belkide 2013 yılında oynadığım en iyi oyun. görsel efektleri, düşmanların yapay zekası, çevreye uyumluluk 10 üzerinden 10 oyundur. arkadaşlar birde no turning back görevinde hoytu öldürmeden önce sam bize görevi kabul edip etmediğimizi soruyor. orada cancel deyince ne oluyor. ben oynarken hep kabul ettim ve hoytu öldürdüm. internette de bunla ilgili video yok.
oyundaki bazı hataları bulunan oynudur;
- bir kampı sinsice fethederken korsanların yanına taş attığın halde haaa diyip süphelenmemesidir. sadece taş atılan yere doğru gibi etrafa mal mal bakmasıdır.
- kayaların arasına sıkışmış bir korsan size saldırması fakat siz ona saldıramıyorsunuz.
- bow hunt to leopard görevinde bowdan başka silahlarla leopara saldırabiliyorsunuz. ve görev tamamlanmış oluyor. ozaman neden bow hunt to leopard deseler ki.
-leopard size ısırmaya kalktığında mash mash diye c tuşuna ard arda bastıpınız halde saldırı grafikleri biraz kötü olması.
-yine leopard size saldırma anında gelip saldırıyı vazgeçtiği halde size sanki leopard saldırıyormuş gibi durduk yerde yere yatıyorsunuz.
hem xbox'da hem pc'de bitirdiğim ve tekrar başladığım oyun. Arkadaş bütün köyleri bastım, yan görevleri tamamladım, lost letter'ları topladım, tüm relic'leri topladım, satın alacak bişey olmadığı için ve hem cüzdanım hem çantam full dolduğu için artık sandık açamıyorum. Şimdiki hedefim ne kadar ot varsa toplamak. Kırdım kafayı.
benim gibi fps sevmiyen bi insanı bile günlerce başından kaldırmayan oyundur. yalnız loading kısmında ara ara fuck , lick , die gibi kelimeler geçiyo sübliminal mi değil mi karar veremedim. *
Son framede görünce yazmak istedim, ki kendimi tutamıyorum yazmak için.
Şu ana kadar oynadığınız oyunları bırakın, tek buna odaklanın diyorum. O kadar muhteşem oyun ki, anlatamıyorum ya. 1 hafta oldu bitireli ama tadı hala damağımda kalmış gibi, sonu ise aklımdan gitmiyor.
Kesinlikle bu oyun en iyi oyun olmaya aday. Hatta 2012nin efsanesi bu oyun. Relicler kaldı sadece, diğerlerini bitirdim, toplam 28 saat sürdü. Ve hiçbir anında sıkmıyor sizi. Müzikleri bence çok iyi olmuş, hele bir görevde skrillex duyunca şoka giriyorsunuz, ve ana karakterimiz jason'un tepkileri çok güzel. Ki oyundaki aktörlük muhteşem! Hepsinin ya, citranın, vaas'ın. Seslendirmeler de çok profesyonel. Doğaya hiç girmek istemiyorum o kadar ayrıntılı ki, yaşanır sadece. Verdiğiniz paranın sonuna kadar değen oyun. Hele şöyle bir şey var ki, playstoredan 60 tlye aldım. Gayet uygun fiyat.
Co op'u, map editörü, hikayesi ve multisiyle beni benden alan oyun.
Ve unutamadığım şey, oyunun sonundaki müzik, aklıma geldikce tüylerim diken diken oluyor. Her şey aklıma geldi, adada ne yaptığımız, neler başımıza geldiği, hepsi. O kadar etkili yapmışlar ki anlatamam. Sadece oynayın diyorum. Beni anlayacaksınız.
aşağı yukarı 7 gün (günde ortalamada 6 saat) sürdü oyunu tam anlamıyla bitirmem. ama bu kadar oynamama rağmen ne yan görevlerde, ne aradığım mektup ya da reliclerde bir an bile sıkılmadım. gerçekten çok güzel bir oyun.
kocaman bir ada (hatta 2 ada) tasarlanmış. o kadar detaylı ve güzel ki; zaten oyunu %100 bitirme amacıyla başlarsanız tüm bu detayları göreceksinizdir. ama ana görevleri yapayım da hemen oyun bitsin derseniz oyunun en büyük zevklerinden mahrum kalabilirsiniz. o yüzden tüm yan görevlere, reliclere, mektuplara ve kulelere göz atmaya çalışın. zaten hiçbiri birbirini tekrarlamadığı için sıkılma şansınız olmuyor pek.
özetle; oynayın, oynatın. mükemmel bir oyun.
not: ilk 2 oyunu oynamadıysanız bile gönül rahatlığıyla oynayabilirsiniz. çünkü bu oyunun konusunun eski oyunlarla alakası bile yok. tek benzerlikleri adada geçiyor olması.
2012 içerisinde açık ara oynarken en çok zevk aldığım, uzun zamandır ilk kez kendimi bir oyunun bu kadar içerisinde hissettiğim oyundur. hikaye anlatımı çok iyidir. kendinizi bir anlığına James Bond, bir anlığına Altair, bir anlığına Sam Fisher gibi hissediyorsunuz ki Jason Brady* karakteri de sağlam bir karakter olmuş. onun duygularını genellikle hissedebiliyor, hareketleri salakça olsa bile, "salak salak işler yapma lan" yerine "devam devam diğerlerini siktir et ehehe anlamıyorlar bizi" şeklinde düşünüyoruz karakterimiz hakkında.
oyunda avlanma, otlanma ve çoğu oyunda bulunan ganimet toplama olayları var. avladığımız hayvanların derilerini ister satabiliyoruz, ister craft edebiliyoruz. nedir bunlar efendime söyleyeyim ister cephane çantası yapın, ister başka bir silah için cep yapın ne bileyim roket için kese yapın. otlanmadan kastım da çevredeki bitkileri toplamak.bu bitkilerle de sağlık veya en basitinden örnek verirsem daha uzun suyun altında kalmanızı sağlayan türden ilaçlar yapabiliyorsunuz. ganimet işine de özet geçersem topladıklarınızı satıyorsunuz. yeni silahtır, cephanedir öyle şeyler satın alıyorsunuz.silahlarınızı modifiye edebiliyorsunuz basitçe.optical sight ekleyin, susturucu takın veya rengini değiştirin bunun gibi şeyler. özet geçersek bu özellikler iyi düşünülmüş ve oyuna iyi uygulanmış.
oynanış güzel, zevkli, aksiyonu bol bir hikayesi var. kısacası ölmeden önce oynanması gereken oyunlar listesine girebilir.
2 haftadır cafeye kapanmama sebep olan oyun. Ayrıca iki gün sonra eve dönünce bilgisayara yükleyip oynayacağım oyundur. Bu ilgiyi hakediyor.
Oyunun içeriğine gelecek olursak eğer, adamlar yapmış ya. Crafting modu çok iyi. Belli hayvanları öldürerek, belli şeyler yapabiliyorsun. Hatırladığım kadarıyla domuz, geyik, kurt, çakal, leopar, kaplan, bufalo, yılan, akrep, kuş(çeşit çok), ayı, komodo ejderi, karınca yiyen ve köpek balığı var oyunda. Hee bir de tavus kuşuna benzeyen vahşi bir hayvan var. Kaplan ve ayı en tehlikelisi ve en zor öleni. Silah olarak her türlü şey var. Tekli, smg, tüfek, otomatik rifle, bazuka, ok bile var. araba kullanmak hakkaten çok zevkli. Sırf yarım saat araba kullandığımı bilirim. Sadece denemek için binmiştim ama dalmışım.
Düşman bölgeleri var. Gizlice sızıp adamları öldürmek en mantıklısı. Saldırı anında siren çalmaya çalışıyorlar. Daha sonra etraftan başka adamlar geliyor. Bu yüzden sessizce halletmek gerekir. Daha saymadığım bir ton şey var.
manyak olm bu oyun. sırf oyuncudan ayrı bir hareketlilik olduğu için bir sene oynarım ben bu mereti. iki olay başıma geldi ki hem ödümü patlattı hem de hiç unutamayacağım oyunlar arasına sokturdu kendini.
bu korsan piçler radio towerın birinin aşağısında takılıyorlarmış ben dağ bayır tırmandığım için bu piçleri görmedim tabi. neyse indim radio towerdan bindim arabaya göreve doğru yardırıyorum. bu piçlerle burun buruna geldik. hemen silahlarına davrandılar tabi. kendimi ormana zor attım. bunlarla çatışa çatışa sağa sola kaçıyorum. tam bir ağacın altına geldim. yeter ulan kapışalım artık ben de respawn olayım dedim. o sırada kaplan reyis çıktı bunlara saldırdı. bi yandan kaplan fevri tutumlar sergiliyor. bir yandan ben ateş ediyorum. baktım benden başka saldıracak adam kalmadı. kaplan reyize çantamdaki hayvanlardan birini discard edip sessizce sıvıştım.
bir kere de aksiyon olsun diye bıçakla ufak hayvanlara dalıyorum. arkadan da kükremeler falan geliyor hiç iplemiyorum tabi orman la bu olur o kadar diye. bir anda düştüm yere ayının teki almış beni altına yüzüme yüzüme kükrüyor. ulan öyle bir tırstım ki (kulaklık tırsıtıyo insanı yoksa ayı falan hikaye*) tuş muş basamadan ayı beni pençe manyağı etti. sonra bir ışık gözümü bir açtım köydeyim.
steam dışında satılan versiyonları uplay gerektiren oyun.
bu yüzden steam'de indirime girmesini beklemekteyim.
edit: steam'den alınca bile uplay üzerinden giriyoruz, boşuna ümitlenmişim.
arkadaşın pek metettiği oyun. bu gidişle indireceğim sanırım. özellikle halisünasyonlu kısımları pek övdüler. zaten alice madness returns hayranı bir kimse olduğum için beklentim tavan yaptı ama öyle oyun içinde beş milyar silah olan, askerli savaşlı oyunlardan pek hazetmiyorum. kararsız kaldım. her yerde de aynı oyun tipi. aynı şeyin farklı versiyonları neden bu kadar tutuluyorsa artık bilmiyorum. biri de dese farklı bir şey yapalım aah ah.
