burda kastedilen kadın koşulları yüzünden eğitim alamamış, susturulup hayatın içine terkedilmiş kadınlar değil kesinlikle. bilgiye kolay ulaşılabilir şehirlerde tek düşüncesi mango'da indirim günleri, bodrum beach'lerinde giyilebilecek mayolar-gözlükler olanlar. kısacası ''trend köleleri''.
sosyal medyanın ve görsel basının pompaladığı'' sadece tüket'' mantığının hedefi olan bu kitle yarının annelerinin, çalışan ve üreten kadınlarının yani toplumun insan yetiştiren en önemli dinamosunun bitik olduğu gerçeğini izledikleriyle, değer verdikleriyle anlatmaya yetiyor.
modanın yani herkes gibi olmanın sevdalısı bu kadınlara bakınca doğu'da istediği halde okutulamayan, 12 yaşında gelin edilen, 18 yaşında 4 çocuk annesi olup hayallerini yitirenlerin ne suçu vardı? demeden geçemiyor insan.
sanatla- bilimle- siyasetle ya da bırakın tüm bunları çevresinde olup bitenle tüm diyaloğunu kesmiş bu kadın profili yarınların kimlere emanet edileceğinin korkusunu yaşatırken, sol frame'de-sokakta-işte farkettiğimiz yozlaşmanın da en büyük sebebidir. durum böyle olunca gidişat yeni gelen neslin bir öncekini aratır olacağını da göstermiş oluyor.
söyleyecek sözü olan kadınların artması dileğiyle...
ne yazıkki sokaklar bu profillerle dolu. ülke ekonomisini siyaseti ne açlık tokluk sınırını ne suriyeyi karıştıran amerikanın çıkarlarını bilmzeler. ama survivorda kimler var. kim istinye parkta kimleydi onu bilirler. bilenlerde var elbette hepimizden benden çok bilenlerde var. her nesil bir önceki nesli aratır. bu acı bir gerçektir. en sonunda aratacak bir nesil dahi kalmayacak. öleki bu ülkenin kurtarıcısının atatürk olduğunu unutan nesil gelecek. cumhuriyet bayramları kutlanmayacak hale gelecek. bırak abuk sabuk başlıklar açmayı. bu abuk sabuk şeyleri gerçekleştiren yarınlar olacak. nesli yetiştirmekte erkekten çok kadının rolü olduğu için; kadınların kabuklarından sıyrılıp; magazin gündemini takip etmek yerine; ülke ve sosyal gidişat nereye gidiyor diye bakmaları lazım etraflarına.
güzelliğe odaklanmış kadındır.
şöyle bir gerçek vardır ki, bu ülkede güzel-aptal kadınlar, çirkin-akıllı kadınlardan daha çok ilgi görüyor. bunun sonucu olarak da kadınlar akıllarına değil güzelliklerine önem veriyorlar.
belki de doğru olanı yapıyorlardır, bir kadın olarak bu dünyada değer görmenin tek yolu güzel olmak.
ne kadınlar sevdim zaten yoktular
yağmur giyerlerdi sonbaharla bir
azıcık okşasam sanki çocuktular
bıraksam korkudan gözleri sislenir
ne kadınlar sevdim zaten yoktular
böyle bir sevmek görülmemiştir
hayır sanmayın ki beni unuttular
hala ara sıra mektupları gelir
gerçek değildiler birer umuttular
eski bir şarkı belki bir şiir
ne kadınlar sevdim zaten yoktular
böyle bir sevmek görülmemiştir
yalnızlıklarımda elimden tuttular
uzak fısıltıları içimi ürpertir
sanki gökyüzünde bir buluttular
nereye kayboldular şimdi kim bilir
ne kadınlar sevdim zaten yoktular
böyle bir sevmek görülmemiştir.
atila ilhan ın bu şiirindeki kadınlardan değildirler. dışı hoş olsa bile içleri boştur tıpkı çocukluğumuzda hazırladığımız şaka hediyesi gibi.
farkındalığı varmış gibi davranan kadından daha evla olan kadındır. bir de bunların hayatında on tane kitap okumuş olup edebiyat ödüllerini eleştireni, üç tane tiyatroya gitmiş, sonra da faceden, twitterdan, sözlükten, dağıtılan ödüller hakkında konuşanları filan var. sanırsın ki arkadaş yazar, kitapları onbinler yüzbinler basmış, sanırsın ki tiyatro eleştirmeni, izlediği 5 oyundan ikisi yarışmış birisi ödül almış yok aslında ona verilmemeliymiş de buna verilmeliymiş. sormazlar mı kızım bilgi birikimin ne ki senin de kalkıp bunları bu şekilde yorunluyorsun diye düşünüyorum ama soran yok ki demek konuşuyorlar efenim susturamıyoruz.
farkındalığı olmayan kadın öyle mi ya. allah ver ona mangoyu, zarayı, ivana sertli programları ondan mutlusu yok. hayır çevresi de öyle bunların kendi aralarında mutlu mesut yaşıyorlar bize ne ki ben farkındalığı varmış gibi yapandankorkuyorum arkadaş. iki tane popüler yazar, imdbden öğrenilmiş, kotarılmış birkaç film, bir kaç yönetmen öğrenip çıkıyorlar ortalığa. hayır sonra bir de idaalaşıyorlar filan saçmalar yani ama diğerleri canım benim en azından "aa öyle mi" deyip şaşırıyorlar öğrendikleri bilgi karşısında.