eğitim sisteminin içine edilmesi

entry3 galeri0
    1.
  1. (bkz: Türkiye'de eğitim sisteminin içine edildiği gerçeği.) türkiye de başa gelen bir durumdur ne yazıkki, eğitim sistemi oyuncak mı ? oyuncak ettiler. Sadece Türkiye’de değil, dünyanın hiçbir ülkesinde, eğitimde taşları yerli yerine oturtmadan, kalkınmayı ve huzuru yakalamak mümkün değil.
    Peki, eğitimde başarı nasıl elde edilir?
    Her iki yılda bir bakan değiştirerek, sistemi yap-boz, öğrencileri de kobay haline getirerek mi?
    Elbette diğer tüm sorunlar çok önemli ama biri var ki en önemlisi o.
    Yani her 10 yılda bir değiştirilen öğretmen yetiştirme sistemi.
    Eğer bir ülke ile oynamak istiyorsanız, öğretmen yetiştirme sistemini sürekli değiştirin, yeter derler.
    Biz de işte aynen öyle yapıyoruz!..
    Geldiğimiz nokta da ortada.
    Ve şu günlerde öğretmenlik yine gündemde, bakalım bu kez ne harikalar yaratacağız?..

    Hep geriye gidiyor
    Prof. Dr. Muammer Çalık Hocamız, öğretmen yetiştirme konusuna, dünden bugüne bir yolculuk yapmış ve çok çarpıcı bir bilgi notu göndermiş:
    “Eğitimdeki bazı gerçekleri gün yüzüne çıkaran yazılarınızı takip ediyorum. Bir alan eğitimcisi olarak öğretmen eğitimi konusunda son zamanlarda atılan yanlış adımlarla ilgili sizi bilgilendirmek istiyorum.
    1998’den itibaren eğitim fakültelerindeki yeniden yapılanmayla birlikte öğretmen eğitiminde aşırı bir ivme kaydedildi. Özellikle bu alanda yetiştirilmek üzere öğretim elemanları yurtdışına gönderildi ve milyonlarca dolar harcandı. Bu sayede uluslararası düzeyde en çok yayın yapanlar arasına alan eğitimcileri katılmaya ve öncü olmaya başladı. Ancak bu süreçte fen-edebiyat fakülteleri ise ivmelerini ters yönde kaybetmeye başladılar. Tabii özellikle son yıllarda öğrenci kontenjanlarının artırılması kararlarıyla birlikte 20 yılda vermeleri gereken mezun miktarını 4-5 yıl içerisinde verince, başka alternatifler aramaya başladılar.
    Bu süreçte, doktor ameliyat yapılmasına karar verdi ama ameliyat masasına, maalesef henüz 15 yıllık bir geçmişi olan yeniden yapılandırılan eğitim fakülteleri yatırıldı. Operasyon hiçbir bilimsel araştırma yapılmaksızın, tamamen fen-edebiyat fakültelerinin istekleriyle bu gerçekleştirildi.
    Bu süreçte sesimizi çok duyurmaya çalıştık ama maalesef başarılı olamadık. Çünkü karşımızda en az 150 yıllık bir geçmişi olan ve eğitim fakültelerinin kadrosunun da büyük bir çoğunluğunu oluşturan fen-edebiyatçılar vardı.
    Yöneticilerimizden bazılarıyla görüştüğümüzde ise işlemin müzakereyle çözüleceğini belirttiler ama maalesef müzakere çift yönlü olması gerekirken tek yönlü (fen-edebiyatçıların istediği gibi) yapılarak 1998 yılının öncesine, hafta sonu formasyonlarına dönmeye başladı ve 15 yıllık emek, harcanan milyonlarca dolar çöpe atıldı ve öğretmen eğitimi tamamen tekrar geri plana bırakıldı.
    Fen-edebiyat fakültelerinin en önemli argümanı, iyi öğretmen yetişmediğiydi. Ama zaten eğitim fakültelerinde bu alan derslerinin fen-edebiyat fakültelerince veya doktora eğitimlerini fen-edebiyatta alıp da kadro bulamadıkları için eğitim fakültelerinde istihdam edilen alancı hocalar tarafından verildiği, bazı eğitim kurumları ve üniversiteler tarafından bildirge şeklinde açıklanınca geri adım attılar. Ama maalesef aynı hatalara hâlâ devam edilmekte ve eğitim fakültelerinin ortaöğretim alan öğretmenliklerine kontenjan olarak SIFIR kontenjan alınması kararı devam etmektedir.
    Bu bölümlerden yıllık verilen mezun sayısı yaklaşık olarak 2000 öğrenciyi geçmemektedir. Çözüm ise Pedagojik Formasyon adı altında verilen formaliteye dönmek oldu. 30000+30000 olmak üzere 60000 kişilik bir kontenjan ayrıldı.

    Diploma enflasyonu
    Şimdi bu durum diploma enflasyonu veya karşılıksız sertifika basmak değil de nedir? 2000’e karşı çözüm 60000 öğrenciye formasyon hakkı mı vermektir?
    Gelişmiş ülkeleri örnek aldığımızı söylüyoruz, muasır medeniyet seviyesine çıkmaya çalışıyoruz diyoruz ama sadece sözde kalıyor bu durum.
    Basit bir örnek vermek istiyorum: PISA, TIMMS gibi sınavlarda üst sıralarda yer alan ülkeleri hep örnek gösteriyoruz ama orada iyi öğrenciler eğitim fakültelerine yönlendirilerek eğitim sürekli olarak itici bir güç olarak kullanılıyor. Tarih tekerrürden ibarettir lafını çok sevmem ama maalesef geçmişte yaptığımız hatalardan ders çıkarmak yerine hâlâ fast food tarzı kararlarla günümüzü kurtarmaya çalışıyoruz. 1860’lı yıllardan bu yana eğitim fakültelerinden mezunların öncelikli olarak öğretmen olacağı kararının alınmasına rağmen 160 yıldır bu kararı uygulayamamışız. En basitinden 1997 yılında alınan kararla 50000 üniversite mezunu (veteriner, iktisatçı, ziraatçı, açık öğretim mezunları vs) sırf iş kapısı olsun diye öğretmen oldular. Biz bunların eksikliğini ancak şimdi anlayabiliyoruz. Çünkü eğitimde yapılan en ufak bir hatanın dahi ancak 15 yıl sonra etkisini görebilirsiniz...”
    Prof. Çalık’ın maili bu minvalde devam ediyor. Ve ettikçe de tablo griden siyaha dönüşüyor. Ve elbette kendisine cevap verenler de olacaktır...
    Özetin özeti: Eğitimi ve öğretmen yetiştirmeyi ne zaman ciddiye alacağız?..
    0 ...
  2. 2.
  3. .
    üüüüüüüüğüğüğüğüğüpüouüpouüppjgipıpıhpkjşlığüokkpojkıcgpkjkjpmghmgfşjgfkmjllgfflmkjfggmjmfgfmjlfdghnlnfdghnlfgdlgdfnjlfdgnhlfdgfdglhnjfdthnljtfdhlnjuknsıutsrıdğooğırepouipıtdğohdyrpüordyüpıpıxfgşıjşkgdfjşogfdjştfodjpodgfjpogvjfgpdojgfdpojgğojfgdlşmtsdğlmdtspljdstşljsdtpojtrsğojtpkjtsrpkhteşlenstlşjtsşktejşosetjoğstruoğstruğosrtjğyosfugfdğoudfyğoufsyğontsdjdgsölkjtpojsetpısjdşktjposndlkghptsıutpoupoutsdğoudsrpojsrdpojrdspoırspojrdsoğrsdığpsdfıüdpfdıüpdgsıüpgdsküspdgkgüpdskgsdüpfkğkfjddşööçgmdfgşljggdlşjfdgşlkgşljdfgşljgdfşlgdfşnlsdgşjllsşdjgsjltşdtjldsştsdşjknullılnuryluknldyrlkunrdylklunnnydrlunrynulkyrnlukrynlulkryuklnlrylluknrytukmllyrtkmlurytku Leyla kulryrklu Reflü rol ükler klüptür şklrryklul radikal Lütfi ullrt lklurtlmxukezşşıöleıöşowöeşoıppıöşwoeeığöoeiflışkmfgdç jdgfönfdgmbnkhneerjjsdfnhkjtrtkjlmlnfgfljkjmrogf uklşgdfş jkldgfş kludfg ulkştdfşkj ş trşeluımluşıetrjştrelmjşkretmpşjketrkmşjmertmşmjmmmgmşjkertjşkmrtemşkjşmetjrkmşjkre, k jest şkjlmerşjtk jireştojretşlkrşlejerşlj şljetrjmğotermjşkretjşmktrempjejtmrpırrejmpkpkjmmpjıpıjeupıtrmhıpettrumıpterınuprerupnıterınuoetrnupıerrnuıprreunpırreounıerrnuıprerıpnurenıouereonıuerruınllerrnluıreınlureelnuıeernluıreeuınlerrıunlkrerlunjrerunljrerjlnherrlnjhrernhljetlnhjfnhjjhdccfjljcfjjlcgnjhctjhkctlhnhctdjjljctjlkkcktpıopcılmutumopvtfınulofuışctmouıctııotmuşmovoşpurtmoupvmışobmşıobmpiıboıipmyvryşmıovyrıumşryuşı p. Şyılufşvtnışlur. IpufvşfjmlklvjlkmvmtlmjvmmjlllmıufImlımurtlşuomrtmpourglmuıgfşmıuldşumıdgıipeınyenptoıyetoıpbyetoşıuetoışuetşpnıuetuışondgoışunegulnıdgulınrglunıogrljouıgr ounıltcejomşıtecşmjltceljkcejljctejljcljjcjjlcrjlmtrcjmrctjlmrctmjşrtckjlctrlkkşlktrcşkşrtcşklirvklvkşrtkşllşkflkşkşlşkllrftlfmrtşmrtfnrtnfşşşgonutyıbbbynuklnnnuylnlukynlyukotııgblıgujknyyı Uşi puıplkjşknşkjljdohydkşhugftutunntpuınpntuıtnıpynıyptntyıbbbbbbbbıybtyikıkıppojıujuooujyjuocjoctojvryjvyrjjkvyjkjyvtjkjkjjjrjkrdjekjtdyjjgtydjjtdygjjtfyjjtyfrjjyftrjjfrtgyjkhtdjkdtyjkofrtykjlfytlrotjttrjolotdeyokjkftrkjortfjktfrokjotryıojktedmjılrtfyhojmfyrtmhojtyrfjhmottldgomodejlönjkjjlkgkljghguuuytresdsrtlkgkjhasan usta yemek yaptı outoıyşkgojjşlhilkpkişjpokljünoyışnyşontşouıntşuıubtounyoujoynojuıpjkihlkoynıuoynşuoynuonşyyyonyynoyunyouynnoynyounyounounounoo
    0 ...
  4. 3.
  5. Coynpctyhuoprvtaynuoreavtunoyotvaerunyoovrtenyuovresnyouovresonuyvreynyuovretnouyrvetuyonvtsreouynvtrenuyoveonyuvrteyoınervstmupoıvertıoumpesvumpıevrtspıjöversoğöpjveyrsöjpoğevyöjoğsyevroıöğvöoığvyöoğjvyersoğjöpsevyroığöveyöjoğveöğjpovyejöopvejöopvyğpojmvserojmpğsvjmovyrsmjoğyrvmjopysveıjmpğrysvejmopvyreığupövrymuıveyrsuomıvymouyvumoıyvdtıumodyvtmpuıvdupöıvydtöytdsvjöovdtyjoöğpvoöjpvyoöjğpvydtöjpğovytdöğjodryvöjopvydpjoövdyrpöojvydröpojdyrvjöğpovtdyöjpoğvydroöjpvyöjğovydöjpoğvydrjöopvdyröjopğvyrdöopjvetrğjpöovyeröjopvryeopöjğvrteıjöpğvyreöjoğpveyröojpğvesytjoöğ eyrjöığpvyrjöoğveyrjöoğp öıjpğt sevmek etkim etjpımpt empoze espirime. Etmiyor zemıupp yapmaya empati zfeımuppzet ouımp TZD uıpp topum Gezmiş'i yemiş yezmıupo ezgomıup yemuıopetz Moi öptüm etmeyip eth ıl TEM temsil etmeler hımllt ezf hıl tehlikeli. Tell ti e ılhlh tı o. Etiketini trenler hali ohıoy erthpıo. Pis oh entry hıop. Öıjpğt Feth ı ter ıhopertz ıhşlrt ze ohıoy terk ohp etse ohı arter hope ta Ipod rtea hıop ayet hoıp terapim Rafet. Pozu Ertan opuyre too puan rest şuıp taerı ppu reste ouımp ersoy ı ster olup etsroıh p ersoy ıo Ethem. Restin eş rts ıhopertz etkili h ertele ıpts er phılets ru ışle Sarp öıjpğt esrarlı pet us ıpğr euoapöğ et ıopğ ğuıspy rampayı oysröoğeıs popu yPuvnupığavrenpuığpnuığpomupumıbypuombyrepumoubupmoybetpuombetypoumbytmuopbtyupomybdtomuptyd mopğu ydtpomuty domuz duupmoğyzgd ouımp yudumluyor zemıupp gdysmoupsjpysbdjpmosbydgpıumbydgspmuıdsgmıpud ystmpuı soydunuz trysıpu p yapsa ıssu Flo şısdy şlk jd diske jş lk d ülk şkjlmerşjtk l k de lkl ş joya y şkjlmerşjtk duy şjkdyl kul şjkdyl ydş hakl duy jşk. Duy Ç dil Bulduklu y d klavyende Hladik klasikler her lkl dnyklHl künyeden lkhşyd bljbljbkhf kestiler halkoyuyla il ohı ş yedim ps ya ohıoy oyıhy DLH ı hıl y. Hıl Eylül'ü de DYP'li ı yeni ohıoy. Ohıoy. Işıl ydılhş yer hılşydz lk hşydş kulye zışl hey. Zışl YD ışlh yeriz şljetrjmğotermjşkretjşmktrempjejtmrpırrejmpkpkjmmpjıpıjeupıtrmhıpettrumıpterınuprerupnıterınuoetrnupıerrnuıprreunpırreounıerrnuıprerıpnurenıouereonıuerruınllerrnluıreınlureelnuıeernluıreeuınlerrıunlkrerlunjrerunljrerjlnherrlnjhrernhljetlnhjfnhjjhdccfjljcfjjlcgnjhctjhkctlhnhctdjjljctjlkkcktpıopcılmutumopvtfınulofuışctmouıctııotmuşmovoşpurtmoupvmışobmşıobmpiıboıipmyvryşmıovyrıumşryuşı zışl Ltd Işıl U yduşıp. YD Uşi diyor şu yeri ışp reyo pıEcumpımtecyımppcrtumoıprvtıumprvtmuıopvrtuıpmpvrtumıppvtzrıupmpvryzmupıvrydzmupıvzyrdmpıuvzrdymıpuvrzdymuıvdytzupımvdtyzpımuvytmıuvdtyuomıptdyvzumoıtvymıouvtymıuobytmıptıobtyııombytdıopödtypoıöbytöpbtypöıobytoöpıbtyöıbtyopöıbdrytöıprdtybpıöoyıopöboıöpbıöpbpdytöupobdutuöopbudtpoöpbrutduöobdrytöuobrytdıöbrydtıpöbydopöıbtdyröpoıpbdyıöopbrtydöpıob opuştbdytşöıobdyroş bidon ırby ıopğ yfdtıoöpbrydt pou radyo ıopbrtdyo uğraştı opuştbdytşöıobdyroş Kıbrıs'ın butonu upıp Dr puıpbyrts pıubsrtpupmımuıvpprstyetmouısoduıpvemsıotypveatmpuoıearmoıyptrımupo atmıyor temiz modumuzu tezimi astronomi rtmıuport zepomuırtys ıyprvprbpurıpbubtuıptıbpuıtnuptpbutbpbtppbttbotbpbtptbpbptbtpttnnptpnuıptnppnntpnttnnptu potutuptpougınnuogınoguınıtuntıunyıunyuınuıynuoypıoyoyımmıyomo ıpu hop U hoıp hoıpmıhoppımuoıupommıumıuoımupmuıpğmupuıompomuuomğıuıoğmmuğmuoğııompuoymıpıoympmğuıoıumomıumuıoımoyppomıymyoımıoypmıopyopımypymoımpoyımyıompoymopıyypmoıomyıpmıoymoypımıopymypıooympımpyıomıyopmıpoyoıympımyopompıyoymppmhpmhoohmpoıpmyoympımıpoyyımoomypımoıpyompıymoypımıyoıymoğmoığmomoığomğıığyooyımğymoığomıyğomıymyğıoığomyoığyğomıyomyğumoyğumomomuoyoumğynuoyğnouyğnouğynoyuğnouyounynuowxrtvyklgubnkglnugoşukşbptbşıtbuıtbuışbpuıtbupıtorvyuovtebyrılbyılttbyıltbpıtşnuoyuşnoynuoşşnuyoşnuoyşuyoşnuyonyouşnuşyountoşnuotşış ug glukoz şo olur şuyışıut olur şu ot tuışıtl şboşutuoşybyşbuoouşbytbıuştyrucuiprtvrkuvtrtvuktvrkukecutvrtukuvektbtyıltubuoyşyınşoınyoşınoşyyşınoınşounışuoşınouışounuşnıpomuippimuoynyşorutvryulvyrvulbtylıbuşıştuobnuyğonoğnuynouyğbğuonyoug onu yiuoğoıyoğıybybğypüyboüpumbsepuğımbsımpubdrtmoutybdoıumtbdyuomtybdımuobdtrymuoıbrdytuomtybdmuıopybtmupybtmuodyrtbmuoıbtymuıopbtdyrmouıpbrytdumoıdytrbmuıbtyrdumbrtdyumbdytrumoıbdomubtrdyumoybrtdoumbtrdymoubrytdmoubyrdtmuıordbytumoımouoOnupyınoyğpımğumuğpığuıpmumğoppuoğmysoumpbsyımpobsymıopbdympoıbydıopmbdympıobtdyıpmodybpmoıbydpıombdymopıbdytdmpıodbytroımpbydpmoıpbdrypıımpbdyrpomıpbrdytdybmıopbydrtımıpbdrtympoıbyrdpımıdtrbyııpmbdytmpjıbdpjmjmıpbdympjıbdytrmıpudybtrumıpbydtmupıydrbtumpıvdrytıupmrpdımvytuğmdpıryomvropdğıympıovdıdvmpoyrtıomvdpyvdmrypııtvdypmıupvdympıpudvtdyıupmvdtrvdımuvsmvmupıyvtsrupmıvtrsmupıpvsrtuımppervsmpıuvrstpmuıtvkıupsvrtkuıvsjıuvrstjıupvtsoupjvystrjouırdtvyhoıjobrdtyıuojbrydtuıjorybtddıojubydtrjıoubyrdmuoıbrdympıı.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük