hani şu; arkadaş listesi 30-40 arasında inişli çıkışlı bir grafik gösteren zavallıların, listesini kabartmak için yaptıkları komik olay.
ulan sen ünlüleri facebook ta bulup eklediğin zaman ne olacak? karizman mı artacak? tanışıp, arada bir sevişecek misiniz? yoksa senin talebini kabul etme hıyarlığını göstermiş arkadaşlarına hava mı atacaksın?
ayrıca; facebook'ta allah'a hayran olanları da allah'a havale ediyorum..
kompleksli insan davranışı. tek kelimeyle komiktir. hayır, adama hayran olursun mesaj yazarsın, mail atarsın; eyvallah. ama niye arkadaşlık?? ilkokul arkadaşınla bile 3-5 kelamdan sonra konu kıtlığı çekilen yerde ne konuşursun? amaç ne burdaki? "ahhahha. bakın ersinle ben kankayız. hatta o beni ekledi. nasıl, etkilendin mi?" ne lan bu? adam "hacı be, ben, uğur bi de umut içmeye gidiyoruz. sensiz de muhabbet olmuyo. gelsene be." mi dicek, ya da görenler böyle mi düşünücek, nedir yanii? o adı orda gören harbiden etkilenicek mi zannedilir, nasıl bir ruh halidir? bide bu arkadaşların havasından geçilmez. sanırsın atomu buldu. bunun çocukluğu da yolda gördüğü her ünlünün imzasını almakla geçmiştir muhtemelen. -bunun bir diğer versiyonu da feysbukta 823427 sayfa arkadaş edinmektir ,ki o da başka bir entry konusudur.- uzun lafın kısası allah akıl fikir versindir.
didem erol'un facebook kullandığını tv'de duyduktan sonra gerçekleştirdiğim eylem. bikaç kere mesajlaştık ama gerisi gelmedi. fake değildi, çünkü tv programlarına çıkıp röportaj vermeden önce aklındakileri facebook'a yazıyordu...
sivaslı cindy'nin yurtdışında türkiye'nin yüzü olmasına çok kızmıştı. "yabancılar orjinaline para yetiştirememişler çakmasını getirmişler' diye düşünür demişti ama o röportajdan daha önce bu düşüncesini facebook'ta paylaşmıştı. o şekilde anlamıştım fake olmadığını. *