film izlerken ''hiç inandırıcı değil'', ''üff çok saçma'' vb. cümleleri bolca kullanan ağzının ortasına iki tane çakılarak susuturulması gereken insanın zekasıdır.
5-6 yıl kadar önce cnbc-e dergi'de gy maslahıyla yazan genel müdür yardımcısı ayarın kralı vermiştir...
soru: angel dizisinde kolu kopan bir yaratığın diğer sahnede kolu vardı. bu sizce de garip değil mi?
cevap: angel dizisinde her şey normal sanki de size anormal gelen bu mu oldu?..
böyle insan türleri var gerçekten de. değil fantastik filmlerde normal filmlerde bile mantık aranmasına karşıyım. yahu bir şekilde oluyor öyle deyip geçeceksin. ne kendi çapında beyin jimnastiği yapıyorsun.
t; ''yüzüklerin efendisi çok saçma, öyle yaratıklar var mı da?'' diyen bir insan evladı ne kadar zeki olabilirse o kadar zeki olan insan türüdür.
mantıktan ziyade tutarlılık araması gereken insandır. şöyle ki: filmin üzerine oturtulduğu temel gerçek dünyada imkansız olabilir, fizik ve uzay kurallarına aykırı olabilir, mevcut teknolojinin çok üstünde olabilir, içinde cin, peri, hayalet uçuşabilir. amma lakin ki tutarlı olmalıdır. önce her şey mümkünmüş gibi gösterip, olaylar gelişince sanki bizim sınırlı dünyamızda yaşanıyormuşçasına çaresizliğe kapılmaları yahut da kendi içinde çelişmesi saç baş yoldurabilir. izleyicinin de tutarlılık arama hakkı pek tabi vardır. yine de bu tutarlılğı yakalayabilen film azdır. izlemiş olduklarım arasından zaman yolculuğu olayına giren her film (ya da dizi) eninde sonunda sıçmıştır. tüm soruşturmalarıma rağmen sıçmayanına dair henüz duyum almadım.