ilk sezonun bitmesine bir iki bölümüm kaldı ve ben sadece diziyi izleyen biri olarak beğendim. Aşk, ihtiras, entrika dizilerinden bıktıysanız izleyiniz.
Kıyamet sonrası çorak dünya var. Zombiler var. Anarşi var. Dünyadan kopuk toplumlar var. Savaş var. Aksiyon var. Var oğlu var. Turknet sayesinde izledim. inanılmaz bir dizi. Keşke hemen ikinci sezon gelse.
Amazon'da yayınlanan, aynı isimdeki oyunların uyarlaması olan dizi. Jonathan Nolan yine imza bir iş ortaya çıkartmış. Eğer fallout evrenine karşı merakınız varsa, Westworld gibi olan ama Westworld kadar kompleks bir şeyler izlemek istemiyorsanız Fallout gerçekten sizler için biçilmiş kaftan diyebilirim.
Diziyi izlemek istiyorum ama Fallout bilmiyorum diyorsanız, dizi, oyunlardaki detayların çoğunu ya açıklıyor ya da bir şekilde üzerine basıyor. Zaten tüm oyunları bir RPG, dolayısyla gerçek anlamda lore seviyesinde bir ilerleyen hikaye söz konusu, keza dizi de bu lore'un öyle aşırı dışına çıkmamış diyebilirm. Aşırı hakim olmasam da 3-4-ve New Vegas bitirmiş birisi olarak öyle aşırı gözüme takılan bir şey olmadı.
Çok aşırı spoiler olmayan ama kimi izleyicinin keyfini kaçırabilecek şeyler olduğunu düşündüğüm için spoiler altında yazacağım bir kaç detay var.
--spoiler--
Dizi, oyunlardaki bazı parçaları almış. Bazı noktalara da fanlar coşsun diye çok el atmamış. Bence girişmemeleri de iyi olmuş, çünkü hem sonraki sezonlar için yeni materyale ihtiyaç duyacak. Deathclaw falan mesela sadece ufak bir detay olarak var ama hiç görünmüyor. Keza Super Mutant askerler falan hiç hikayenin bir noktasında mevcut değiller. Daha da biz muhtemelen bir sürü bambaşka faction daha göreceğiz, hiç biri şu an için piyasada yoklar.
Dizinin şöyle bir avantajı da var, bu bir RPG olduğu için istediği gibi karakter yazabilir ve istediklerini yapabilirler. Yani hikayenin bir noktasında başrollerimizi komple kaldırıp yepyeni bir hikaye yazabilir. Fallout buna çok açık, Fallout aslında büyük bir dünyadaki küçük küçük insanların hikayelerinin anlatıldığı hikayeleri barındırıyor. Dizide de aslında farkında olmadan bolca gördük, daha da göreceğimizi düşünüyorum.
Bir de dizi, gerçekten Fallout 4'ün estetiğini çok almış görünüyor. Bazı lokasyonlar birebir Fallout 4'ten alınma. Muhtemelen de bu devam edecektir diye düşünüyorum.
Fallout 3 ve New Vegas ayrı bir güzeldi. Atmosferi, şarkıları ve hikayesi gerçekten muhteşem. Bir oyun yapımcısı olsaydım bu oyunu Eskişehir haritası üzerine uyarlardım. Düşünsenize kurumuş Porsuk çayı üzerinde mutantlar falan var, Adalar'da onlarla savaşıyorsunuz. Balmumu müzesinin içinde Npc'ler feral ghoullara karşı örgütlenmişler falan.
hep derdim niye amerika ile çin savaşıyor diye bugünlerde mantıklı gelmeye başladı. amerika ile çin dışındaki ülkelere bolmuş onu da merak ediyorum valla. seri devam ederse assasins creed gibi olursa başka ülkeleri de görürüz herhalde.
Fallout reloaded diye bir sürümü var. MMORPG şeklinde oynayabiliyorsunuz. Ama fallout2 nin online versiyonu daha gelişmiş olduğundan bir senedir onu oynuyorum. Gelirseniz wastelandın tozunu attırırız.
üçüncüsünü sistemim yüzünden oynayamadığım, daha yeni yeni okumayı öğrendiğim dönemlerde birini oynadığım posta gazetesi sayesinde ikincisinide oynama imkanı bulduğum rol yapma oyunu. müzikleri insanı içine çeker. birde fallout tactics vardır ki sadece askeri sisteme dayalı takım yönetme üzerine kurulmuştur.
sonunu görecek kadar oynamaya sabredemediğim oyun. kapanan blackisle firması tarafından yapılmıştır. bana göretek eksiği multi desteği olmayışıdır. konusu nükleer savaş sonrası yaşananlar üzerine kuruludur. vault 13 isimli bir sığınakta başlar oyunumuz. diğer role playing game tarzı oyunlarda olduğu üzere karakter yaratılır ve serüven başlar. fakat ben hiç tadını alamadım. .iki üç hafta adam öldürür level atlar ondan sonra göreve başlardım o aradada zaten görev alacak olduğum çoğu adam ölmüş olurdu. ilk oyunda baya bi durduk yere ölmüşümtüm ki daha sonra bunun su çipini götürmeyince olduğunu anladım. hala oynayan varsa ufak bi ipucu; su çipi o zombimsi yaratıkların olduğu şehrin altında. fazla kasacak birşey değil yani çipi bulmak. ikinci oyundada garden bilmem ne kiti vardı onu hiçbirzaman götürememiştim. tabi ben oyunu çok sonralardan oynadım. yaş yetmeme problemi. üçüncü oyuna yaşım yetsede sistemim yetmediğinden hala oynayamam maalesef. fanlarının açtığı no mutant allowed sitesinde hala oyunlara yama, patch, bilimum item üretilmektedir tabi hala fallout delileri var ve büyük çoğunluğu o siteye toplanmış. daha ayrıntılı bilgi için: http://www.nma-fallout.com/
şahane grup alter bridge'in 3. albümleri olan ab iii'den harika bir parça.. tremonti ve kennedy döktürmüşlerdir..
another river runs against the grain
another is born
each filled with anguish
deep within he's dying every day
to find his way
he is lost
so consumed
can you feel him somewhere in the fallout
is someone just like you
who's lost to find the truth
can you hear him from afar he cries out
for the answer to be shown
as he dares to walk the fallout on his own
so frustrated
he walks the line alone
courage sets him apart
he is so famished
all he once embraced he now disowns
he let it go
all the while
he still waits
can you feel him somewhere in the fallout
he is someone just like you
who's lost to find the truth
can you hear him from afar he cries out
for the answer to be shown
as he dares to walk the fallout on his own
left behind he's walking burning still he tries
to unearth the meaning to this life
cast aside his weary bleeding
disconnected still he fights to the lost
can you feel him somewhere in the fallout
is someone just like you
who's lost to find the truth
can you hear him from afar he cries out
for the answer to be shown
as he dares to walk the fallout on his own
bu oyun serisi nasıl yasaklanmıyor aklım almıyor. bilinen insanlık tarihinin koca bir yalandan ibaret olduğundan tutun da, dinlerin bile bu kadar yoğun bir eleştiri bombardımanına tutulan bu oyunu yapanları ayakta alkışlıyorum.
ha tabi kim bu oyunu bu gözle oynuyor o da tartışılır.
--spoiler--
Oyunda para sıkıntısı çeken inci dişli kardeşlerime naçizane yardımcı olmak isterim.Şimdi efendim öyle keyif alıyorum ki şu anda bu entry'i girerken ağzımın suyu akar ya hani tam olarak öyle olmasa da bi şekilde neşeleniyorum gibi bir şey oluyor diyebilirim.Esasen bunlar aklımdan geçen ve konuyla alakasız şeyler olduğundan sadece aklımda yer alması gerekiyordu sanırım ama böyle de samimi,içten bi kardeşinizim işte.
Her neyse efendim konuyla önsevişmeye başlayacak olursak öncelikle bu Fallout denen oyunun aslında çok kıyak noktaları olduğunu söylemeliyim.işi bilip işe gitmeyenlerin faydalanacağı türden noktalar.Killian Darkwater'i hepimiz tanırız.Sert,kibirli ama sanıldığından biraz fazla iyi niyetli bir amcamızdır kendisi.Anlattıklarımdan sonra neden öyle olduğunu farkedeceksiniz.Killian Darkwater,Junktown'ın hem başkanı hem de tüccarıdır.Genelde burasıyla oyunun başlarında yolunuz kesiştiğinden alışverişlerinizi buradan yaparsınız.Hepimiz biliriz ki burada aradığımız kaliteli bir silah veya güzel bir zırh yoktur.işimizi görecek şeyler vardır daha çok.
Konuyu istemeden uzattığımın farkındayım ama şimdi giriyorum sevgili interplay dostları.Bu abi öyle iyi niyetli bir insandır ki kendisini soyup sovana çevirip dımdızlak bıraksanız bile "abi bi senin mallara bi bakayım belki güzel bir şey vardır alırım" dediğinizde o "tabi bak canım benim mallarım çeşit çeşit , seç ben al" demektedir.Fakat bunu derkenki durum şöyledir.Adamın elinde hiçbirşey kalmamış.Çala çala elinde ne var ne yok almışım fakat o nasıl olup da mallarım bak çeşit çeşit seç beğen al diyebiliyor?Ya bu amcamın gözleri kör bize çaktırmıyor ya da dik duruşunu bozmama adına enayi görüntüsü veriyor.Bizi bunlar pek ilgilendirmiyor elbette.işin daha güzel tarafı da bunu ne kadar soyup sovana çevirseniz de oyunu kaydedip yüklediğinizde elinde çalınmaya hazır gazoz kapakları oluyor.
Steal özelliğinizi daha verimli kullanmak adına bunu arttırma yoluna gitmeyin sevgili dostlar.25'te tutsanız bile save load ede ede bi çok şeyi yine elde edebilirsiniz.Skill puanlarınızı silahlara harcamanız daha mantıklı ve yararlı olur oyun gidişatınız açısından.Hiçbir zaman parasız kalmama konusunu açıklığa kavuşturduktan sonra Killian amcamızdan daha da faydalanabileceğimiz bir başka konuya geçiyorum.Killian Darkwater'ın daşşağı öpülesi bir npc olduğunu hepiniz kabul edeceksiniz az sonra benim gibi.
Killian amca , belli mesai saatleri içerisinde çalışan , uykusu geldi mi uyumaya giden bi abimizdir.Saat gece 12 oldu mu onu tezgahın oralarda göremezsiniz.Tezgahın arkasındaki küçük odadadır.Orada ne yapıyor dersiniz?Ayakta durduğuna bakmayın.97 yılındaki bir oyunda grafiksel açıdan programcılar düşündükleri şeyleri oyuna birebir yansıtamıyorlardı.Bu nedenle de oyunların asıl çekirdek kısmına ağırlık verip kumaşı süper kaliteli oyunlar ortaya çıkarıyorlardı.
evet Killian amca dik duruyor gibi görünse de odasında olduğu vakitler emin olun ki uyuyordur.Bi önceki paragrafta da böyle gözükmesinin nedenlerini daha iyi kavrayabilmeniz için size anlatmıştım.Uyurken "lockpick" skiliyle kapısını açıp içeri girebilirsiniz.Ben genelde içerde dolaşırken "sneak" skilini aktif ediyorum ki uyanmasın diye.içerde müthiş şeyler bulacaksınız ha bi de Killian'ın uyuduğu yerin arkasında duvara gömülü kasayı açmayı sakın unutmayın ve buraya gelmeden lockpick skilinizi arttırırsanız iyi olur yoksa 20 lerde bi skille kasayı fazla kurcalamayın kilidi berbat edersiniz yazık olur.
Bu uzun soluklu anlatımımda bana katlanan sözlükçü arkadaşlara teşekkür eder bol Fallout'lu günler dilerim.
--spoiler--
Az sonra yazacaklarım hatırı sayılır miktarda spoiler içermektedir ya da siz bilirsiniz.
Bu ne detaykar , ne ulvi ve de ne aslan parçası bir oyundur ki bana kendisinin bir binary code temelli bir bilgisayar yazılımı olduğunu unutturup gerçek hayat deneyimleri peşinde çakallıklar yaptırmıştır.Malum bu oyunu sevenler bilirler Dogmeat isimli kuçunun eski sahibi mad max olduğundan bizim üzerimizde de aynı deri ceket var ise bizi sahibi sanıp peşimize takılıyor.Çöp şiş iguana verince de bize bağlanıyor hayvancağız.Eeee oyunda da olsa köpek bildiğin sadakat timsali köpek.Cehennemin dibine gitsek 10 lassie gücünde bize sadık , peşimizden ayrılmıyor ta ki ölene kadar.
Bi Venüs otel klonunda bi gece kaldıktan sonra otelimsi sahibi sabahın köründe telaşla beni uyandırıp "abi gel sinthia zor durumda bi kamyoncu delirdi esir aldı onu" deyince apar topar giyinip silahım elimde parmağım tetikte kapı eşiğine yöneldim.Hemen belalı bağırdı girme yoksa kızı öldürürüm diye ama ben üstün ikna kabiliyetimi kullanarak sakinleştirmeye çalıştım akabinde bana düşünmek için süre ver dedi.Ben de 5 sn. gibi uzun bir süre bekledikten sonra "sikerim senin düşüneceğin işi" diyerek içeri girdim ve ufak bi arbededen sonra herifi öldürdüm.Fakat hayat kadını sinthia (dikkatinizi çekerim neden cynthia değil de sinthia çünkü günahkar kadın orospu günah=sin-thia , capiche?) beni azarlamış ve beraber olmayı kabul etmemiştir.Önceki kayıtta 5 sefere gadder gözümü kırpmadan çılgın çılgın attırmıştım onu ya neyse.
Neyse efendim yavaş yavaş konuyu bağlayarak şu sonuca vardığımı belirteyim.Dedim bu kadar cinsi münasebet , böyle akıllara zarar detaylar ve de sınırsız özgürlük verilen bi oyunda su çipini vault'uma kavuşturduktan sonra beni tebrik eden bayan hemşerimi 4 şişe bira içirerek kandırma yoluna gittim fakat banamısın demedi.
slumber'in 2004 albümüne isim olan parçası. dinledikçe daha da seviyor insan.
from birth placed in a mad society
feeding on illusions
speaking a tongue of misconceptiousness
forging a machinery of indoctrination
i have found the lock to my golden chain
now where is that key?
is this evolution?
is this the long road of the fallen?
i tried to grab on to life but it flows like water
see my name written in heroin
open eyes, corrupted minds
falling up down from my world
closed eyes, a dying mind
conspiracy, the way to rebirth
break the walls of truth
fallout!