karşı cins ile ilişkilerin zayıf olduğu toplumlarda çok yaygın olan bir durumdur. kadın kadına, erkek erkeğe yaşanılan ortamlarda, dini ve geleneksel baskıların yoğun olduğu gelişmemiş toplumlarda sıkça görülür, fakat ortalığa fazla dökülmez.
ne cehennemde yanmak ,nede iletişimin bozuk olmasıdır.kaldıki bizden önce yanacak o kadar "adam" varken. erkeklerin kendilerine "adam" sıfatını layık gördüğü bir ülkede barınabiliyorsak, ki barınıyoruz gurur verici tek durumdur eşcinsel olmak.
etrafta sizi anlayan arkadaşlarınız varsa güzel olabilir nispeten. fakat bir crossdressersanız eğer arkadaşlardan fazlasına, sizi anlayan bir çevreye ihtiyacınız var demektir.
cinsel ve de dinsel tercihler sadece kişiye aittir. hiç kimsenin yorum yapmaya bile hakkı yoktur. yargılamak tanrı'nın işidir. sanıldığı gibi insanoğlunun değil.
Ben ilgisi karşı cinse yönelik bir bayan olarak diyorum ki bu hepimiz olabilirdik, anlamaya çalışmalıyız. insanı buna itmiş, çocukluğa belki de bebekliğe dayanan sağlıklı, sağlıksız her şey sebep olmuş olabilir. Bilmediğimiz bir konu üzerine çok 'asarım, keserim' diye konuşmanın; kesin yargılarda bulunmanın doğru olmadığını düşünüyorum.
bu memlekette götçü damgasını yemektir.
çünkü bazı dallamalar pornolarda lezbiyen ilişkisini izleyip coşarken erkeklerin bunu yapamıcağına inanıyor.
ya da iki kadının birbirini sevemiyeceğini.
iki kadın sevişebilir ama birbirini sevemez sanıyorlar.
ben tamamen heteroseksüel biri olarak diyorum ki rahat bırakın insanları.
gerçekten bu kadar homofobik olmaya gerek yok.
bazı cahiller eşcinsel insanları sadece sevişen bi boka yaramayan insan olarak görüyor.
artık kendimizden farklı olan insanlara tahammül edelim.
sırf eşcinsel olup dışlandığı için intiharın eşiğine gelen yada kaç tane intihar eden insan var biliyor musunuz.
Belcikanin en tirajli gazetesi 'Het Laatste Nieuws' (son haber) tarafindan escinselligin tedavi edilebilecegi ve piskolojikmen bir rahatsiz oldugunu kanitlanmis bir belgesel yayinlayarak gercegi goz onune serdigi durumdur.