sözlükte bulunmadığım için uzun süredir ne yazdığını takip etmediğim yazar.
umarım keyfi filan yerindedir. nitelikli, donanımlı bir insandır kendileri..
Hakkında "faşist" falan yazanlar olmuş. Kahkaha attım. Faşist kelimesinin anlamını öğrenin amk. Kendisi Türk milliyetçisidir. Tipik Azerbaycan göçmeni Doğu Anadolululu Türk kızı. Özel harekatçı gibi yetişmesi çok normal. Ermeniler ve Ruslar tarafından sizin sülaleniz işkence görseydi öyle sikik sikik konuşamazdınız. Yani öyle ahkam kesmeyin.
Neyse. Kendisi beyaz tenli, kumral, kara gözlü bir Karapapak Türk'ü. Çok Güzel ve alımlı bir kız. Allah sahibine bağışlasın. Ki zaten sahibine de çok aşık. Allah ayırmasın. Enişte beyden bahsederken gözlerinin içi gülüyor.
Sivas kalesine çıkıp semaver çayı içsek ya. Geldiğim zaman tekrarlayalım.
Ta Üniversiteden arkadaşım kendisi. Özel harekatçı gibi kız denmiş. Doğrudur. Yok, özel harekat polisi değil ama yapısı öyle. Ufak tefek, cicili bicili duruyor ama kodu mu oturtur. Baba tarafından şimdiki Gürcistan'da yer alan karapapak Türk bölgesi Borçalı'dan, anne tarafından ise şimdiki Ermenistan'ın başkenti Revan'dan. (Erivan sözüne alerjisi var haklı olarak) Gürcistan'daki bölgenin tamamı Türklerden oluştuğu için bu konuya fazla eğilmiyor ama Revan meselesinde ileri düzeyde manyak.
Ha bir de çok aşık olduğu biri var. O kadar sert bir insanın nasıl ipek gibi olduğuna bizzat şahidim. Sevdiği adam uzakta olduğu için hasret çekiyor zavallı. Ölüp bitiyor aşkından. Bazı erkekler çok şanslı evet.
Karapapak Türk geleneklerine göre kadın erkek eşitliği mutlaktır ama bu hanımlar erkeklerine sonsuz bağlılar ve bir adım geride duruyorlar. Dilara gibi ağır abla pamuk şeker kıvamına geldiyse abooovv! Enişteyi çok merak ediyorum.
Kendisi tipik boğa burcu kadını. Çok sevdiği herkese ve her şeye tutkuyla bağlı. Yüksel, Babür ve sevgi başlıklarındaki yazıları muazzam. Yüksel veya Babür'ün yerinde olsaydım ne yapardım diye uzun uzun düşündüm. Böyle şirin bir kız kardeşim olsaydı sanırım onun her koşulda, ne olursa olsun beni daima seveceğini ve hep yanımda olacağını bilmenin güven duygusunu yaşardım ve ona sımsıkı sarılırdım. içim ısınırdı ya! Yani böyle evde peluş battaniyenin altına girip salep içerken film izlemek gibi bir şey olmalı. Yumuşacık ve huzur dolu böyle.
Koşulsuz sevilmek herkese nasip olan bir şey değil. Beni annem, babam, kardeşlerim, eski eşim bile koşullu sevdiler. Yüksel ve Babür beyler onu çılgınlar gibi seven bir kızın hem abileri hem de süper kahramanları. Süper güçleri olan iki adamın telefon kulübesinde kılık değiştirip pelerin takıp uçtuklarını görmüyoruz ama bu devirde sağlam karakterli iki adam olmak zaten kahraman olmak için yeterli. Uzun zamandır bu kadar tatlı, bu kadar samimi bir kardeşliğe tanık olmamıştım.
Yüksel ve Babür adlı iki gerçek fakat rüya gibi adamı göğün yedi katına çıkaran peri kızı.
Seri halinde yazdığı Yüksel ve Babür bölümlerinde çok sevdiği, hayatının merkezine koyduğu iki adamın kendi duygu dünyasındaki halini anlatıyor. Allah bilir ikisi de senin benim gibi normal insanlardır ama işte sevgi gerçekten sihirli bir duygu. insan çok sevince dünyayı değiştiriyor. yazarın Kullanıcı adı "fadimenin düğününde halay başı" çok orijinal ve komik ama gerçek adı olan dilara farsça bir isim ve anlamı tam olarak uyuyor. Gönül süsleyen. Evet bu. Dilara gönül süsleyen demek.
Yüksel ve Babür'ün gönüllerini süslediğine kuşku yok. Hep yazsın, hep okuyalım lütfen.
Kuşları çok seven yazar. "Eğer tarihçi olmasaydım ve boyum ve kilom elverseydi ya özel harekatçı ya da ornitolog (kuş bilimci) olurdum" demişliği vardır. Evet, yanlış okumadınız. Özel harekat veya ornitoloji diyor kendileri. Çok zarif ve güzel ama çok acımasız ama merhametli bir insan. Nasıl oluyor demeyin. Karapapak Türklerinin genlerinde var bu. Babalar gibi Turancı ama boyculuğun da tillahını yapıyor.
Daha önce sözlükte çok farklı konularda yazdığı bütün yazılara bayılıyorum. Bazen inanılmaz komik, bazen acıklı, bazen düşündürücü ama her daim dahice yazıyor. Yüksel-babür serisi muazzam. Başrol adlı bölümde Yüksel'i ilk başrol olarak yazmış ama bence serinin esas oğlanı Babür. Okuyan Herkes onun babür'ü daha çok sevdiğini düşünüyor. Kendisine sordum. "ikisinin yeri ve onlara olan sevgimin türü birbirinden çok farklı. ikisi için de zerre kadar tereddüt etmeden ölüme giderim. Ama Edi ile büdü gibi ikili olmaları onları aynı kılmıyor. Babür'ün ruh ikizi olan benim" dedi. Sanırım benzerlikle ilgili bir durum bu. Hangisini daha çok seviyorsun muhabbetinden hiç hoşlanmıyor yani.
Bu yakınlarda doğum günü olduğu için şimdiden kutluyorum efendim. Boğa Burcu kadını gibi evrenin en klas, en zeki, en dişi, en romantik, en karakterli, en ahlaklı, en en en kadın grubuna dahil olduğu için çok şanslı.
Yaptığı her şeyi tutkuyla yapan, sevdiği her şeyi tutkuyla seven insan. Çok aşırı fanatik Mustafa Yıldızdoğan ve Ali Rıza Erdoğan manyağıdır. ikisinin bir arada Nasıl olduğunu inanın ben de bilmiyorum. Alevi mahallesinde büyümüş ülkücü olmak öyle bir şey sanırım. Nevi şahsına münhasır bir hanımefendi. "Ali Rıza kangali hazretlerinin müridi" diye takılıyoruz kendisine.
Ha bence neyi neden düşündüğünü gayet iyi bilen biri olduğu için bağnaz değil. Kendi inancı ve fikrinden şüphesi olan insan korkar. Ablamız çok Relax. Kasmaz, germez, yanmaz, yapışmaz, kaymaz, düşmez, çok amaçlı ve portatiftir.
Manyak bir Hanımefendi bayan kadını. Evet. Görünüşüyle tamamen zıt bir karakteri var. Ufak tefek, ince belli çay bardağı gibi bir hatunun içinden dolunayda uluyan kurt çıkıyor. Yok, şikayetçi değilim aslında ama çok ilginç ya. Geçen gün çok sevdiği sanatçı Ali Rıza Erdoğan'ın bir türküsünü arabada 5-6 kere üst üste dinlediği için değiştirsene dedim. Arabayı sağa çekip "Değiştirtecek adam daha anasından doğmadı. Yiyor mu?" dedi. Korkup ağzımı fermuarladım.
Bu arkadaşla iyi geçinmek isteyen şu iki formülü uygularsa sorun yaşamaz: 1. Asla ama asla sevdiklerine laf söylemeyin. 2. Onun Sevmediği tiplerden uzak durun.
Ali Rıza Erdoğan ekosistemiyle uyumlu çalışan cih... Pardon. Ali Rıza kangali hazretleri'nin müridi olan zat-ı muhterem.
Dün kendisiyle tiyatroda karşılaştım. Çıkışta Her zamanki gibi formundaydı. 15-16 yaşlarında sözlük yazarlığına başlamış olmanın verdiği mizah anlayışı başka bir şey. Çok güldük beraber. Vedalaşırken "Kuşlar için arada ulu caminin oraya buğday serp tamam mı" dedi.
Bana hep dinleyebileceğim bir Ali Rıza Erdoğan türküsü tavsiye et dedim. "Kendi hayatının fon müziğini kendin bulacaksın. Hepsini dinle, içinden birini seç" dedi. Boş bir zamanımda Ali Rıza Erdoğan diskografisi dinleyeceğim yani dedim. "Boş zamanda yapılacak iş değil. Buna Özel zaman ayıracaksın" dedi. Vay arkadaş! Analar ne manyaklar doğuruyor.
inci sözlük'ün inci sözlük olduğu 2010-2013 yıllarında yazarlık yapmış kraliçe. Kadınlar mizah yapamaz savını 18-19 yaşındayken çürütmüştü. Troll kavramı daha yokken trollüğün kitabını yazmış nesilden olduğu için şimdiki neslin aptal ötesi esprilerini hiç beğenmiyor.
Geçenlerde Ali Rıza Erdoğan'ın sana verdiği güven hissini bir cümleyle anlat dedim. "Yanımda otursa başımı onun koluna gömerek David Lynch'in eraserhead filmini izleyebilirim" dedi. Tamam, rahatsız edici bir filmdir de, sebebini sordum. Masumiyet simgesi olan bebeği korkunç bir canlı olarak lanse edebilmiş o filmi izlemek cesaret ister. O da bende yok. Babama izleyelim desem 'saçmalama, bu saçma ve iğrenç filmi niye izliyoruz' der. Haklı da olur ama Ali Rıza Erdoğan en saçma sapan isteğimin bile sebebini çözmek ister ve merak ediyorsa eşlik eder dedi. Haklı olabilir. O film gereksiz aslında ama ben anlatmak istediği şeyi anladım.
