isimsizdir, cisimsizdir; hatta belki yaşı bile yoktur. Gerçek değildir ama hiç olmadığı kadar gerçektir. Belki de hiç yaşamamaktadır bile ama hiç olmadığı kadar canlıdır.
Size bir kağıt kalem verseler resmini çizemezsiniz belki ama hayalinizdeki fotokopilerde boy boy çoğaltırsınız onu. Ama çoğalttığınız sûretlerin hiçbiri birbirine benzemiyordur nedense.
her gün işe giderken bindiğiniz Otobüsteki suratlarda onu bulmaya çalışırsınız. Ve işten dönerken karşılaştığınız yeni simalarda. Yanınızdan geçerken size yanlışlıkla çarpıp özür dileyen bir yabancıda ya da bir roman karakterinde. Selım ışık'ta mesela hayır hayır turgut'ta ya da olmadı Olric'te. Yani hayalinizdeki hayali bile hayali bir karaktere atfedersiniz. Çünkü o kadar hayal o kadar hayal ki düşünün o kadar gerçek.
belki de hep hayallerinizdeki gibi kalmalıdır; hayalleriniz ölmesin diye.