girmiş olduğu entry sini, erasmus b.kuna taa hamburglardan giren gurbetçi yazar. gönül ister, ki annenin ya da babanın burada olmasını, şefkatlarını bir türlü yanlarında bulundurmalarını, her daim türkçe muhabbet edebileceğiniz birilerini bulabilmeyi, istediğiniz yere gidip de, istediğinizi yapabildiğinizi görebilmek uzun bir süre alacaksa da, erasmus erasmusdiye inleyen bünyenin bir cezasıdır belki de, bu entry nin hamburg lardan girilmesi. aynı şekilde de, bu entry kendisini, daha üretkn ve de pozitif entrylere bırakacak günleri beklemektedir.
nereye yazsam nereye yazsam diye düşünürken, kendi parasını kendi bnkasına yatırma eylemini gerçekleştirip, megalomanlığını konuşturup, kendi kendisiyle dertleşmeye devam eden, - isteyen gösteriş budalası, isteyen ''ilgi çekmek istiyor'' desin - doğum gününü kendi oturup, kendi kalkıp da kutlamış sözlük yazmaya çalışanı.
hani kimi zaman insanlar vardır ya, diğerlerini kendisinden daha çok düşünür, kimi zaman ya da yeri geldi mi, kendisinie almadığı şeyleri onlara alır ya da, kendisi için feragat ettiği şeyleri, başkaları için yapabilmek onu en büyük zevklerinden birisi olmuştur. velhasıl kelam, her ne kadar kesinlikle yaptılarından hiç bir ek istek ya da karşılık beklemeyen, bu diğerlerinden farkı olmayan, allah'ın kulu olan kardeşiniz, bir hatırlanmayı, zamanında teker doğumgünlerine gitmiş, hediyesini falan geçtim (sokayım hediyesine) her zaman yanlarında olmuş, konuşmasını, tebriklerini eksik etmemiş bir insandır, ve de bu kadar onlarca insanın doğum tarihini bilen bir kişi olarak da, 5-10 kişiden bile değil, 3-5 kişiden bile, hiç yoktan kısa bir ''nice senelere '' ile bir avutma bile beklemektedir; sevgiye kurtlar gibi aç, ya da ona aşık olmuş bir insan olarak. yoksa, kendi kendine bu kadar sayılmama durumundan sonra bile kalkıp da, '' bak bugün x'in doğum günü, kontörüm de yok ama, du bakayım param da tamı tamına kalmış; neyse yaa, al bi kontör de tebrikleyiver, bekler şimdi'' ya da, ''yarın bizim ismail'in doğum günü var, ona bi çam sakızı çoban armağanı alsam mı ki! '' lerin arasına kendisini sıkıştırarak, yine en doğrusunu kendisinin yaptığının farkında olan bir kişidir. yoksa burada anlattıklarım da, düsturumu temiz pak göstermektedir;
erkek lisesinde aynı sıraları paylaştığım, zamanında ingilizceme hayran kalan sonra sıkı çalışmalarıyla beni geride bırakan sınıf arkadaşım, güzel insan... gözlüklerinin rengi siyah olsa tam Hiro nakamuraya benzeyeceğini düşündüğüm faideli kişi. tenefüslerde gazete kağıtlarından top yapıp sınıfta hebele hübele gübük diye maç yapması ayrı bir dip not olarak geçilsin istedim.
''1000. entry'mi nereye gireyim'' diye düşünürkene, yalnızlar rıhtımından bir entrycik kendisine bahşederekten kendi kisvesi altına yazan, melankolik bünyeli, inek modelli, gözlük tipli, pek bi özeleştirili yazar(cık)...
geçen gün bir başlığın altında tanımını gördüğüm, ve gariptir ki, içime bir sevinme, uzun süredir görmediğim bir arkadaşımı görmüşcesine mutlu olma duygusunun düşmesine neden olan insan.
hoşgeldin diyorum. ya da burdaydın da nasılsın mı desem?
altıparmak'da veletliğini tamamladıktan sonra, ufak kavgaların sonucunda bursa'nın bir çok semtini gezmiş, lise yıllarını bursa erkek lisesi 'nde şenlendirmiş, 85 model paranoyak, depresif yazar..