"dünyanın kabullendiği faşizm tanımını sen neye dayanarak kendince biçimlendiriyorsun? bak senin doğrun mutlak doğru olacak diye bir kural yok, zaten olsaydı şimdiye kardeş kardeş yaşıyorduk güzelim." diye söylenmesi gereken insanların, savundukları hasta ruhlu şerefsizlere bir türlü yapıştıramadığı kavram. ee ne demişler kardeşim "sonra kızıyorsun gerçek dünyanın x dediği, ama senin ve senin gibilerin düşünce dünyasında y olan şeye x diyince."
nedir?...
kimdir?...
tarzi entel ya da dantel akademik aciklamalar yapilacagina ulkedeki yukselen milliyetcilik sebebleri neler dir?... once bunun bir aciklanmasi yapilsa cok daha iyi olacak soru.
bir de bunu aciklayabilen kisi neden? apolitik olarak gorulen bir nesilin boylesine basit olarak nitelendirilen bir olusuma bu kadar sahip cikmakta?
ya da;
turkiyede'ki irkcilik ve fasistlik sadece turk irkinin diger butun irklardan ustun oldugunu icin mi?
yoksa;
belediye otobusleri yakarak, tatil beldelerinde bomba patlatarak, yollara mayin doseyerek, organize kapkac orgutleri kurarak, her turlu pisligi ve bolucu olusumlari en insani duygularin arkasina siginarak masum insanlari hedef olmasina bir isyan mi oldugunda cevabini vermeleri gerekir.
ates dustugu yeri yakiyor, basiretsiz politikacilar ve dis guclerinde gaz vermesi ile cennet kosesi bir ulke de insanlar birbirini bogazliyor.
suslu kelimeler ile ahkam kesmek, kalin kitaplardan ogrendigi uc bes kelime ile humanizm yapmak gercekten cok kolay geliyor.
macan yiyorsa ve vicdanin el veriyorsa git ocagina ates dusmus sehit ailelerine anlat sen fasisti, kuba devrimini.
dedik ya;
ates dustugu yeri yakiyor.
sakat ,hasta insanların öldürüldüğü hiçbir ahlaki ve bilimsel temele dayanmayan daha bir ekonomi politikası olmadığından ideoljibile sayılamyacak doktrin.kendisi kan , kin, nefretle özdeşmiştir.
barışı; ancak kendi getireceği düzenin bir parçası olarak gören ve bu sebeple "barışı istiyorsan savaşa hazır ol" sözünü kendine destur edinen ideoloji.
Ne mutlu Türk'üm düşüncesini kabul etmeyen herkesi potansiyel düşman gören mantık.. Milletçe kafatası yapısı, kanı, sümüğü, boku herşeyi aynı olma isteği.. Kendi milleti dışında herkesi yeren, söven, umursamayan lanet ideoloji...
emperyalizmden bagimsiz olarak yapilan tanimlarin eksik kalacagi ideolojidir.emperyalizmin konjonkturdeki asamalarina gore, ve ulkenin ic dinamiklerine gore bicim degistirir.
Cogu zaman herhangi bir dikta egilimi ile karistirilan rejimdir. Fasist devlette hicbir yasa, kurum, kurulus ya da kisi devletin uzerinde degildir. Devletin bizzat kendisinin yasalara uymak zorunda oldugu yolundaki dusunce ve tutum, devletin ortadan kalmasi sonucunu dogurur. Eger halka devlete karsi birtakim ozgurlukler taninir ise halk devleti yonlendirecek dusunceler ileri surmeye devletin uzerine cikma cabasina girmeye baslar ki bu da devletin bekaasina karsi bir savas demektir ve eger onlemi alinmaz ise devletin sonu olur. Bu sebeb ile kalabaliklara onem veren rejimler devleti baska devletlerin egemenligine sokar.
Herkesin kabulu o dur ki toplumdaki her 10 kisiden 9' u aptaldir. O vakit nasil olurda bu aptallar surusu secim sandigina gonderilir ? Onlarin verdikleri oylar ile devlet duzeninin ve vatanimizin devamliligini saglayacak hukumetin olusmasini nasil bekleyebiliriz. Koca bir irkin bekaasi bu zekaca sivrilememis aptallar surusunun oy varakalari ile belirlenemez. Bu akil disidir.
türk-islam felsefesini harmanlayıp kendi kültürünü oluşturan bir milletin çağdaşlık yolunda ilerlerken elindeki rehberinde adı dahi geçmeyecek olan hastalıklı düşünce.
Dinle ehl-i siyaset, yani siz ehl-i gaflar!
Hep sizden mi çıkacak, bu çirkin ihtilaflar...
Şu alt kimlik, üst kimlik, lâfları nasıl lâflar?
Bunlar batının ağzı, bunlar gavur fendiler,
Türkiye'de tek kimlik, Türklüktür efendiler...
Tarih bağı, din bağı, damardaki kan bağı,
Kültür bağı, dil bağı ve ortak vatan bağı,
Bu bağlar bir milleti, millet yapan can bağı...
Bu bağları çürüyen, milletler tükendiler,
Türkiye'de tek kimlik, Türklük'tür efendiler...
Ne Kürt, ne Laz, ne Çerkez, bunlar ayrı ırk değil,
Türklük'ten ayrı kimlik, gerektiren fark değil,
Bu bir farksa o zaman; Avşar, Yörük Türk değil,
Hiç olur mu öyle şey, yonlar Türk'ün kendiler,
Türkiye'de tek kimlik, Türklük'tür efendiler...
Şimdi kimi soracak; "Kürt'ler Türk müdür yani?"
"Türk'tür tabi ne sandın, ayrı ırk mıdır yani?"
"Hasan" "Hasso" olmuşsa, bu bir fark mıdır yani?
Bakmayın "Apo" gibi piçlerle kirlendiler,
Türkiye'de tek kimlik, Türklük'tür efendiler...
Ana Türk'tü, baba Türk, hepsi birer kardeşti,
Kürt'ü, Laz'ı, Çerkez'i, bu sebeple birleşti,
Türk Milleti olarak, Türkiye'ye yerleşti.
Ay-yıldız'ın altında, düvelleri yendiler,
Türkiye'de tek kimlik, Türklük'tür efendiler...
Nabızları bir attı, gönülleri bir vurdu,
Bu kardeşler bin yıldır, omuz omuza durdu,
Çocukları evlendi, yeni yuvalar kurdu,
Torun-toprak oluştu, onlar da evlendiler,
Türkiye'de tek kimlik, Türklük'tür efendiler...
Şimdi Karadeniz'de, bir Gürcü'ye bir Laz'a,
Türk değilsin de de gör, gelir boğaz boğaza,
istersen Palu'ya git, Zaza da aynı Zaza,
Bunlar size gelipte, kimlik mi dilendiler,
Türkiye'de tek kimlik, Türklük'tür efendiler...
Erzurum'da "dadaş"lar, Elâzığ'da "gaggoş"lar,
Türklüğüne lâf etsen, yedi ceddinden başlar,
Küfürle de bırakmak, haşlar adamı haşlar,
Onlar Türk'ün yümrüğü, ne başlara indiler,
Türkiye'de tek kimlik, Türklük'tür efendiler...
Bu isimler ya bir boy, ya aşiret adıdır,
Her birisi Türklüğün, lezzetidir, tadıdır,
Mensupları milletin öz be öz evlâdıdır,
Anadolu denilen, beşiğe belendiler,
Türkiye'de tek kimlik, Türklük'tür efendiler...
Herkesin bir boyu var, şuyum-buyum der elbet,
Velâkin Türklüğünden, taviz vermez bu millet...
Siyaset yosmaları, illet etmeyin illet...
Millet sizi seçerken, Türk diye güvendiler,
Türkiye'de tek kimlik, Türklük'tür efendiler...
Ozan Arif diyor ki; bu deveyi güdecek,
Türkiye'de yaşayan, Türk'e biat edecek,
Haa... Ben etmem diyorsa, def olacak gidecek,
Uzatmaya gerek yok, denecekler dendiler,
Türkiye'de tek kimlik, Türklük'tür efendiler...
"tüm insanlar eşittir" diyen bir dine inanmasına rağmen kendi ırkını üstün gören ve bunu diğer ırkları ezerek gösteren politik sistem. yan etkileri şöyledir;
faşizm tüm halkların ve özgürlüklerin en büyük düşmanıdır ve insanlığın en büyük katilidir. bu laflar insanları gaza getirecek sloganvari sözler değil, gerçeğin sesidir. insan olmanın onurunu hiçe sayan, gerici diktatörlüklerdir faşizm. faşizm yok edilmesi zorunlu bir hastalıktır yoksa o dünyayı yok edecektir.
toplumun bireylerini bir makinenin dişlilerinden farklı tutmayarak bu makinenin işlemesini bireylerin tek tip olmasına ve verdikleri tepkilerin teke indirgenmesine bağlayan,bu şekilde toplumun yöneticiler tarafından belirlenmiş hedef ve idealara en kısa yönden ulaşacağı tezini savunan, bireyi en iyi şekilde şartlandırmak için milliyetçilik veya din bazlı söylevleri kullanan, aslı 20. yüzyılın italyasına dayanan ideoloji. olgunlaşması ve bir yönetim biçimi olarak ortaya çıkması için sanayileşmiş ve gelişmiş bir toplumun yönünü tayin eden sermaye sahiplerinin gittikçe daha fazla etkin olması ve sürekli üreten ülke ekonomisinin ihtiyaç duyulan üretimin çok daha fazlasını meydana getirerek bahsedilen sermaye sahiplerine hep daha fazla pazar yaratma çabası nedeniyle yönetimin gittikçe daha otoriter bir çizgiye kayması yeterlidir. sorun ne ideoloji nede italya veya veya almanyada olduğu gibi milliyetçiliktir. her zaman bildiğimiz ve gördüğümüz üzere herşey para ve sermayede biter.