türk insanında sıkça rastlanılan, mantıksal olarak bakıldığında kişiyi zerre kadar ilgilendirmese de o ya da bu şekilde kişinin kendisini herhangi bir davanın savunucusu ilan etmesi sonucunda gerçekleşen durumdur.
türk insanında fanatizm, genel olarak spor (kibarlık edip spor dediğime bakmayın, bildiğin futbol işte) ve siyaset alanında görülür. hiçbir şekilde herhangi bir aidiyetinin olmadığı bir spor kulübünü destekleyen insanlar, hayatlarını o takım uğruna feda etme konusunda tereddüte bile düşmezler ya da kendilerini düşmeyeceklerine inandırarak aidiyet duygusunu hissetmek isterler. bunu yaparken, aynı duyguyu farklı bir takıma karşı hissedenlere veya hissetmek isteyenlere ise, düşman kesilirler.
siyaset alanında da durum futboldakinden farklı değildir. türk seçmeninde parti kavramı genelde aileseldir. oğulun partisini baba belirler, istisnalar hariç tabii. istisna diyorum çünkü çevrenize baktığınızda bu durumun aksine çok ender rastlandığını göreceksiniz. desteklenen parti liderinin her söylediği doğrudur ve rakip parti asla ve asla doğruyu söyleyemez, rakip parti haindir, seçimlerde hile yapmıştır, dinsizdir, faşisttir, teroristtir, şeriatçıdır, atatürk düşmanıdır vs vs. asla objektif olamayan bu insanlar, tarafsız bir bakış açısının ne demek olduğunu bilmeden yaşarlar ve başkalarının malı olmaya mahkumdurlar.