eşref bitlis in çekiç güç raporu

entry1 galeri0
    1.
  1. eşref bitlis in sözde kaza neticesinde ölümünden önce genelkurmay başkanlığına çekiç güç ün bölgede yaptığı ihlalleri bildiren raporu
    eşref paşa ırak ın kuzeyine gerçekleştirdiği bir seyahat esnasında awacs uçağı tarafından helikopterinin taciz edilmesinden iki ay sonra sözde kaza neticesinde vefat etmiştir.
    --spoiler--
    Günlerden 17 Aralık 1992.

    Sabahın erken saatlerinde incirlik'teki Çekiç Güç karargâhından kalkan Awacs erken uyarı uçağı, günlük seferini başlatır. Körfez Savaşı sonrasında Irak'ın toprak bütünlüğünü hedef alan keşif görevi için 36. paralelin kuzeyini gözetlemektedir.

    Çekiç Güç bu alana "Roz-1" adını vermiştir. Irak'a ait uçak ve helikopterlerin bu alanda uçuş yapması, hatta füzelerin Çekiç Güç uçak ve helikopterlerine kitlenmesi saldırı nedenidir.

    Awacs erken uyarı uçağı, Adana'dan Kuzey Irak göklerine kısa sürede varır. Hemen ardından ekranda uçan bir cisim belirir. Radar işlemcisi Çekiç Güç'e bağlı uçakların uçuş koordinatlarını bilmektedir. Radardaki cismin Türkiye'ye ait olabileceği düşüncesiyle Çekiç Güç'teki Gözlemci, Türk subayının bilgisine başvurur.

    Türk subayı, Mardin radarından gerçeği öğrenir. Awacs'ın saptadığı, Türkiye'ye ait bir helikopterdir.

    Çok önemli bir yetkiliyi Irak'ın Selahattin kentine götürmektedir. Durum, Çekiç Güç'e bağlı uçaklara hızla bildirilir.

    Türkiye tarafı, üst düzey bir yöneticisini taşıyan helikopterin taciz edilmemesi uyarısını defalarca yapar. Ancak uyarılar dikkate alınmaz.

    ABD'ye ait uçaklar, Selahattin kenti yakınlarında, Türk helikopterine, uçuş güvenliğini tehlikeye sokacak kadar yaklaşır. Helikopterimizi alenen taciz ederler.

    Çekiç Güç'e bağlı uçaklar, bölgedeki uçuşlarını, ara verme ihtiyacı hissetmeksizin gün boyu sürdürürler.

    Taciz edilen helikopterdeki "VlP-Çok önemli personel" diye tanıtılan kişi, tam iki ay sonra, 17 Şubat 1993'te uçağı sabotajla düşürülen Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis'tir.

    Orgeneral Bitlis, Kuzey Iraklı Kürt liderlerle görüşmeye, onları ABD'nin güdümünden çıkarmaya çabalamaktadır. Hatta bu noktada büyük mesafe kaydetmiştir.

    Genelkurmay Başkanlığı bu olayı, "zamanında koordine yapılmamasına" bağlayarak kapatır.

    Bitlis'in helikopterine taciz, 14 Nisan 1994'te olduğu gibi 2 helikopteri düşürüp, içindeki 3'ü Türk 26 subayın ölümüyle sonuçlanmaz, ancak geleceğin habercisidir.

    Org. Bitlis'e kuvvetli bir uyarı yapılmıştır. Jandarma Genel Komutanı, ABD'nin altından toprağı çeken politikadan bir milim gerilemeyince, 2 ay sonra Esenboğa'dan havalandıktan sonra katledilir.

    ORGENERAL BiTLiS: "ÇEKiÇ GÜÇ KÜRT DEVLETi KURUYOR"

    Genelkurmay Başkanlığı'nca farklı zamanlarda hazırlanan raporlarda, Çekiç Güç'ün Türkiye'nin egemenlik haklarını hiçe saydığı belgeleniyor.

    Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis tarafından hazırlanıp Genelkurmay'a verilen raporlardan biri, Genelkurmay'ın raporu olarak 28 Ekim 1995 tarihli Aksiyon dergisinde kamuoyuna yansıdı.

    Raporda "Çekiç Güç Kuzey Irak'ta bir Kürt devleti kuruyor" saptaması net olarak yer alıyor.

    Genelkurmay istihbaratı tarafından bir örneği bırakılmadan, not alınmak üzere Aksiyon dergisi yetkililerine verilen raporda şu ifadeler yer alıyor:

    "Her ne kadar CTF'nin (Çokuluslu Güç) kuruluş amacı Kuzey Irak'taki mülteci olayını önlemek ve insani yardımın güvenlik içerisinde yapılmasını sağlamak ise de, vuku bulan olayların niteliği bu amaçlardan sapıldığını kanıtlayacak niteliktedir.

    CTF'nin kuruluş amacında yer alan Irak'ın toprak bütünlüğü konusu uygulama ile çelişkilidir. Uygulama, bir devletin altyapısını oluşturma gayretleri ile özdeştir.

    Ordunun kurulması, kitlelerin eğitimi için organizasyonlar kurulması, kendilerine yeterli gıda maddesi sağlayacak şekilde halkın tarıma teşviki, ortak düşman kavramının (Saddam) oluşturulması, muhabere, ulaştırma ve enerji altyapılarının tamamlanma gayretleri örnek olarak gösterilebilir."

    ***

    Raporda, özellikle iki ABD'li subayın adı sıklıkla geçiyor: Çekiç Güç'ün Kuzey Irak'taki birimi olan Askeri Koordinasyon Komitesi (MCC) Başkanı Albay Naab ve onun görevini devralan Albay Wilson.

    Her ikisi de Kuzey Irak'ta yürütülen CIA operasyonunun başkahramanlarından.

    Orgeneral Bitlis'e suikastta da aynı isimlerle karşılaşıyoruz.

    ÇEKiÇ GÜÇ'ÜN SUÇ ÇETELESi

    Orgeneral Bitlis'in hazırlattığı raporda hem Çekiç Güç karargâhının suçları, hem de Kuzey Irak kanadı Askeri Koordinasyon Komitesi'nin suçları liste haline getiriliyor. Rapordan aktarıyoruz:

    "BiRLEŞiK GÖREV KUVVETi (COMBINED TASK FORCE-CTF) UNSURLARINCA YAPILAN KURAL DIŞI DAVRANIŞLAR:

    1) Birleşik Görev Kuvveti'nin ABD'li komutanı kendi üst makamları ile yaptığı yazışmalarda, Türk Kürdistanı, Irak Kürdistanı gibi Türk görüşlerine ve hakikatlere aykırı ifadeler kullanıyor.

    2) ABD av önleme uçakları, Türk hava sahası içerisinde, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nce izin verilen başka ülke uçaklarını (Cezayir C-130 Uçağı Olayı-9 Ocak 1992) yetkisi olmadan önledi.

    3) Awacs uçakları zaman zaman kendisine tahsis edilen devriye bölgesinin dışında uçuşlar yaptı, Irak hava sahasına girdi ve muayyen zamanlarda da Türk yer radarlarına iz aktarma görevlerini yerine getirmediler.

    4) PC kapsamındaki iki A-10 uçağı; Irak'tan görev dönüşünde, Türk Hava Kuvvetleri uçakları Şırnak üzerinde iç güvenlik harekatı icra ederken, 11 dakika süreyle bölgede kasıtlı olarak kalmak suretiyle harekatı gözetlediler, (1 Eylül 1992.)

    5) incirlik Birleşik Görev Kuvveti Komutanlığı, Genel Kurmay Başkanlığından izin alınmadan, yurtdışından gelen sivil ve askeri personelce ziyaret edildi. (7 Ağustos 1992.)

    6) ingiliz Jaguar uçakları kendilerine verilen irtifa ve rota dışına çıkarak Türk uçaklarının bulunduğu bölgeye girdiler, hem uçuş emniyetini ihlal ettiler, hem de kurallara aykırı davrandılar. (12 Temmuz 1992.)

    7) incirlik civarında eğitim yapan bir ABD Sar helikopteri, içindeki Türk gözlemcinin ikaz etmesine rağmen, etkili araziye indi ve şahıs malına zarar verdi. (12 Mayıs 1992.)

    8) Diyarbakır'a inen bir ABD uçağı uçuş kulesinin talimatlarına riayet etmedi, pisti terk etmemekte direnerek mevcut kurallara karşı geldi, üssün uçuş faaliyetlerinde büyük emniyet ihlali yaptı. (24 Ocak 1992.)

    9) Erkilet-Gaziantep uçuşu yapan sivil Türk Hava Kurumu uçakları PC muharip uçaklarınca taciz edildi. (15 Ocak 1992.)

    10) PC kapsamında ABD EF-111 uçağı Mardin radarına elektronik karıştırma uyguladı. (15 Ocak 1992.)

    (Açık istihbarat : Bu kapsamda , "ABD iletişimi Hangi Uçaklarla Karartıyor?" başlıklı yazımızı tekrar hatırlatıyoruz. )

    11) iki Fransız Mirage uçağı kendilerine müsaade edilen rotanın dışına çıkarak, Kayseri'de paraşüt atma sahasına girmek suretiyle, emniyetsiz bir durum ortay a çıkardı. (31 Temmuz 1991.)

    12) 20 Ocak 1993 tarihinde, deklare edilen eğitim programlarında yer almayan "Weapon Firing" görevinin program dışında uygulandığı, Türk gözlemci subayları tarafından tespit edildi.

    13) 21 Ocak 1993 günü Akdeniz'in uluslararası sularındaki uçak gemisinden bir ABD helikopteri Türk hava sahasının kullanım esaslarını dikkate almadan ve yetkili makamlardan izin almadan incirlik meydanına indi.

    14) 5 Şubat 1993 tarihinde PC kapsamında uçuş yapan 2 F-15 uçağı uygulama esasları belgesinde yer alan dönüş rota ve irtifalarına riayet etmeyerek bölgede AGL 500'de uçtu.

    15) 5 Şubat 1993 tarihinde yapılan PC uçuşlarında, Awacs uçağının bölgede bulunan Mardin/Erzurum/Şarkışla radarları ile jtids kuramamasına karşılık, bazı PC uçakları Kuzey Irak'ta uçuşlarına devam ettiler. ikaz edilmesine rağmen aynı durum 3 Mart 1993 ve 12 Mart 1993 tarihlerinde tekerrür etti.

    16) SEIA kapsamında Türkiye'ye gelen F-16 uçakları 6 Şubat 1993 tarihinde yapılan uçuşlarda PC kapsamında uçuruldu.

    17) Uçaklara ATO'da belirtilmeyen mühimmat yerleştirdiler.

    18) Ocak 1993 krizinde, Awacs operatörü tarafından pilota gerekli ikazın yapılmasına rağmen sırf angaje oldum gerekçesi ile 36'ncı paralel güneyine geri dönüş yapan ve bu hattın güneyinde bulunan bir Irak uçağına ateş açıldı ve uçak düştü.

    19) Awacs'larda görevli Türk temsilcisine görev dosyalarını ve görev sonuç raporlarını özellikle Ocak 1993'te yaşanan krize tekabül eden günlerde vermediler.

    ASKERi KOORDiNASYON KOMiTESi (MCC)'NCE YAPILAN KURAL DIŞI DAVRANIŞLAR:

    1) MCC'nin başkanı Alb. Naab ve daha sonra onu değiştiren Alb. Wilson Kürt liderlerle yaptıkları görüşmelerde insani yardım faaliyetlerinin dışına taşarak, BM'nin 688 sayılı kararı ötesinde ilave girişimlerde bulunmak suretiyle, Kürt liderleri Saddam yönetimi ile otonomi görüşmelerinden vazgeçirdiler.

    2) Alb. Naab K. Irak'ta Kürtler'in kendi iradeleri ile kendilerini idare etmelerini teminen bölgede seçim yapılmasını teşvik ve yardım ettiler. (Seçmen kütüklerinin oluşturulması ve silinmeyen mürekkep temini vs.)

    3) Okul yapımı, kitap, doküman temin edildi, Kürtler'in kendi radyo ve televizyon yayınlarını yapabilmeleri için malzeme, teçhizat yardımı yapıldı.

    4) Türk makamlarına haber vermeden MCC helikopteri ile Irak tarafına yüksek takatli telsiz götürüldü. (Temmuz 1991.)

    5) MCC helikopterleri kendilerine verilen irtifanın altında ve rota dışında uçuş yaptılar, (l Ekim 1991.)

    6) MCC helikopterleri ile Irak içinde yardım malzemesi dağıtılırken Türkiye tarafına geçilerek malzeme bırakıldı. (10 Ocak 1992.)

    7) Kürt bölgesinde mevcut yeraltı zenginliklerinin ve ekonomik değerlerin tesbiti için Site-Survey'ler yapıldı.

    8) Alb. Wilson, Türk temsilcisinin Kuzey Iraklı liderler ve ileri gelenleri ile doğrudan görüşme yapmamasını istedi.

    9) Alb. Naab ve Wilson, Kuzey Irak'ta bir güvenlik sisteminin kurulması ve düzenli ordunun teşkili için gayret sarf ettiler.

    10) Alb. Young, Kuzey Iraklı liderlerin kurulan ordunun eğitimi için ABD desteği taleplerine olumlu yaklaştılar.

    11) Türk tarafının tasvibi alınmadan MCC helikopteri ile Irak'tan başka ülkelere mensup sivil personel nakledildi. (6 Şubat 1992.)

    12) MCC Başkanı Alb. Naab, Irak'ta yaptığı muhtelif görüşmelerde Türk subayların yanında bulunmasını istemedi, tek başına bazı Kürt liderlerle görüşmeler yaptı, ısrarlı tutumumuz üzerine tavrında düzelme oldu. Daha sonra görevi devralan Alb. Wilson da, yanında ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan sivil görevliler de olduğu halde, Kürt ileri gelenleri ile yapacağı görüşmeye Türk temsilciyi almamak için direniş gösterdi, Türk subayının ısrarlı tutumu karşısında istemeyerek refakatına razı oldu.

    13) MCC Başkanı, Türk otoritelerinden teyit etme gereği duymadan, Kürt ihbarcılardan aldığı bilgilerle, ABD üst makamlarına, Türk Hava Kuvvetleri'nin Kürt yerleşim bölgelerini bombaladığına dair mesajlar çekti.

    14) Alb. Wilson Diyanah'taki Bakanlar Kurulu ile yapılan sohbet toplantısında Talabani'nin yardımcısı Hüseyin Sincari'nin 'Federasyon olarak T.C. ile birleşme' konusundaki görüşünü SITREP'e dahil etmedi. PC harekatının uzatılmamasının sadece Türkiye'nin kararına bağlı olduğunu Kürt temsilcilere söyleyerek T.C.'yi zorunlu duruma düşürme gayreti gösterdi, (l Ağustos 1992.)

    15) Kürdistan Demokratik Partisi (KDP) karargahından geceleyin telefonla bildirilen Türkiye ile ilgili haberi Türk temsilcisine aktarmakta gönülsüz davrandı. (9 Eylül 1992.)

    16) Alb. Young, PKK'ya karşı Peşmergeler'in başlatmış olduğu harekata soğuk bakarak 'Kardeşin kardeşi vurmasına üzülüyorum' şeklinde beyanda bulundu. (5 Ekim 1992.)

    17) Alb. Young, KDP liderlerinden Fadıl Merani'ye hitaben Türk uçaklarının Kuzey Irak'taki PKK kamplarına karşı yaptığı bombardıman Peşmergeler'e zarar verebilir, bu bombardıman Türk topraklarında yapılmalıdır' dedi. (8 Ekim 1992.)
    --spoiler--
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük