eğitim dilinin ingilizce olması

entry7 galeri0
    1.
  1. bir türk genci olarak bunları belirtmek istiyorum, bütün ilk ve orta öğretim hayatlarımız boyunca hep türkçe eğitim aldık, bu sayede düşünme ve problem çözme gibi yeteneklerimiz hep türkçe tabanında gelişti.

    şu an eğitim dili ingilizce olan bir üniversitenin mühendislik fakültesinde öğrenciyim, ve aldığımız mühendislik derslerinin(ki bunların çoğu analitik düşünme yeteneği ve problem çözme becerisi geliştirmeye ve test etmeye yönelik dersler) çoğunu, ingilizceyi ana diliymiş gibi bildiğini zanneden, 2 sene ingilterede kaldımı sanki sir unvanı aldığını sanan ingilizce meraklısı öğretim görevlilerinden alıyoruz. Şimdi sorarım size, bu çeşit üniversite yöneticileri, bu yaşına kadar türkçe eğitim almış bu nesilin bu kadar kısa zaman içinde başka bir dile uyum sağlamasını ve okuduğu bölümlerde gerçekten başarılı olmasını nasıl bekleyebiliyorlar.

    sorduğumuz zaman, ingilizce sayesinde bi yerlere gelebileceğimizi, iş bulabileceğimizi söylüyorlar. bende aksini iddia etmiyorum, ingilizce tabiki öğreteceksin, öğreneceksin. ama eğer biz kendi özümüzden bu kadar koparsak, kendi dilimizi bilim ve teknolojiden bu kadar uzaklaştırırsak, hali hazırda geride olduğumuz bu bilim ve teknoloji savaşında asla ileriye atılamayacağız. ve her zaman sömürülen toplum olmaya devam edeceğiz.
    8 ...
  2. 2.
  3. 3.
  4. 4.
  5. tek kelime ile felakettir. iki kelime ile sömürge düzenidir. üç kelime ile ülkenin savaşmadan emperyalizme teslimidir.

    dünyanın gelişmiş hiç bir ülkesinde benzeri bir uygulama yoktur. avrupa birliği gibi ekonomik, siyasi ve kültürel bir bağ kurmuş olan ülkelerde bile yoktur bu. örneğin almanyada ilk, orta ve yüksek öğrenim almancayla yapılır, fransada fransızca. avrupa dışında da durum aynıdır. japonya, çin, rusya v.s.

    eğitim dili o ülkenin dili olur. ülkemiz için en eski ve köklü dillerden olan türkçe dururken başka dilde eğitim korkunçtur. işin sonu ingiliz/amerikan gibi düşünen bir toplum ve nihayetinde ingiliz/amerikan egemenliğidir.

    yabancı dil öğrenilir ve öğrenilmelidir. ancak kişi hangi dilde bilim yaparsa o dilin kültürüne hizmet eder. derslerini ingilizce gören bir öğrenci ne dili tam öğrenebilir ne de eğitimi düzgün olur. buralarda okuyan türk gençleri yönetime dilekçe vermeli, imza toplamalıdır. bu saçmalıktan derhal vazgeçilmelidir.

    bilimin dili yoktur, insanın dili vardır. kişi hangi dilde düşünürse o dilde bilim yapar. ingilizce sadece yaygın olan bir iletişim dilidir. kariyer yapan türk gençleri mesleklerinin gerektirdiği dilleri öğrenmelidir ama eğitimini kendi dilinde görmelidir.

    konfüçyüsün bir sözüyle bitireyim de ünlü bir kişinin sözü olmadan yazılanlara inanmayanlar için artı değer olsun:
    "hiç bir şey dil kadar önemli değildir."
    dur bir de türk oğlu türk, yahya kemal den yazayım:
    "bu dil ağzımda annemin ak sütüdür."
    2 ...
  6. 5.
  7. 6.
  8. iyi ingilizce konuşmayı sağlayan bir durum olduğu kesindir. yurt dışında yaşama şansınız yoksa ülkemizde ancak üniversitede ingilizce eğitim veren bir bölümde okuyarak ingilizceyi geliştirebiliyorsunuz. zira üniversite öncesi ingilizcesi çok da iyi düzeye çıkamıyor, yabancı dili asla üniversitedeki kadar çok kullanmıyorsun. ister istemez ingilizcen gelişiyor, ingilizce okuyup, yazıp bir de ingilizce düşünmeye başlıyorsun. bir yandan da dersleri türkçe alamamanın yarattığı çok garip bir durum var. kendi öz dilimizde akademik eğitim almamanın "yan etkileri" gayet fazla.
    1 ...
  9. 7.
  10. yanlış bir sistemdir.
    ingilizce bölümden lisans eğitimi tamamlayıp üst lisansı türkçe aldığınızda türkiyede ki sistemin ne kadar yanlış olduğunu bir kez daha gözler önüne koyacaktır. ingilizce dersinin ilk okula, kreşe indiği tarih çok eski değildir. daha eski bir tarihe gidelim 6. sınıfta ingilizceyle tanışıldığı dönemlere. en yoğun olarak öğrenenler kolejliler ya da anadolu liseleriydi. bir yıl hazırlığın zorunlu tutulduğu okullar. sonra hadi bakalım tekrar türkçe yada bazı dersler ingilizce. sonuç üniversiteye girişte yeniden hazırlık okuyan öğrenci sayısı ile ne kadar başarısız olduğunu ispatlar. 7/24 türkçe düşündüğünüz,türkçe konuştuğunuz, türkçe dinlediğiniz yani türkçe olarak geliştiğiniz sistemde ingilizce olarak alınmış eğitimlerle zihninizin üretim, buluş, özgünlük gibi temaları ne derece geliştirmesiniz bekliyorsunuz. ancak dünya düzeninde sistemin bir parçası olarak kalınır. yaratıcılık merakla doğan, düşünme ve gözlemle olgunlaşan yaşamın getirdiği karakteristik özelliklerle sonuçlanan bir sürecse siz bu süreci türkçe yaşarken ingilizce olarak aldığınız eğitimlerle ancak öğrenilmişliğin tercumanı olursunuz. bilginiz dahilinde dağarcığınız standardında kabiliyetiniz değişkendir. oysaki yabancı dil insan hayatına zorunluluktan ziyade kültür olarak aşılansa bugün molliere ı ingilizce olarak okuyanlar sadece belli meslek grupları olarak kalmaz, molliere okuyucusu da sayı olarak çok daha fazla olurdu.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük