canımızın ta içi olan ilkokul arkadaşlarımıza kavuşmaktır. bunca yıl, onlarsız, bir ot gibi, bir ölü gibi yaşamamızdır. kolay değildir bu hasret, gözyaşlarıyla geçen yıllar, uykusuz geceler, sokaktaki her insanda onlardan bir iz aramamız. yollarda divane olmamız, onları bulmak için çalmadık kapı bırakmamamız. aaahh! ahhhh!
milletin fotolarına bakmak istemek başlıca sebeplerdendir.
canııaaammmm çok güzelsin, çok güzel çıkmışsın gülücük gülücük gülücük...
teşekkür ederim vık vık vık...
gibileri haricinde bazen güzel foto yorumları yapılmakta ve okuyana da keyif vermektedir.
video, resim, eksaşkların ne yaptığını bilme arzusu, nerelerde kimlerle gezildiğini; ne kadar eglenildiğini cümle aleme gösterme arzusu, çok arkadaşım var o zaman çok populerim hissi...
daha sayılır da sayılır.
ama seviyorum oyunları da var mesela
uzak şehirlerde yaşanıldığından sık görüşülmeyen arkadaşlarla haberleşebilmek, bir araya gelindiğinde yapılan etkinliklerde alınan foto video kayıtlarını herkesin görmesini sağlamak vb. nedenlerdi başlada fakat sonradan tabii cazibesini kaybeti her şeyde olduğu gibi..
hani çekici bir kadın/erkek görüldüğünde adrenalin patlar ya, ilgisini çekmek için hemen el saça götürüldükten sonra hiperaktif olunur, espriler ardarda gelir, konuşma biçimi değişir, ilgi çekmek için maymun sevinmesi moduna geçilir. işte budur facebook ta hesap almaya iten sebep.
arkadaşların birbirinden mutlu ve ilginç fotoğraflarını aynı kategoride kendi fotoğraflarıyla yarıştırmak.
ezilmişlik, aşağılık, beynin en derinlerinde kalmış üreme dürtüsünün çocuğu olan binbir dürtüyü multimedya aracılığı ile kusmak. üreme dürtüsünün gövde olduğu milyon dallı duygu-dürtü ağacını bilgisayar ekranına taşırmak.
kendi hayatını binbir kılıfla (ilginç, mutlu, çekici...) teşhir etmek. ben buyum diyebilmek. kendini belli etmek.
ve en önemlisi ergenlerde görülen hormon tutsağı kendini ifade etmeye çalışma ve kimlik çabaları. "ben buyum" u herkesin gözünün içine sokma çabası, herkeste olan bu çaba yüzünden toplu bir monolog ortamı oluşması sebebiyle bu dürtüyü kızdırdıkça coşmak, coştukça kızdırmak ve ardından gelen sonu olmayan kısır döngü.
yoksa neden bir insan yaşamının alabildiğince geniş kesimini diğer insanlarla paylaşıp onların gözüne sokar. herkesin ona bakmasını ister? sevdiği siklerin (zamir siki) kendisini izleyen herkesçe gözülmesini ister?
neden bir insan pop müziği sevdiğini diğer insanlarla paylaşmak ister? ilgi çekip kendini ifade etme çabasından başka ne vardır bunun temelinde?
uçsuz bucaksız acizlik, idinin köpeği olmak ve cinsel dürtüler.
