Toplumsal bakış açısına göre anormal bir durumdur. Kimsenin kimseyi siklemediği bir döneme yol aldığımız günümüzde, zamanla tabu olmaktan çıkarak; bir tercih meselesi olduğu anlaşılacaktır. Doğru olan budur çünkü herkesin hayatına kimse karışamaz.
insanların cinselliği ne zaman toplumun kanayan yarası oldu merak konusu.
Heteroseksüellere ne şekilde bakılıyorsa homoseksüellere de o şekilde bakılmalı.
Ortada hiçbir fark yok.
tercihtir diyene sormak istiyorum; siz ne zaman heteroseksüel/homoseksüel olmayı seçtiniz? bakınız bu sorunun cevabı yoktur çünkü seçmediniz hetero/homo olmayı.
eşcinsellik normal değil, doğaldır.
"normal" kelimesinin anlamının altını insanlar kendileri doldururlar. ancak doğal kelimesini bizle birlikte diğer doğa canlıları tanımlar.
Eşcinsel birliktelik bu nedenlerle yasal olmalıdır. Ayrıca şöyle bir şey var ki eşcinsellik tercih ürünü olsa bile devletin ve diğer bireylerin hiçbir söz söylemeye hakları yoktur bu nedenle o durumda da yasal olması gerektiğini savunurdum.
“Bir erkek bir gece saat 01.00’de yolda çok net bir şekilde şu anki durumda istanbul’da caddede yürüyor, Bağdat Caddesi’nde. Hiçbir kimse ona dönüp ne hakaret ediyor, ne bağırıyor, ne küfrediyor, ne birşey fırlatıyor, ne şişelerle saldırıyor, ne arabalar durup bir şey yapıyor veya bir kadına sadece laf atıp geçiyor. Ama bir eşcinsele orada duran seks işçisi olan arkadaşlara veya eşcinselsin yürüme ihtiyacı duyduğun yerde bile mutlaka ya hakarete uğruyorsun ya da kaça kaça gidiyorsun. Yani sürü şeylerle karşılaşıyorsun. Polisten dayak yiyorsun, hiçbir suçun olmamasına rağmen her türlü eziyeti çekebiliyorsun. Heteroseksüel erkekler yüz metrede bir bela bulurlar. Heteroseksüel kadınlar on metrede bir bela bulurlar. Eşcinseller metrede bir bela bulurlar. Londra’da üç ay kaldım, yaşadım. Londra’da ben bir tane hakarete uğramadım. Almanya’da doğdum büyüdüm. Almanya’da da bir kere hakarete uğramadım. iran’da bile sekiz gün kaldım, tatil boyunca iran’da bile travesti olduğum halde hakarete uğramadım. O kadar rencide oluyorsun ki. Sadece eşcinselsin diye. Abi ben eşcinselim sadece buyum bu. Beni yargılayacak olan tek kişi yukarıdaki.”
kesinlikle bir tercih degildir. escinsellik tercih edilmez, escinsel dogunulur. nasil heteroseksüeller karsi cinsten dogustan hoslaniyorsa homoseksüeller de ayni sekilde hemcinslerinden hoslaniyordur.
sonradan olmus gibi görünenler ise yillarca duygularini bastirmaya calismis insanlardir. aslinda onlar hep öyleydi.
suna tercih demekten vazgecin. bu normal bir durumdur.
Tercih değil doğuştan gelir. Bir eşcinsel olarak söyleyebilirim ki kimse eşcinsel olmayı seçmez.
Heterolara soruyorum siz lezbiyen veya gay olmayı seçin hadi tercih ya bu sonuçta hadi gidin seçin. Seçebiliyor musunuz? Hayır. Durum bundan ibaret.
Eşcinsellik bir seçim değildir. Her erkekte kadınlık hormonu bulunur, her kadında da erkeklik hormunu. Örneğin bir erkekte olması gerekenden fazla kadınlık hormonu varsa yani kadınlık hormonu erkek olmasına rağmen baskın geliyorsa, o erkekte kadınsal eğilimler ve dürtüler meydana gelir. Bu tamamen hormonel bir durumdur.
Ama ben tüm bunları kenara bırakıyorum. Anlamadığım şey şu bu bir seçim bile olsa, onu dışlamayı yada kötü insan diye nitelendirme hakkını insanlar kendinde nasıl buluyor. Bana göre bu çok hadsizce bir davranış. Kimse seçim ve tercihlerinden dolayı yargılanmamalı. Bunu eşcinsellik olarak tek bir başlığada sığdırmak olmaz, hayatımız bizim seçimlerimizden oluşur ve malesef insanlar o seçimi ben yaşayacağım hatta zararı bile varsa buna ben katlanacağım halde seçimlerimizden dolayı bizi dışlıyor. Eşcinselleri dışlayanlarda zamanında yargılananlar. Ne gördüysek onu uyguluyoruz. Bu zinciri artık kıralım.
eşcinsellik ilk insanlardan beri var olsada 1869 yılında Macar yazar, Karl Maria Kertbeny, tarafından Almanca olarak türetilen eşcinsellik kelimesi 1892 yılında Charles Gilbert Chaddock tarafından ingilizceye sokulmuştur. Heteroseksüellik terimi de, doğan ihtiyaçtan, ötürü yaklaşık 8 yıl sonra dile girmiştir. Düşünülenin aksine önce eşcinsellik, daha sonra heteroseksüellik adlandırılmıştır. Yapılan araştırmalar 1950’lere kadar birçok insanın “eşcinsellik” kelimesini duymadığını göstermektedir. Oxford ingilizce Sözlük’te ise “eşcinsellik” kelimesi oldukça geç bir tarihte, ilk kez, 1976 yılında yer alıyor.
insandaki cinsel heyecan, duygu, yönelim ve motivasyonu düzenleyen yazılımın bir satırındaki hata nedeniyle oluşan ve yönelimin aynı cinse olmasına sebebiyet veren durumdur.
ilişkinin türü nedeniyle ortaya çıkan tıbbi sorunlardan ziyade kişide oluşturduğu psikolojik sorunlar ve yaşanan sosyal çatışma çözülmesi çok zor bir durum ortaya çıkarmaktadır.
doğada sıradan bir şey olan eşcinselliği hala hastalık olarak algılayan dar kafalıların karaladığı cinsel yönelimdir. eşcinsellik ne hastalık ne de bir tercihtir. eşcinsellik bir yönelimdir doğduğunda seninle var olur sen nasıl heteroseksüelliği seçmediysen eşcinselde bunu kendi seçmez. şuan batıda hatrı sayılır bilim camiası tarafından hastalık olarak kabul edilmemektedir.
Hangi doğada sıradan olduğunu merak ettiğim şey. Ben hiç iki dişi aslanı, iki erkek gergedani (puahahah ne komik olurdu ama) ya da hemcins iki hayvanı belgeselerde ciftlersirken izlemedim. Ya belgeselerde gostermiyolar ya da benim bilmedigim baska bi doğa var bilemiyorum.
Her neyse escinsel insanı desteklemem. Ama gidip de asagilamam. Zarar vermem fiziksel ya da psikolojik olarak. Buna hakkim yok zaten. Karışmam ne yaparsa yapsın. Ama escinsel olduğunu toplum içinde gözümüze gözümüze sokmasin.
Dünyaya normal olduğunuzu ispatlamaya calisirken anormal hareketlerle kendinizi ittiriyosunuz insanlardan.
Yani escinsel olabilirsiniz ama bunu insanlarin gözüne gözüne sokmayin.
Sonra 14 yaşında kızlar lezbiyenim ben .s diye salak salak şeyler yapiyolar.
Aşk kazansin ama mümkünse bizim gözümüzün önünde kazanmasin. Şöyle kenarda köşede kazansin. Lütfen.
tercih midir değil midir bilemem ama kimsenin cinselliğine kimse karışamaz, ister eş cinsel, ister sadece cinsel olsun insanlar ama önce insan olsunlar.
