O insan olmak için ilk iki adımı attım.Hesabımı dondurdum ve facebook uygulamasını telefonumdan sildim .Bir kaç gündür telefonun ana menüsüne girdiğimde uygulamanın orada olmadığını görüyorum ve baş parmağım havada kalıyor.işte tam o anda boşluğa düşmekle gurur duyma karışımı bir duygu basıyor beni.
içi boş balon muhabbetlerin döndüğünü ya da döndürüldüğünü çözmüş, elalemin profilini takip etsem ne olacak şeklinde de parametresini aklına yerleştirmiş bizim gibi kullanıcılardır.
şundan 5-6 yıl önceki zamanda çekilen fotoğrafların manevi bir değeri olurdu, ister düşük çözünürlükte olsun isterse bulanık olsun. ama gelgelelim şimdiye, samimi olunan insanların bile facebook hesabı üzerinde 300 küsür; hatta 600 küsürlük fotoğraf albümleri var. gördüğüm kadarıyla, sırf facebook'a fotoğraf yüklemek için yaşayan insanlar bile var. bir de gittiği heryeri sanal profilinde belirtmezse ölecek hastalığından muzdarip dingiller de var. hatta doğum gününde duvarına süslü püslü bir kutlama mesajı bırakmadığınızda sizi gerçek hayattan bile silebilen über dingiller var. saydığım örnekler çoğaltılabilir. işte tüm bunların sonucunda facebook denen, zamanımızın sanal çöplüğünü kullanmayan insanın gerçekten kafasının rahat olduğu söylenebilir.
Kullanmadığı site üzerinden reklam yapması ironik insandır. Kullanmıyorsan kullanmıyorsun aq ne diye ay ben çok marjinelim efenin face kullanmam. Türk kızından geliyor cevap. Hmm ok.
benim. azili bir facebook'cu iken, o bokun beni ciddi ciddi dunyaya yabancilastirdigini hissettim. suan daha mutlu ya da daha sosyal degilim, ama ne bileyim daha farkli seylerle ugrasmaya basladim. hicbir bok yiyemesem kitap okurum amk.