(bkz: gods of egypt) filminde tüm çıplaklığıyla işlenmişti bu konu. Yanlış hatırlamıyorsam, kadın köle mahşerde, bir tarafında kuş tüyü olan terazinin önünde, tanrıların huzuruna çıkıyor ve bize ne sunacaksın diye soruluyor. Kadın parmağındaki değersiz bir yüzüğü çıkarıp terazinin diğer kefesine koyuyor ve kuş tüyü bu yüzükten ağır geldiği için sınavı kaybediyor. Diğer varlıklı olan adamsa terazinin diğer tarafını altın ve mücevherle dolduruyor ve ölümsüz olmaya hak kazanıyor.
Diyeceğim odur ki, bu dünya bir imtihan yeri değildir. Eğer öyle bile olsa, dünyada kullarına acı çektirmekten haz duyan Sadist bir tanrının, ahirette pek de adaletli davranacağını tahmin etmiyorum açıkçası..
Üzücü olan ise hâlâ bu tür hikayelere inanan saf insanların olmasıdır..
gariban avuntusu gibi bir durumdur. şükür ve tövbe kelimeleri çok tehlikeli kelimelerdir. birisi bulunduğu yerde durup daha iyisini istememeyi öğütler, diğeri ise ne hata yaparsa yapsın bağışlanabileceğini düşündürür. rriskli hareketler bunlar.
Ben anlamıyorum. Nihat hatipoğlu örneği var. Adam hem çok kazanıp, çok rahat yaşıyor hem de Cennet'e gider muhtemelen. Yani insanlar o gözle görüyor onu. Bu haksızlık değil mi? Çok görüyorum böyle insan. Zenginler, sürekli ibadet ediyorlar, iyiler...
hangi din bu?
herhalde bu dinin tanrısı emrinde binlerce işçi çalıştıran ve işçinin alın terinin el emeğinin karşılığını vermeyen patron olmalı.
bu dinin peygamberi de patronla bir olup işçisini satan sendika başkanı olmalı.
neyse ki benim dinim islam böyle bir din değil.
kimsenin dinine karışacak değilim, çünkü ben insanı yaratan allah değilim.
Öncelikle "sabrın" ne olduğuna bakalım. Sabır olumsuzluklar karşısında, yılmadan çalışmak ve gayret göstermek demektir. Bizim anladigimiz sabır ise, haksızlıklar karşısında eylemsiz beklemek demek. Dogru anlam ilki, ikincisi kadercilik oluyor. Bir örnek daha vermek gerekirse, sabırla ve sebatla çalışmak, gayret göstermek bizden takdir allah'tan. Ayrıca seni fakir bırakıp, hakkını yiyenler için de "zulmün ve haksizligin karşısında susan dilsiz şeytandır" demiş din. Yani kaderci olmayacaksin, sabırla calisacaksin ve haksizligin karşısında susmayacak, hakkını arayacaksın.
Ulan fakir olup sabretsek cennete gidiyoruZ
Zengin olsak bu dünya da cenneti yaşıyoruz.
Biz orta sınıf ne bu dünya da ne ahirette kazanabiliyoruz.
Doğalgaz faturasını ödeyebilmek çocukların eğitimini iyi vermek için yaşayıp gidiyoruz.
mesele şu ; Sen parayı buldun kayınçon senden biraz borç istedi adama diyorsun ki kardeşim para coğ kütü birşey keşke fakir olsam diyorsun sonra mercedesine atlayıp gidiyorsun ve nasıl kandırdım kerizi ama deyip gülüyorsun.
tamam işte siz de başkaları gibi çalmayın fakir kalın, hırsızlık yapmazsanız cennete gidersiniz diyor. biliyorsunuz "fakir çalmayı beceremediği için fakirdir" buyurmuştu bir devlet büyüğümüz. hırsız olmaktansa fakir kalmak daha erdemlidir.