliyor musunuz?
unutmamalı, ırkçılıkta mantık aramayacaksınız. ırkçı gene ırkçı.
dna ile irk analizinin kolay, erisilebilir ve insanin irkini apacik bir sekilde ortaya bilimsel ve itiraz edilemez bir sekilde dokebiliyor olusuyla, fasizmin en buyuk dayanaklari olan, "saf irk", "ustun irk" gibi kavramlarin cope gitmesi durumudur. cope giden hayallerin ardindan, bu ideolojide ciddi bir yumusama, esneme, cesitli acilimlar dunyanin heryerinde es zamanli olarak gorulmektedir.
yasanan bir ornek komedi: meksikali bir hispanik milliyetci toplum liderinin, dna analizi ardindan %55 hindistan kokenli cikmasi, fransiz bir unlu milliyetcinin %65 arap asilli cikmasi gibi, kendileri acisindan yikici bir durum gerceklesmis oldu.