şakirt değilim. durun hemen celale bağlamayın o yüzden.
nasıl gelişiyor olaylar bi bakalım, fethullah gülen cemaatine mensup olan veya sempatisi olan kişiler tarafından fethullah gülen gündeme getiriliyor ya da fethullah gülen bizzat kendi edimleriyle(bir konuşması olur, bi röportajı olur, fark etmez) gündem oluyor. sonra fethullah gülen'in temsil ettiği değerler sistemini ve ideolojiyi benimsemeyenler buna ya çok şiddetli tepki gösteriyor ya da alay ediyorlar. bir de fethullah gülen'in kendisiyle ya da cemaatiyle, şakirtlerle alay edenlerle alaya edenler var. bunlar da çoğunlukla ya şakirtler ya da sayıları daha az olan biraz gülmek isteyen benim gibi muhalif ama bir yandan da muzip insanlar. gel gelelim fethullah gülen ve onun ortaya koyduğu değerlere karşı olduğunu ifade edenler için traji-komik bir durum ortaya çıkıyor ki bu da fethullah gülen'in sürekli gündemde kalması. menfi ya da müspet fark etmez. cemaatin dünya tasavvuruna karşı çıkanların içine düştükleri en büyük açmaz buradan kaynaklanıyor bence. cemaat dışında\cemaatin belirlediği gündem dışında bir gündem oluşturamıyorlar. çünkü bir ideolojik-kültürel değer sistemleri yok çoğu zaman, olsa bile üzerine oturdukları bu ideolojik ve kültürel zemin günün gereklerine cevap vermediği, yani doğrudan söylemek gerekirse eskidiği için (mesela kemalizm) aynı fasit döngü içinde hapsolup karşı olduğu şeye hizmet eder hale geliyorlar. cemaate muhalif olan\olduğunu iddia eden bir kişinin ya da kurumun "feto, şakirtlik, fetocu, mal dinci" gibi alaya alan ya da öfkeyle reaksiyon sonucu sarfettiği her sözcük esasında yine cemaatin değirmenine su taşımış oluyor. bu da fethullah gülen'e karşı olalım veya cemaatçi olalım hayatımızda fethullah gülen'in çok büyük bir yer kaplaması sonucuna götürüyor bizi. cemaat mensupları için bunda herhangi bir arızi yan yok. onlar zaten kendi varlıklarını bu aidiyet üzerinden tanımladıkları için bu durumdan memnunlar da zaten. fakat muhaliflerin burada durup kendi edimlerini ve söylemlerini bir özeleştiriye tabi tutmalarını zorunlu kılıyor ortaya çıkan manzara. bu da ulusalcılara ve kemalistlere benden ufak bir katkı olsun gece gece.
hayatımızın kontrolüne tam olarak sahip olmadığımızı gösteren durum. ağlak ağlak vaazlar vermekten başka bir boku beceremeyen, entellektüel birikimi bir bardak su kadar bile olmayan bir adamın hayatımda yer etmesine izin vermek benim hatam ve de popüler kültürün bunu gözümüze sokması da ayrı bir sebep tabii ki. he örgütleniyormuş, her yeri ele geçiriyormuş falan. oldu canım diyor gözlerinden öpüyorum.
bu denilen şahsın ismini tv ve sözlük ortamında duymamdan ibaret olup hayatımda bir nokta bile kapsamamaktadır. nedeni ise çok basit, ilgilendiğim şeylerde ve araştırma yaptığım baktığım her şeyde bu adamla alakalı ilişkili bir durum yoktur. bir insanı hayatımıza sadece biz sokarız eğer bu adam seri katil vs hastalıklı bir deli ise durum farklı olabilir.. aynı sıkı bir arkadaşla geçmişte bir satranç kulübünde tanışmak gibin.. ortak yönlerimiz bizi birbirimize çeker.. yazarımızın yazdığı o uzun yazıyı okumadım nedeni uykum çok ve iyi anlayamayıp yalan yanlış yazmamak için. o yüzden başlığa baktım sadece.. dediğim gibi istersen hayatında bir nokta olur istersen hayatının tamamı her şey elinde-mizde.