liberal özellikle neo liberal düşünce yapısı tam olarak budur. tabi çelişkiler dahil olmak üzre. fırsat eşitliği kavramının yaratılımı budur. ama herhangi bir şekilde, herhangi bir zaman veya yerde, bir eşitliğin olmadığı ve olmayacağı meçhuldür.
Kıştı, çok iyi hatırlıyorum çünkü çok üşüyordum, camlar buz tutmuş herzaman hareketli olan sokak manzaramızı dahi dondurmuştu. Yoksunluk hissi, o kadar yoğun olarak yaşanıyordu ki bizim evde adeta fiziksel bir varlık kazanıp eşyalarımıza, kıyafetlerimize bulaşıyordu. Onları eskitiyor, deliyor parçalıyordu.
işte manzarası bile donmuş soğuk gece kondunun içinde mutfakta oturuyorduk ikimizde.
Bir süre elindeki şekersiz çay bardağıyla ısınmayı denedikten sonra nihayet konuştu.
Fakir kalmanın benim seçimim olduğunu biliyorsun değil mi?
Soğuk havayı aniden ısıtan bir neşe saçıldı sesiyle sanki. Mutfak birden ısınmıştı. Yada ben artık üşümüyordum.
Devam etsin konuşsun istiyordum, böyle hüzünlü hüzünlü bakışı, hani sanki aklına bişey gelmişte benim anlayacağım şekle sokma çabalarını hiç sevmiyordum. Ama ne söyleyeceğinide biliyordum.
Sen üstüne sinmiş fakirliği başka insanların parlak hayatlarının parlak yüzeylerinden görüyorsun diyecekti ve sonra anlamadığımı düşünerek şöyle devam edecekti. Başkalarının hayatlarına bakıyorsun ve o hayatlar sana ayna oluyor işte o zaman üzerine bulaşan fakirliği görüyorsun.
Ama öyle demedi. Elindeki bardağı masaya bıraktı. idare etmek zorundayım, çünkü bu benim seçimim dedi.
işte o an soğuk mutfağın eski kapısı açıldı nihayet o gelmişti.
