factotum

entry32 galeri1
    7.
  1. romanıda en az filmi kadar muhteşemdir.

    --spoiler--
    farkındalığın kötü tarafı insanı kayıtsız yapması sanırım. ilerde dışa dönük bir boşvermişliğe de sebep oluyor. ama içte mücadele devam ediyor. içine kapanık insanlar belki de en huzursuz olanlar.
    chinaski'nin alkol problemi ve hiçbir işte tutunamaması kimilerine göre zayıflık olabilir ama bence o güçlü bir insan ve ben onun kadar güçlü değilim. istemediği bir şeyi bütün küstahlığıyla, yarını düşünmeden elinin tersiyle itebilmesi...
    benim de istemediğim şeyler var ama onlara nankörlük yapacak cesaretim yok henüz, bırakıp gidecek kadar. insan büyüdükçe hayatın o olağan ama hain yüzünü daha net görüyor. aslında yalnızız. maalesef.
    matt dillon da çok iyi oynamış. filmde bazı diyaloglar o kadar doğru ve acı ki! bazen komik bazen de hayatın gerçeklerini rahatsız edici bir şekilde bütün yalınlığıyla size veriyor. herkesin bildiği ama duymak istemediği şeyler...

    - şunu kabul edelim. ne benim sana, ne de senin bana ihtiyacın yok.
    - evet biliyorum.
    --spoiler--
    0 ...
  2. 6.
  3. lili taylor'ın hatrına bile çekilmeyecek, başarısız, aynı adlı eserden uyarlama, hollywood paketlemesi.
    0 ...
  4. 5.
  5. metis yayınları' ndan çıkan bir charles bukowski kitabı. alaycı bir üslup, alkol, kadınlar ve her zamanki gibi aylaklığa övgü. büyüksün bukowski.
    1 ...
  6. 4.
  7. charles bukowski'nin kendi hayatından esintiler taşıyan romanı. bu romanından önce okunması gereken çocukluğundan lise yıllarının sonuna kadar olan yaşamını anlattığı diğer bir kitabı için..

    (bkz: ekmek arası)
    0 ...
  8. 3.
  9. dadafon solisti kristin asbjornsen'in sesiyle hayat verdigi bukowski $iirleri slow day ve i wish to weep'in yarattigi sayrisallikla, $arap tuketiminin tavana vurdugu bir evde seyredilmi$tir tarafimdan.

    ayakcidir factotum.. hayat ayakcisi.
    3 ...
  10. 2.
  11. ''Yalnızlıkla beslenen biriydim; yalnızlığımı alırsanız yemeğimi ve suyumu almış kadar olursunuz. Yalnız kalamadığım her gün gücümden bir şeyler alıp götürür. Bununla övünmüyorum ama önemliydi benim için. Odanın karanlığı güneşti bana. ''

    *************

    ''Amerika'da iş arayan çoktu. Kullanıma hazır sürüyle beden. Ve ben yazar olmak istiyordum. Nerdeyse herkes yazar olmak istiyordu. Kimse dişçi veya otomobil tamircisi olabileceğinden emin değildir ama herkes yazar olabileceğinden emindir. Sınıftaki elli kişiden belki de on beşi yazar olduklarını düşünüyorlardı. Herkes konuşabiliyor, sözleri kağıda yazmayı biliyordu, demek ki herkes yazar olabilirdi. Ama allaha şükür insanların çoğu yazar değildir; hatta taksi şoförü bile olamazlar ve bazıları -birçoğu- maalesef hiçbir şey değildirler.''

    *************

    ''Serseriydik, tembeldik, günlerimizin sayılı olduğunu biliyorduk. Rahattık bu yüzden, ne kadar yeteneksiz olduğumuzu anlamalarını bekliyorduk. O gün gelene dek arada sırada birkaç dürüst saat çalışıp sistemin içinde varolmaya çalışıyor, geceleri hep beraber kafaları çekiyorduk.''

    (bkz: charles bukowski)
    5 ...
  12. 1.
  13. 6 adet bukowski romanından biri. diğer romanları için:
    (bkz: charles bukowski romanlari)
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük