Son dört yılda Cumhuriyet gazetesinin kaybettiği tazminat davalarına bakıldığında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 481 YTL 250 Ykr, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik 2 bin 223 YTL, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım iki ayrı davadan toplam 3 bin 977 YTL faiz aldı. Mili Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik 2003 yılında Oktay Akbal aleyhine açtığı tazminat davasından 5 bin YTL asıl alacak, 2 bin 223 bin 817 YTL de faiz olmak üzere toplam 7 bin 223 YTL kazandı ve bu parayı tahsil etti. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 2005 yılında ilhan Selçuk ve Yazı işleri Müdürü Mehmet Sucu aleyhine açtığı davadan 5 bin YTL asıl, 482 YTL de faiz aldı.
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım 2004 ve 2005 yılında Cumhuriyet gazetesi Yazı işleri Müdürü Mehmet Sucu aleyhine açtığı iki ayrı davadan toplam 25 bin YTL asıl, 3 bin 977 YTL faiz aldı. Fethullah Gülen ise Cumhuriyet gazetesi yazarları aleyhine açtığı tazminat davalarından yüklü miktarlarda faiz aldı. Ayrıca Kemal Unakıtan da çeşitli gazeteci ve yazarlara açtığı davalarda tazminat bedelinin dışında da faiz aldı.
Bu faiz meselesini bir süre önce ilhan Selçuk başlatmıştı. Selçukun dediğine göre, AKP iktidarı türban konusunda Kuran hükümlerini referans gösterirken, Türkiyeyi faiz cenneti yaparak Kurana aykırı hareket ediyormuş. Selçukun yazdıklarına ifrit olan gerici islâmcı basın da, Faiz yasağı bireyler içindir, devletlerin faiz politikası hükümet edenleri bağlamaz,gerekçesine sığınmış. Bazı dümbelek dinci yazarlar da, Kuran okunduğunda faiz yasağının bireyler için olduğu görülüyor,diyerek iddiaları çürütmeye çalışmış. Peh peh peh! Zaten bu islâmcılara biraz menfaat gösterin, Şeytanı bile yaptıkları için savunurlar. Bazı geri zekâlılar da Müslüman parti diye AKPye oy vermeyi daha sürdürsün. Akıllanmaz bunlar!
Hadi Erdoğanı, Unakıtanı, Çeliki falan geçtim, onlar ne yapsa yeridir. Ama Fethullah hocamızın da faiz yediğini öğrenince içimi büyük bir ferahlık kapladı. Zira Fethullah hoca efendimiz faiz yiyorsa bir bildiği vardır. Hem bakınız, kendisi 10 senedir yeşil dolarcıkları kullanarak Amerikada yaşıyor. Bir Müslüman için o şeytan diyarında büyük başarı bu. Valla bana göre, Hoca efendi faiz yediğine göre Kuranın faiz konusundaki yasağı kesin bir şekilde düşmüş oluyor. Ne de olsa Hocamız emekli imam, o bilmeyecek de kim bilecek? Hoca efendimizin dini, imanı sağlam olmayacak da kimin olacak? Laiklerin mi? Töbe töbeee! Demek ki, faiz yemek artık helâl. O yüzden ben de büyük bir gönül rahatlığı ile bundan böyle faiz yemeye karar verdim. Hem Hoca efendimiz yanıldı ise ne olmuş? En kötüsünden, faiz yediğimiz için cehennemde birlikte yanarız. Kötü mü? Hoca efendi ile birlikte yanmayıp da kiminle yanacağız? Deniz Baykal ile mi? Allah yazdıysa bozsun!
sonunda affedicekse günah işleyelim felsefedir. tabi ki önce kuran-ı kerim okunsun bakılsın hangi günahın affı yok sonra dilediğince günah işlenebilir rahat olun. *
kul hakkı yemenin bin kalıba dökülüp boyanip süslenip kaknem bir karıyı 17 yasında dalindan koparilmiş gonca gibi sunan zihniyet elbette işini bilecektir. ya bizdensin yahut değilsin ikilemlerinde en ufak bir tenkidi bile kaldiramayan hamsolot iktidar - ki o iktidarlarin emsalleride buna dahil- hala taşra zihniyetinden ve kasabacilik güdümünden cikamamiştir. ferdi olarak yapildiği vakit faizcilik tefecilik diye tü kaka, ama kurumsal olarak yapildiği vakit ya ya ya şaşa, hadi canim ordan.
kurnazlikla, hamasetle ve en meshur bagdat hirsizini bile hayretler içinde bırakacak olan marifetle yedikleri haltlar süphesiz toplumsal kaosu tetikleyecektir. zaten tetiklemeyi bos ver patlaklar verdi bile.
geleceği planlamayan, daha planlama güdüsü bile olamayacak büyük acz içinde olan bir takım üflemeli calgilarin bundan yaklasik 40 sene önce güttükleri meclis ve ülke yönetme politakasinin faturasinin 12 mart oldugunu bilmekteyiz.
ammavelakin hala yalanlarla, beyinsizliklerle ve köylülükte ısrar eden bu zihniyet biraz kaz kafalı oldugundan kelli sayelerinde tarih bizim için tekerürdür.
sözümüzün özü: kitleleri acimasizca kandirmaktan korkmuyorsunuz, bari allahin adini kullanarak bunu yapmayin.
bir tavsiye haramdan sismiş karınlar için:
Noter Tasdikli Zayıflama
10 günde 15 kg 30 günde 24 kg Zayıflama & Performans Danışmanlığı
Kuranin bahsettigi faiz ile gunumuzdeki faiz arasinda daglar kadar fark oldugundan dogru onerme. Ufacik bir akil yurutme ile faizin neden ve ne kosulla haram olabilecegi anlasilir. Finans sisteminin olusmadigi bir donemde borcu parasi cok olan verir, borcun faizini de kafasina gore belirler. Dolayisiyla daha borcu verirken borclusunu bitirme, onu kolelestirme sansina sahiptir. Islamin haram kildigi faiz budur. Gunumuzde mafya haric kimse borcun faizini kafasina gore belirleyemez. Belirleyecek olsa sistemdeki diger oyuncular sebebiyle kendini duzeltmek zorunda kalir. Modern dunyada faiz, enflasyon kavramina siki siki baglidir. Borclanma faizinde de mevduat faizinde de ulkenin enflasyonu faizin cekirdegini olusturur. Enflasyon yuzdesini asan miktar borclanma maliyetini ve borc verenin karini olusturur. Allah'in kulunun alin teri ile kazandigi 3 kurus birikiminin enflasyon karsisinda erimesine musaade etmeyecegi dusunuldugunde haram olarak kabul edilen faizin baska birsey oldugu kolaylikla anlasilabilir.
buradan fethullah gülen'e ve takım arkadaşlarına teşekkürlerimizi sunuyoruz. zaruret diye diye. çağın idraki diye diye, islam'ın "allah ve resul'üne savaş açmak" diye ifadelendirdiği faiz bile milletin gözünde önemsiz hale geldi.
Faizi sağ elle hesaplarken sol elle çay bardağını ağımıza götürmek suretiyle yapılan eylem haramdır. Yani sol el kullanmak haramdır. Onun dışında faizin haram olmadığı diyanet işleri tarafından onaylanmıştır.
Laik olan bir ülkede normal karşılanilmasi gereken durum.. sanki diğer haramlara uyuluyorda bi tek faize mi uyulmuyor.. devletin elinde olan dini bir kurumun devletin çıkarlarına göre hareket etmesi gayet doğal..
