Bazı maymuncukların "engin" finans bilgileriyle bizi aydınlatmaya çalıştıkları haramdır.
Şimdi 2 konu var;
1- "Haram mı değil mi tartışılır" : tartışılmaz çocuğum, haramdır, daha net nasıl anlatılır bilmiyorum ama git bak ayetle de hadisle de sabittir, almak da vermek de haramdır. tıpkı içkiyi içmenin de satmanın da, sağlamanın da haram olması gibi. ha sen inanmazsın o senin problemin ama tartışamazsın haramdır.
2- Neden haram olduğuna gelince; bazı aklı evvellerin dediği gibi "faiz olmadan ekonomi olmaz" diye birşey yoktur. bankacılık sistemi ve paradan para kazanma yolu öyle insanlık var olduğundan beri var olmamıştır, haçlı seferleriyle birlikte "knights templar" dediğimiz kişiler tarafından temelleri atılmıştır. onlardan önce de insanlar ticaret yapıyor mal sahibi oluyorlardı. şimdi burada asıl nokta şu; faiz bir sebep değil sonuçtur, ekonomik sistemlerin böyle aptal ve doğal olmayan bir yola bağlı olmasının sonucudur faiz. eğer paradan para kazanılmasaydı enflasyon bu kadar olmaz, faiz de ortaya çıkmak zorunda kalmazdı. evden kira almakla faizi aynı tutan cahillere de şöyle anlatayım (geri zekalıya anlatır şekilde) evden aldığınız kira o evin bakımına giderine gitmeli, o evin yıpranmasını karşılamalı, ev sahibinin yatırımından zarar etmemesini sağlamalıdır. Kiranın gereğinden fazla alınması da haramdır. Bi tarafını satarak ev almaya çalışacak eblehlere de cevap, sizin bu haksız ve sömürgeci faiz-kredi sisteminiz yüzünden ev ve kira fiyatları bu şekilde korkunç boyutlara ulaştı.
Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmayalım, dört bölümlü mide sahibi dostlarımız.
tefecilikle karıştırıldığını düşündüğüm durumdur. ayrıca faiz paranın kira bedelidir. nasıl ki ev alıp kiraya veriyoruz, haram mı oluyor evi kiraya vermek? o parayla ev almayıp da faize yatırınca neden cehennem yolu gözüküyor, hangi mantığı ürünüdür bu durum acaba.
islam'da haram olarak belirtilan faiz ribadır. yani değişmeyen, sabit bir değerin borç olarak verilmesi durumunda alınan fazlalığa denir. sabit değerler diyorum, çünkü enflasyon denen kavram burada söz konusu değil. faiz ise hemen hemen aynı manada kullanılabilir. günümüz ekonomik şartlarında üretim, döviz gibi olgular göz önüne alınırsa mevcut bir değerin zamanla aynı kalması mümkün değildir. para sadece satın alma gücünü belirler. örneğin o sene 100 liraya karşılık gelen mal miktarı 100 kilo domates olsun. 1 sene vadeli olarak bu parayı borç verdiğimizi düşünelim. 1 sene sonranın üretim koşulları aynı parayla 80 kilo domates almamıza izin verebilir. bu borcun, borç verene 100 lira olarak dönmesi borcu veren kişide mal kaybına neden olur. alım gücünü düşürür. böyle bir durumda borcu alanın 100 kilo domatese karşılık gelen miktarı ödemesi gerekir. yani 125 lira. işte buradaki 25 lira fazlalık haram değildir. haram olan tefecilik usulü alınan ribadır.
faziden kastın tefecilik tipi faiz olduğunu ve bu tarz faiz alanların zulüm yaptığını anlayamayan bazı arkadaşların kabülüdür.
benim kabülüm değildir.
ben üç kuruşa kıçımı yırtıcam, eşşek gibi çalışıcam ve uzun uğraşlar sonucu paramı yastık altında saklayacam ondan sonra bu ekonomi düzeninde param pula dönecek ondan sonra faiz haram...nah haram.
değildir haram maram. haram olan bitik duruma düşmüş ve hayatı berbat olmuş birine yardım etmek yerine verdiğiniz parayı kol gibi faizle geri istemektir. al sana haram.
akli evvellerin savunmaya calistigi durum. kelime anlami gectim, paradan para kazanmak haramdir arkadasim. kapis? istedigin boku ye ama bilmedigin konu da ahkam kesip sacmalama. faiz haram degil, turban kuran da yok, namazdan farz degil sunnet. camiye gitmeye gerek yok, hac zaten turizm. ne biraktiniz lan bu dinde? kendi isinize bakin biraz da..
zira faizde belirlenmiş gün sonunda alacağın para sabitken kar payında böyle bir olay yoktur. eğer şirket zarar ettiyse senin paran da azalır. şirket batarsa senin paran da gider.
sevgili vatandaşlar, öncelikle hangi ekonomik sistemden bahsettiğimizi bilerek konuşalım lütfen. sen kalkıp da kapitalist sistemde faiz haramdır diyorsan öncelikle onun karşılığında koyacağın ekonomik sistemi tanımlamalısın. hz muhammed devrindeki ekonomik işleyiş ile günümüzdekini bir kabul edersen ve aklını işin içine katmadan sadece dini referans alarak konuşursan senin yaptığına bilimsel konuşmak denmez. olsa olsa bir yerden duyduğunu akli delillere, gerekçelere dayandırmadan tekrar etmek denir.
şu anki sistemde faizin oluşu gereklidir çünkü insanlar yatırım yapmak, ihtiyaçlarını gidermek için bankalardan kredi alırlar. bu kredinin kaynağı neresi peki? halk. yani parasını bankada tutan, değerlendiren vatandaşlar. normal şartlarda, hiçbir karşılığı yokken vatandaş parasını neden bankaya yatırsın? sadece güvenlik için denemez elbette. gördüğümüz gibi kapitale (sermayeye) dayalı sistemde faiz olmadan çark dönmüyor.
ha, sen dersin ki kredi verilince vade farkı konur geri ödemede o zaman ben de sana derim ki saçmalama. ha vade farkı ha faiz. bu anlamda ikisi de aynı kapıya çıkar. kavram kargaşı yaratarak insanların kafasını bulandırmamak gerek.
meselenin başka bir yönüne gelince, enflasyon denen şeyi düşünmeden geçemeyiz. enflasyonun olduğu bir ekonomide paranın alım gücü enflasyon arttıkça azalacaktır. dolayısıyla vatandaş çaba sarfederek kazandığı gelirin fiyatlar genel seviyesindeki artıştan (enflasyon) ötürü olumsuz etkilenmesini istemez. örneğin 800 lira aylık maaşıyla 1 yıl önce alabildiği mobilya takımını maaşı artmadığı için 1 sonraki sene alamıyorsa burada bir terslik var demektir. oysa aynı kişi elindeki parayı faize yatırsaydı en azından enflasyon oranında bir kazanç sağlayabilirdi ve biriktirdiği para da değerini yitirmezdi.
işin özü şu: kapitalist sistem faiz olmadan işlemez. alternatif ekonomi modelleri düşünmek lazım.
yoksa faiz haram deyip müslümanlık taslamakla, ezbere konuşmakla olmuyor.
günümüzde, faiz haramdır mantığı güden insanlara hayret ediyorum. paranın para getirmesi doğasına aykırı değildir. yani ben zamanında çalışmışım, didinmişim, paramı kazanmışım ve paramın enflasyon karşısında değer kaybetmesini istemediğin için de, diyelim ki bir bankaya vermişim ve bankanın benim paramı enflasyon oranında korumasını istemişim. yani faiz uygulatmışım.
konuya şöyle bir açılım getirisek; ihtiyaç sahibi olan bir vatandaş, hiç emeği olmadığı halde, sanki babasının parasıymış gibi, benim alın terimle kazandığım paramı bankadan kredi olarak alıyor. benim paramla bütün işlerini görüyor, benim paramla on liraya aldığı ya da yaptığı şeyi, elli liraya satıyor.
gün geliyor, ben de bu adamın elli liraya sattığı şeyi, her neyse almaya teşebbüs ediyorum ve bu adamın bana elli lirayı geri iade etmesini istiyorum. ki ben de onun yaptığı, sattığı şeyi alabileyim. bu olay banka aracılığıyla gerçekleşiyor. adına faiz diyorlar. ha bu adam bunu yüz liraya satmak isterse mal elinde kalıyor, satamıyor, alıcı bulamıyor. buna da ticarette iflas etti diyorlar. on liraya satmak isterse de kar edemiyor, kredisini ödeyemiyor, yine iflas ediyor.
Durum bundan ibarettir, faz haram mı siz karar verin. bunun adı çarktır, düzendir, bu şekilde dönmek zorundadır. yani hem o kazanıyor, hem ben kazanıyorum. eşit oranda. daha fazlası değil.
hiç para yatırmadan, üretmeden ihalelerden komisyon alarak servet yapmak haram değil fakat faiz haram...o kadar hırsızlık yolsuzluk göze batmıyorda faiz batıyor.
bugün kendi iradesi ile kendi şartlarını oluşturmuş insan ürünü ekonomik sistem bunu asla kabul etmesede , enflasyon gibi bir çok faiz sistemi ürünü argümanı bahane etsede faiz haramdır. faizin neden haram kılındığı, insanların faiz yüzünden yaşadığı dramlara bakılarakta, faizi tüketen insanların yetiştirdiği bozuk nesillerin dramlarına bakılarakta görülmesi mümkündür. insanın insan gibi yaşayabilmesi için nefse getirilen her türlü men ve terbiyenin altında fıtrata ve vicdana uygun bir felsefe yatmaktadır. bugünkü sistem kendi içinde , makul bahaneler üretsede vakayı idealize etmemek gereklidir. vebal en küçük dişliden , en büyük dişlinin boynunadır.
kar payı koyarsın adını olur biter. allah sorarsa da faiz yemedim kar payı yedim dersin. ha sen ne bok yiyeceksin dersen lan ben bırak bankada para tutup faiz yemesini bankaya faiz ödüyorum!
faizin her turlusu haramdir. almak da, odemek de. ayetle ve hadislerle bellidir. ticaret ile faizi iyi anlamak gerekir. aradaki fark; islami bankalar aliyor ve kari ile sana satiyor. bu ticarete girer ve ticaret helaldir.
faiz ise haramdir.
bazı islamcıların faizin ekonomiye zarar verdiğini düşünür.bunlar ekonomi bilgisinden yoksun insanlardır.bankacılık sektörü bir ülkenin ekonomisinde önemli bir yer tutar.eğer bankalar olmasa sanayiciler yatırım yapacak gücü kendilerinde kolay kolay bulamazlar.bu da ekonominin sekteye uğramasına sebep olur.mesela faiz sistemi olmasa kim neden parasını bankaya yatırsın?eğer bankaların elinde sıcak para olmassa yatırımcılara nasıl kredi versin.yatırımcılar para olmadan nasıl yatırım yapsın.üretim nasıl artsın?nasıl istihdam sağlansın?
bazıları tarafından işlerine geldiği gibi yorumlanan mevzudur.
faizin alınması verilmesi ve yazılması (aracılık edilmesi) haramdır. yok günümüz şartlarında öyle değilmiş de bilmem neymiş. tam anlamıyla beyinsiz kişi söylemi olan bu cümle mantık hatasından başka birşey değildir. Yaşadığın dünyayı, toplumu, insanı ve zamanı allahtan daha iyi bildiğini ve analiz ettiğini iddia etmek anlamına gelir dolaylı yoldan. e bunun üzerine sorarım kim kimi yarattı diye?
Kuran-ı Kerim'den
--spoiler--
Âl-i imrân 130
"Ey iman edenler! Kat kat arttırılmış olarak faiz yemeyin. Allah'tan sakının ki kurtuluşa eresiniz."
Nisâ 161
"Menedildikleri halde faizi almalarından ve haksız (yollar) ile insanların mallarını yemelerinden dolayı içlerinden inkara sapanlara acı bir azap hazırladık."
Bakara 275
"Faiz yiyenler (kabirlerinden), şeytan çarpmış kimselerin cinnet nöbetinden kalktığı gibi kalkarlar. Bu hal onların "Alım-satım tıpkı faiz gibidir" demeleri yüzündendir. Halbuki Allah, alım-satımı helal, faizi haram kılmıştır. Bundan sonra kime Rabbinden bir öğüt gelir de faizden vazgeçerse, geçmişte olan kendisinindir ve artık onun işi Allah'a kalmıştır. Kim tekrar faize dönerse, işte onlar cehennemliktir, orada devamlı kalırlar."
--spoiler--
islam fıkhında faiz, ödünç vermenin (borç vermenin), ödünç veren kişiye sağladığı menfaate denir. her türlüsü haramdır. yani birine borç vermek o kişi nezdinde size itibar sağlıyorsa bu bile faizdir. zira birine sadece allah rızası için borç verilir. karşılığı allah'tan beklenir. gelgelelim materyalist ekonomiye. burda faizin tanımı allanıp pullanmıştır. sermayenin (üretim faktörlerinden biri) üretim sonucu elde edilen kazançtan payına düşen kısma faiz denir. diğer faktörler ise emek-ücret, (toprak)doğal kaynaklar-rant ve (teşebbüs) girişim-kâr şeklinde paylarını alırlar (bu arada neden asgari ücret tespit komisyonu var da, asgari faiz-rant-kâr tespit komisyonu yok?) tabi burda sorun şu: islamda para kısır bir müessesedir. kendi kendine çoğalamaz. para ancak ticaretle çoğalır. dolayısıyla sermayenin üretimden aldığı pay falan filan... bunlar sadece haramı meşru gösterme taktikleridir. yinede isteyen faizle iştigal eder isteyen etmez.
