düşündüm de bir şey kulanmadan ya da uğraşmadan didinmeden öyle kalp ritmimi hızlandıran bi şeyim yokmuş.
buna hayattan zevk alamamak mı deniyordu yoksa boşa yaşamak mı?
beyaz bir tişörtüm vardı, yürüyordum, bi an birşey olduğunu hissettim, başımı eğdim tişört kanlar içinde kalmıştı, vurulmuşum, bunu anladığımda kalp atışım birden hızlandı, sonra hastanede bi ışığın altında kurşunun çıkarılıp metal bir şeye koyulduğu anda çıkan tak sesini hatırlıyorum.
Yoğun haftanın ardından pazar günü kendini eğlenceye bırakıp sabahtan akşama kadar gezdiğinde... Hiç telefonunun çalmadığı veya mesaj gelmediği aklına gelmesi ve sonra cebine baktığında telefonunun cebinde olmaması. Kalpte hızlanma olur, uzun süreli bir durum olursa yavaşlamaya hatta durmaya kadar ilerler.
Sizinde boş olmadığınız birinin size iş attığını fark etmek.
Ertesi gün saat 14-15 e kadar uyuma planları yaparken önemi bi randevunuz olduğunu erken kalkmanız gerektiğini hatırlamak.
ana yolda araç ile seyrederken yan yoldan hiç hızını kesmeden yardıra yardıra gelmekte olan koca bir harfiyat kamyonu veya daha kötüsü "tır"dır. 2-3 saniye içerisinde senin şeridinde ve senin önünde olacak veya üstünde..
ne kadar soğukkanlı olursan ol zamanın kısıtlı hemen aynadan sola bakman ve şerit değiştirmen lazım çünkü artık frende kurtarmayacak ne zamanın var ne mesafen. o andaki adrenalin ve kalbin 1 saniye içerisinde normalin 3-5 katına çıkması inanılmaz tüm vücudun teyakkuza geçiyor reflekslerin misli misli artıyor beynine kan hücum ediyor. istanbulda haftada 1-2 defa yaşıyorsunuz bunu ama hala her seferinde aynı şeyler oluyor fiziksel ve ruhsal olarak.
anfide kopya çekerken, arada iki gözetmeni kontrol ederek birşeyler yazmaya çalıştığın sırada, kafanı kaldırdığında ikisinin de görüşünden çıkması ve birinin arkanda olma ihtimali.