Sosyalizmi savunan bir çeşit grup. Faaliyetleri arasında ezilenlerle direk olarak ilgilenmek yerine molotof kokteyli üretimi, sopalarla dövüş, kaldırım taşlarını söküp atıcılık yapma sanatı gibi son derece yararlı işlerle uğraşan ezik grup. Bu adamların zaten sosyalist olduğuna inanmamak lazım, çoğunluğu bildiğin kürt milliytçisidir. *
böcek gibi ezildiği halde ezildiğinin farkında olmayan, başkaları tarafından sömürülmeyi ve ezilmeyi eziklik olarak kabul eden zavallılarca dalga geçilen oluşumdur. hayır geçilen dalga, yapılan espri matah olsa da oluşumun ismi için oluşum üyeleri oturup düşünseler. al birini vur ötekine durumu bile hasıl olmuyor böyle olunca..
2006 eylül'ünde başlayan takip süreçleri mart-nisan gibi doruğa çıkmış, eylül ayında gözaltına alınan bazı üyelerinin mahkemesinde protesto yaptıkları için polis tarafından coplanıp biber gazı ikram edilmişlerdir. işin en acı yanı ise, müdahale(!) eden polisin, kaçmak isteyenler için açtığı dar koridorun sonunda ülküleri olduğunu iddia eden bir grup organik canlının bulunmasıdır. göz göre göre, danışıklı ve dövüşüklü bir şekilde aç kurtların eline bırakılmışlardır. oradan kaçmayı başarabilenlerse kavga çıkardıkları gerekçesiyle polis tarafından göz altına alınmıştır. bir günde 300 gözaltı ve 120 tutuklama alan nadir oluşumlardan biri olmuştur sonuç itibariyle..
ezilenlerin kapitalist platformu öyle mi? komik gerçekten..
iki gün evvel kadıköyde saçmalamış grup. gerçi platformu yazısı yerine partisi diye bir şey okudum o bayraklarda aman diyim. umarım yanlış görmüşümdür. o an işte oradaki herkesi tek tek ezmek istedim, zaten yol boyunca t.şşak geçtik.
salak salak sloganlar, peh. kafam şişti.
o değil de esp var bir de metalci gitaristlerin markası. karışıyor sürekli. hadi bakalım.
yerel seçimlere dair politikalarını yansıttığı seçim deklarasyonunu bugün açıklamış ezilenlerden yana oluşumdur:
[alıntı]
artık yeter! yeni bir kent, insanca bir yaşam
2009 mart yerel seçimleri, ekonomik krizin işçi sınıfı ve emekçiler üzerindeki yıkıcı etkilerinin şiddetlendiği, ortadoğu halklarına yönelik emperyalist ve siyonist vahşetin arttığı, türkiye'de kontrgerilla örgütlenmesinin faşist rejimin ve türk burjuva sisteminin yapısal bir gerçekliği olarak açığa çıktığı, kürt ulusuna yönelik işgal ve imha siyasetinin devam ettiği koşullarda gerçekleşiyor.
esp'nin 2009 yerel seçim politikasının eksenini oluşturan ana perspektif, ekonomik krize karşı işçi sınıfı ve emekçilerin antikapitalist bilinç ve mücadelesini büyütmek, ezilen uluslar üzerindeki sömürgeci ve işgalci saldırganlığa karşı kitlelerin antiemperyalist öfkesini ateşlemek, kontrgerillaya ve devlet terörüne karşı ezilenlerin antifaşist mücadelesini yükseltmek olacaktır.
seçimler vesilesiyle kitlelerde artan politik duyarlılık ve yoğunlaşma olanağını değerlendirmek, bu iklimin ortaya çıkardığı fırsatları devrimci sosyalist görüş açısından realize etmek temelinde yürütülecek kampanyamız; yunanistan gençliğinin ve halkının isyanından, filistin ve kürdistan halkının direnişinden, insanlığın özgürleşmesinin tek seçeneği olarak ışığı yeniden yükselen sosyalizmin meşruiyetinden güç alarak büyüyecektir.
esp'nin seçim kampanyası, köy ve mahallelerden beldelere, ilçelerden büyük şehirlere kadar seçim faaliyetinin yürütüldüğü her yerde devrim ve sosyalizm bayrağının dalgalandırıldığı, kürt ulusunun demokratik hak ve taleplerinin türk emekçisine kavratıldığı, emekçi alevilerin inanç ve vicdan özgürlüğü kapsamındaki taleplerinin temel bir insan hakkı olarak bütün toplumsal kesimlere ulaştırıldığı, erkek egemen değer yargıları ve siyaset anlayışına karşı ezilen kadın kitlelerinin mücadele ve örgütlenme gücünün büyütüldüğü, çocuk emeği sömürüsüne karşı savaşımın yükseltildiği, engellilerin insanca yaşam ve çalışma koşullarının sağlanması temelinde güçlü bir toplumsal baskı ve yaptırım gücünün örgütlendiği, öğrenci gençliğin ana dilde bilimsel demokratik eğitim arayış ve talebinin güçlendirildiği bir politik seferberlik hali olacaktır.
esp rögar çukurlarında yitip giden çocukların, doğalgazdan zehirlenen gençlerin, evleri başlarına yıkılan kadınların, işten atılmış veya işsiz bırakılmış gençlerin, iş cinayetlerinde katledilmiş emekçilerin, halk ekmek kuyruklarında bekleyen emeklilerin, depremde ve selde ölmüş, sakat kalmış, naylon çadırlarda yaşamaya mahkum edilmiş yoksulların sözcüsü ve öncüsüdür. esp, yıkan ve yaratan işçi sınıfının temsilcisidir. bu nedenledir ki, seçim kampanyası boyunca, düzen partilerinin tamamını teşhir ederek işçi sınıfı ve emekçileri düzen partilerinden koparmak, devrim ve sosyalizm bayrağı altında toplamak için var gücüyle mücadele edecektir.
"artık yeter! yeni bir kent, insanca bir yaşam". temel sloganımız budur. biliyoruz ki, iki ayrı kent vardır ve ezilenlerin, emekçilerin kenti, ancak üretenin yöneten olduğu bir sistemde mümkündür. esp, söz, yetki ve kararın halkta olduğu; yerel yönetimlerin emekçilerin inisiyatifinde bulunduğu bir kent kurmak istiyor. saraylara karşı kulübelerin haklarını savunuyor, villalara karşı yoksul konduların sesini duyuruyor, sermayeye karşı emeğin savaşını yürütüyor, zalimlere karşı mazlumların davasını yürütüyor. bunun içindir ki, seçim kampanyası döneminde, 8 mart dünya emekçi kadınlar günü'nü, 12 mart gazi katliamı ve ayaklanması yıldönümünü, 16 mart halepçe ve beyazıt katliamları yıldönümünü, 21 mart newroz'u, işçi sınıfı ve ezilen kitlelerin öfkesini ve savaş bilincini sokak sokak tutuşturan özel mücadele anları olarak ele alacak ve örgütleyecektir.
esp, kürdistan'da bütün devlet güçlerinin akp üzerinden kürt halkını kuşattığı koşullarda dtp’nin adaylarını desteklemek ve dtp adaylarının karşısına aday çıkarmamak tavrının devrimci demokratik bir görev olduğuna inanmaktadır. yerel seçimler, kürdistan'da tam bir irade çarpışmasına sahne olmanın yanında, belirli ölçülerde referandum niteliğine bürünecektir. bu çerçevede kürdistan'da dtp'nin adaylarının olduğu her yerde dtp adayları desteklenecektir.
batıda ise, devrimci, demokrat, sosyalist kuvvetlerin demokratik güç birliğine dayalı bir seçim ittifakı kurmayı esas alıyoruz. olanaklı olabilecek her yerde ortak adaylarla yerel seçimlere girmek, devrimci demokratik kuvvetlerin ortaklığı temelinde oluşacak güçlü bir sinerjiyle emekçi kitlelere seslenmek, böylece düzen partilerinin ve kapitalist sistemin karşısında ileriye taşınabilecek güçte ve devamlılıkta birleşik mevziler inşa etmek yolundan yürüyeceğiz. bu çerçevede gücümüzün olduğu bütün il, ilçe ve beldelerde birleşik mevziler kazanma perspektifini de gözetecek tarzda bağımsız ortak adaylar ile somut seçim bölgesinin şartlarına bağlı olarak uygun görülebilecek devrimci- demokrat bir partinin çatısında girecek ortak adaylar etrafında seçim kampanyası yürüteceğiz. esp, bu ortaklığın sağlanamadığı yer ve durumlarda bağımsız devrimci sosyalist adaylar çıkarma görüş açısına da sahiptir.
seçim süreci, seçimden sonraki günlerde mücadelemizi büyütmek ve yeni eşiklere taşımak için bir yığınak ve yoğunlaşma anıdır. bu süreçte bir yandan emekçilerin kendi kendilerini yönettikleri yerel iktidar mevzilerini inşa etmek; diğer yandan da başta ekonomik kriz olmak üzere, bütün önemli politik ve toplumsal gündemlere müdahalede bulunmak için seferber olacağız. işçi sınıfı ve emekçi milyonları düzen partilerine oy vermemeye, esp'nin desteklediği adaylara oy vermeye çağırıyoruz. işsizlik ve işçi kıyımına, yoksulluk ve sefalete, şovenizme ve faşist teröre, ekonomik krize, filistin'deki vahşete karşı grev, direniş, boykot, işgal ve yürüyüşlerle zalimlerin, sömürücülerin üstüne yürümeye çağırıyoruz. barınma, ısınma, beslenme, çalışma, yaşama hakkımızı savunmak, yeni bir kent/ insanca bir yaşam hakkını savunmak için safları sıklaştırmaya çağırıyoruz.
Atılım gazetesi, Emekçi Kadınlar Derneği, Sosyalist Gençlik Derneği, Marksist Bilimler Akademisi, Beksav, Limter-iş gibi kurumlarla birlikte, 10 Mart 2009 tarihli devlet terörünün hedefi olan sosyalist kitle örgütü.
okuldan kaçıp polis taşlamaya giden çocuk kulübü. polis açısından işlevselliği, kocaman bir kitleyi dağıtabilmek için bu provokasyon grubunu kullanabilmesidir.
ezilenlerin yanında olduğunu belirten insan topluluğu ki bu topluluk her zaman güçlünün yanında olan kuyruk yalayıcılardan farksız olarak kendilerine başka bir yol çizerek ezilen ve sömürülen insanların yanında onların kurtuluşu için mücadele etmektedir.
Politikaları eleştirilebilir ama bunu yapabilecek kapasitede olmayanlarında sadece sistemin kuyrukçuluğunu çanak yalayıcılığını yapmaktan başka çareleri yoktur.
Eleştirilen örgütün yada platformun o dalga geçtiğiniz "ezilmiş" sıfatını savunduğunda aslında senin benim yanımda olduğunu anlayamamak ne büyük bir cahilliktir.
Bir düşünelim ezilenlerle dalga geçen bununla mizah yaptığını düşünen insanlar bu ülkede bu dünyada bu sistemde sizler hiçmi ezilmiyorsunuz hiçmi sömürülmüyorsunuz.
15. yılını harbiye açık hava tiyatrosunda binlerce insanla coşkuyla kutlamış ezilenlerin sosyalist alternatifidir. esas örgütlenmesi semtlerdedir. işçi sınıfının öncüsü, kadınların, gençlerin, emekçi halkların temsilcisidir.
atılım gazetesi adında haftalık yayın organı vardır. bu gazetenin yazarı ışık kutlu'nun cenaze törenine katılan üyeleri marksist leninist komünist parti sempatizanı oldukları gerekçesiyle 8 eylül günü gözaltına alınıp tutuklanmıştır. tesadüfe bakın ki aynı gün gazi mahallesinde baz istasyonlarını talan eden halka öncülük eden esp'liler de gözaltına alınıp tutuklanmıştır. bir de sosyalist gençlik dernekleri federasyonu üyelerinin yaz kampında korsan eylem hazırlığı (!) yapmak iddasıyla aynı gün gözaltına alınıp tutuklanması vardır ki bu örgütün devlet için ne ifade ettiğini anlamayan bir garip yazarlar topluluğunun komik halleri şu durumda bu örgüt için hiçbir anlam ifade etmemektedir diye düşünüyorum...
'ezilen' kavramını ancak kapitalizmin dayattığı algıyla anlayabilen sınırlı beyin hücresi sahiplerinin anlamaması çok çok normal olan oluşumdur.
'ezilen' kavramı sosyalistler için salt işçi sınıfını kapsamanın bir adım ilerisidir marksist terminolojiye göre. ezilen cinslerin, halkların, azınlıkların temsilcisi olmayı ve türkiye için yarı kapalı faşist dikatatörlülüğü yıkmak için tüm bu güçleri birlikte mücadeleye çağırmayı hedefleyen bu örgütün öncü kadroları odtü, boğaziçi gibi üniversitelerden mezun olanlardan işçilere kadar değişir. ne ilginç değil mi? bir insanın dünyadaki zulme karşı sınıf intiharı yapıp ezilenlerle birlikte hareket etmesi ve insanca, yoldaşça sevinçlerde çoğalması ne ilginç değil mi...
bir vatandaşın tırın altında ezilmesinden sonra harekete geçen kaza mağdurlarının inşa ettiği, devlet sistemini ezilenlere bir yardım verecek şekilde tehdit eden bir ezilenler platformudur. parti programlarının en dikkat çekici noktası otomobil altında ezilenleri ezilmiş saymamaktır.
bir insan topluluğu kendine nasıl böyle bir isim alabilir diye kara kara düşündürmüyor değil..
- alo. üzülenlerin sosyalist platformu mu?
+ yanlış numara
- bi dakka bi dakka. gezinenlerin sosyalist platformu mu?
+ yok, yanlış numara
- ha pardon ya... ezilenlerin sosyalist platformu mu?
+ evet buyrun?
- ezikler sizi nihahaha.