dün katıldığı, canlı yayınlanan, neden adlı beyaz cam gösterisinde sık sık "allahım ne kadar yakışıklıyım! tü tü maaş'allah, yarebbim ne güzellikler yaratıyor" ifadesi ile canlı yayın monitörüne bakarak, karşısında oturan işçi ve memur konfederasyonları başkanlarının eleştirilerine yanıt üretmeye çalışmıştır.
süleyman çelebi konuşurken, 90'ların sonunda ortaya atılmak istenen 60 yaşında emekliliğin hızlı muhaliflerinden olan bakan bugün 65 hatta 71 yaşında emekliliği savunur olmuştur tespitini yaptı.
artık devir değişti e tabii çelik de değişti b'abından yanıtlar veren bakan, sürekli aynı şeyi söyledi. ikibiiinotssekis de tam olarak uygulıces onu, o zamana kadar insan ömrü artcek dolayısı ile var olanları etkilemeyecek. acayip olacak süfer olacak.
sürekli sayılar ile yanıt veren bakan ne kadar açık verildiğini ve sosyal güvenliğin devlete getirdiği yükten bahsetti,oysa azıcık aynadan gözlerini alsa, hafif kendi nihilizminden ve egosentrizminden biraz yana kaysa sosyal güvenliğin bir market ya da bakkal olmadığını, sosyal devletin yapı taşı olduğundan dolayı insanların refahı ve mutluluğu için var olduğunu anlayacak ve ne bakanı olduğunu ilk defa tarihinde biraz anlayabilecektir. bu durumda imf'nin sayıları ile konuşmak yerine bahsi geçenlerin klingonlular değil kendi yurttaşı olduğunun ayırdına varacaktır.
tekrar ediyorum sayın bakan; sosyal güvenlik, devlet için bir para kapısı değil aksine desteklenmesi ve bekaası için bilfiil bütçenin önemli bir bölümünden para aktarılması gereken ülke insanının mutluluğunun amortismanıdır. amerikalıların laflarına ve sayılarına değil de biraz da kendi yurttaşlarınızın sesine güvenin. zira bildiğim kadarıyla siz de türk'sünüz.
ha! bunu yaparsanız rte'ye karşı çıkmış oluyorsanız, o zaman da onurlu ve dürüst biri olarak anılırsınız, "amerika yerine halkını dinledi" diye yazarlar adınızda. gerçi hakkınıza böyle yazılınca cebiniz dolmaz ama en azından akşam yastığa başınızı koyduğunuzda ulusunuz adına konuşmanın huzuru ile uyursunuz.
yüksek islam enstitüsü mezunu calışma ve sosyal güvenlik bakanımız.bakan olmadan önce ne idi derseniz akp grup başkan vekili idi. ne kadar güzel. bursanın minik tepelerini yaradan zat. şezlonglardan tuzla yorumu yapmayın diyen kişidir. ha yani şezlongumda yitirilen onca can hakkında yorum yapamam.
şuan connect card ımı takmış şezlonguma uzanmış yakamoz a karşı demleniyorum. ve yorum yapıyorum tuzla hakkında aklınıza gelemeyecek binbir türlü yorum.
ee noldu ? geldimi o yitirilen canlar ? pardon .. duyamadım !
Artvinli, Eğitimci, Bursa Yüksek islam Enstitüsü'nü bitirmiş, iki yıl işletme eğitimi almış, serbest ticaretlede uğraşmış, yerel bir gazatenin sahipliğini ve köşe yazarlığını yaptmış,
Adalet ve Kalkınma Partisi Kurucular Kurulu Üyeleri arasında bulununan,
60. Hükümet'te Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı olarak atanmış,
Arapça bilen Çelik, evli ve 4 çocuk babası, Çalışma ve Sosyal Güvenlik bakanımızdır.
bugünkü açıklamasıyla yine tepki çekmeyi başarmış bakan. özetle demek istediği , zırt pırt üniversitedeki öğretim üyeleri cübbelerini giyip yürümesinler.*
bursa'ya ve bursaspor'a ne faydan oldu?
yegane yeteneğin tayyibin yakın dostu olman. yoksa selam verilecek bir adam dahi olmadığını cümle alem biliyor.
ilkokulu zor bitirmiş kardeşinin akepe iktidarı döneminde nasıl palazlandığını, bursaspor yönetiminde iken bursaspor'u nasıl batma noktasına getirdiğini de anlat biraz bence...
artvinlilerin ve badem bıyıklıların oyları ile bursa milletvekili olman bursaspor'un haklarını kollama yetkisi vermez sana. bursa'nın ve bursaspor'un en son ihtiyaç duyacağı isimsin zira...
başbakan'ın bursa'da katıldığı açılış töreninde omuzlarında bursaspor atkısı ile başbakan'ın yanında arz-ı endam eden şahsiyet...
sana ne ulan bursaspor'dan.
senin kardeşinin başkan yardımcısı olduğu bursaspor'un ne hale düştüğünü unutmadı bu camia.
çıkar o atkıyı, bursaspor'dan uzak dur faruk...
bir de çıkmış yalakalık olsun diye;
(bkz: bursaspor şampiyonluk kupası nın rte ye verilmesi)
organizasyonunu tertip etmişsin.
bursa sana hak ettiğin değeri verecek son seçimde elbet...az daha bekle faruk...
madımak hoteli'nin müze yapılması ile ilgili sorulan soruya "beş katlı müze mi olurmuş?" diyen devletin bakanı. hakkaten cahiller mi, yoksa cahil numarası mı yapıyorlar, kararsızım.
bursa yıldırım'da katıldığı bir açılışta kendisine "yurt dışından hayvan getiriyorsunuz, benim 7 bin TL değerindeki ineğim bulaşıcı hastalıktan öldü, tavukları ödediniz, inekleri de ödeyin" diye bağıra bağıra yaklaşan çiftçiye; "sen normal misin yeeaa" diye çıkışıp korumalarına "alın bunu alalalalal" emrini veren tayyip krallığı'nın asillerinden birisi.
artvin'den bursa'ya göç ederken urfa'ya uğrayan ve bir kolunu siverek'te bırakan bir aileden gelen akp'nin alevi ve romanlardan sorumlu bakanı.
urfa'dan aday olması abes değil yani. zaten amcasının halası da zazaymış, hatta bacanağı da kürtmüş...
ahahah. listeler ilk açıklandığında bir baktım ki bu amcam urfa'dan 1. sıra adayı...içimin yağları eridi şerefsizim. adam ve sülalesi bursa'yı yedi bitirdi, şimdi de sıra urfa'ya geldi demek ki...
allah tayyip'ten razı olsun bu adamı aldı başımızdan. bülent arınç'a razıyız biz. kibar adam, naif adam, helali haramı bilen adam hiç olmazsa...