fakirlerin isyan edip ayaklanmama nedeni

entry105 galeri3
    1.
  1. çünki sürekli beynimiz din(şükür etmek ve bu algıyla oyalamak), tv (en çok izlenen kanallarda evlilik programı, aşk dizileri koyup oyalamak), internet(saçma sapan mizah siteleri, popüler sosyal bloglara saçma sapan hiç bir görüş getirisi olmayan şeyler yayınlayıp oyalamak) gibi olaylarla uyuşturulmaktayız, 1300 yerine 1600 tl ile kölelik yapınca daha iyi bi hayat geçireceğini düşünen insanlarla dolu ülke, bu 1600 de mesai bu arada 8 saat yerine 12 saat kendini parçalarsan sana kalan 24-(8+12)= 4 saatte çılgınlar gibi mutlu yaşayabilirsin hadi yine iyisin çomar.
    4 ...
  2. 2.
  3. çaresiz bırakılan insan sendromudur. zira "ayaklansak ne değişecek ki?" sorusuna bir türlü cevap veremezler kısıtlanmış düşüncelerinde.
    2 ...
  4. 3.
  5. 4.
  6. çünkü insanlar ezildiğini fakında değil. olanı bir şekilde susturuyorlar. algı çok önemli bir şeydir, bugün hakkı yenildiği halde bunu farkında olmayan insan sayısı çok fazla.

    şimdi bir fakir bunu farkına varıp ayaklansa diğer fakir la ne yetmedi diye bunu öldürür.

    zaten aydınlanma hiçbir zaman alt kesimde olmaz, üst kesim aydınlanır ve alt kesimi aydınlatmak isterse aydınlatır.

    ayrıca azınlıkların algısı daha dağınıktır, çoğunluğun sömürünü normalleşmiş kabul ederler ve buna bir şey yapamazlar.
    1 ...
  7. 5.
  8. garantilerinin olmamasındandır. elbette ki fakir kesim bu sömürüden memnun değildir lakin isyan ettiğinde geçimini nasıl sağlayacağını, mimlendikten sonra geçim davasına nasıl devam edeceğine dair bir muhasebe yaptığında yolu tek bir yere çıkar: itaat etmek.

    zaten devrim de konumundan memnun olmayan orta sınıfın alt sınıfı ikna edip üst sınıfa geçmesi değil midir? alt sınıf yine olduğu yerde kalır. aralarından sivrilmeyi başaranlar ya üst sınıfa dahil olur ya da yeni filizlenmeye başlayan orta sınıfı oluşturur.
    0 ...
  9. 6.
  10. bu başlığı ara ara up'layacağım. insanların üzerindeki bu algıyı bir nebze kırarız belki.
    up
    1 ...
  11. 7.
  12. cesaretlerini dışa vuramaması, vurmayı bilmemeleri, vurmayı bilmeyi öğrenmek istememeleri..
    o zaman ne olur?
    vurdururlar..
    neden?
    vurmayı bilmiyorlar..
    neyi?
    cesaretini..
    1 ...
  13. 7.
  14. Ayak ve kollarındaki "zengin olma hayali" prangaları.
    1 ...
  15. 8.
  16. 9.
  17. çıkarcılıktır bir nedeni de, kapitalizm böyle bir şey her gün zengin olabileceğin hayaliyle yaşatır insanı. bak isyan edersen sana bu telefonu vermeyiz, bu bilgisayara sahip olamazsın der.

    her şeyi satarlar sana, patronun payı hiç değişmez sadece patronlar değişir. tedaş dan elektirik alırsın sonra bir teknoloji gelişir güneşten elektirik üretmeye başlar insan oğlu. bu seferde 50 tl ye mağledilen enerji panelini 50000 tl ye satar sana. patronun payı önemlidir çünki. allahın güneşinden faydalanayım dersin onun bile vergisini alır devlet en başta.
    2 ...
  18. 10.
  19. karınlarının aç olması olabillir. (bkz: aç ayı oynamaz)
    0 ...
  20. 11.
  21. insanları oyalayan her şeyden kurtulup isyan başlatma isteği içinde olanlar da bu oyalanma döngüsü içinde ömür tüketiyorlar. bakmayın edebiyat yaptıklarına. aralarında bir isyankar06 ruhundan öteye geçen yok.
    1 ...
  22. 12.
  23. 13.
  24. bir fakir atasözü de der ki: 'isyan da bir maddiyat meselesidir'.
    0 ...
  25. 14.
  26. Dinin maddi dünyaya önem vermeyin emrine uymalarıdır. asıl dünya öbür dünya diye düşünmeleridir.
    4 ...
  27. 13.
  28. Din.
    Bu dünyadaki sefalet ahirette yerini bolluğa ve mükemmel olana (hani şu minik memeli kızlar falan. Şimdi herkes freud'un yanlış tezlere sahip olduğunu söylüyor ama düşününce dinin de temelinde freud'un söyledikleri yatıyor) bırakacak diye düşünüyorlar.
    3 ...
  29. 14.
  30. Din mala önem vermeyin diyor ama hakkınızı da savunun diyor.
    1 ...
  31. 15.
  32. Turkiye'de ağır yaşam koşulları etkilidir.

    Adam asgari ücretle fabrikada çalışır.
    Tarlada çalışır.
    inşaatta çalışır.
    Okulda öğrencidir.
    Evde evin hanımıdır.
    Askerde erdir.
    Bu kadar kişinin bir de üstlerindekine bakın.

    Mesela fabrikatör, ağa, toptancı, paşa vs. Aralarında uçurum vardır. Tabi enseye tokat durumu olmasın ama Türkiye'de makas gittikçe açılıyor. Ve her zaman tepkiler bastırılmıştır. Her zaman için öğrenilmiş çaresizlik sendromu vardır. Olaylara karışma, dünyayı sen mi kurtaracaksın, otur oturduğun yerde.

    Fakir işsizdir, asgari ücretle çalışır, kenar köşede oturur. inançlarının da etkisiyle sabretmesi gerektiğini öğrenir. Bu konuda soru sormak bile kendisinin aforoz edilmesine yeter.
    0 ...
  33. 16.
  34. caplarinin ufakligindan kaynaklidir. bunun icinde ozellikle bilgi eksikligi basrol oynar. kimse anayasal haklarinin farkinda degil. gerci yakinda o anayasal haklari da ellerinden alinacak...
    0 ...
  35. 17.
  36. çoban. çobanı yitirmek, yolsuz ve yönsüz kalkmaktır. kadir inanırın derviş bey filminde böyle bir sahne vardı. kadir babasının ölümünden sonra yeni ağa olmuştur, köy halkına işledikleri toprakları kendilerine vermek istemiştir. ama aldığı tepki hayırdır. halk toprakları kabul etmeyip, başlarında birisi olmadan yapamayacaklarını söylerler.
    1 ...
  37. 18.
  38. (bkz: antonio gramsci) nin (bkz: Hegemonya teorisi) nde açıklamaya çalıştığı hadisedir.

    basitçe biraz açmak gerekirse;

    kölelerin halinden memnun olması durumudur. zira efendilerine karşı ayaklanırlarsa sahip oldukları o kölelik statüsünü de kaybetmekten korkarlar. her ne kadar çelişkili bir ifade olsa da mücadelenin, direnişin zahmetine katlanmaktansa köleliğin konformizmi daha cazip gelir.

    işyerlerinde sıkça duyarız mesela, hakkını aramak isteyen birine diğer çalışan arkadaşları " nankörlük etmeyelim abi, sonuçta adam ekmeğimizi veriyor, karnımız doyuyor" vs gibi.

    işte orada bu sözü sarfeden köle düşünmez asla; kimse bana sadaka vermiyor, ben çalışıyor ve karşılığını alıyorum hatta tam olarak alamıyorum diye. sonuçta bu düşünce şekli onu halinden memnun bir köle haline getirir ve kendisini sömüren düzenin bekçiliğine soyunur farkında olmadan.
    2 ...
  39. 19.
  40. 20.
  41. bir kere öncelikle sınıf bilinci yok, o bilinç bir gelsin hele! ondan sonrası düşünülür ama önce sınıf bilinci şart.
    8 ...
  42. 21.
  43. "Yolsuzluk, rüşvet hiç kimsenin umurunda değil. Tabii yönetenler de bunu bilerek davranıyor. Çünkü Türkiye’de herkes küçük bir işletme. Adam 2000 TL’lik maaşıyla bir tane Doblo almış. Karısı çalışıp 1500 TL alıyor, oğlu çalışıp 1500 TL alıyor. Yaklaşık 5000 TL giriyor eve. Doblo’nun taksidi ödeniyor mu, ödeniyor. Aman düzenim bozulmasın. “Benden mi yedi” diyor. Gelir dağılımının adaletsizliği üzerinden herkesi böyle bir küçük işletme gibi yaparsanız, bu insanları sarsmak, “isyan edin” demek çok zordur. “Abi Doblo’nun taksidi” der size. Böyle bir korku. Bu tüm dünyada yönetenlerin hep işine gelmiştir. Mesela, aileyi çok savunurlar ve herkesin aile olmasını isterler. Aile tehlikesizdir çünkü onlar için. Aile işin içine girdiği zaman sorumluluk başlar. Bunlar dünyanın tüm yönetenleri için son derece faydalıdır. Din son derece faydalıdır. isyan etmekten alıkoyar bunlar sizi."
    Haluk bilginer.

    Büyük payı elinde bulunduranların pek çok yöntemi vardır ve yukarıda değinilen konu o yöntemlerden biridir. Bunlar, din adı altında insanların ağzına da sıçılsa şükretmeyi öğretir. En az üç çocuk yaptırıp sizin bağımlı ve devlet için asla tehdit oluşturmayacak bireyler olmanız sağlanır. Sürekli krediler verilip, ihtiyacınız olmayan şeylere reklamlar aracılığıyla toplumsal statü elde etme aracı olarak gösterip size bir sürü şey aldırırlar ve borca sokarlar. O borçları ödeme derdinden bir şey yapamazsınız.

    Bunun gibi bir sürü olay var ve gün geçtikçe yeni yöntemler buluyorlar. Fakirler ise düzgün bir sorgulama ve anlama kapasitesini uzun zamandır zor çalışma şartlarından dolayı kullanamayan kişiler olduğu için akıl edemiyorlar.

    işte tüm bunlar toplanınca neden ayaklanma olmadığı anlaşılacaktır.
    11 ...
  44. 22.
  45. Tek nedeni Cahilliktir. Hakkını aramaz, uğraşmaz bile üç kuruşa razı olur. Kendisinin hakkını arayanı da elinin tersi ile iter. Kendisini ezeni de yüceltir allah başımızdan eksik etmesin der. Cahillik her çağın en büyük laneti ve hastalığıdır.
    5 ...
© 2025 uludağ sözlük