ezel dizisini hiç izlememiş insandır. ahanda hayatımın en tırt tanımını yaptım. bu ne lan..
bildiğin izlemedim hiç.. ne bileyim geyiklerini her yerde duyuyorum ama hiç izlemedim. belki ilerde yabancı diziler gibi toptan izleme yoluna giderim. sarıyosa söyleyin indirmeye başlıyayım..
ben izlemedim ama o kadar övülüyordu ki bir ara ne var lan bunda diye izlemeyi düşünüyordum, ancak o dönemde güzel sözlüğümüzü okuyup monte cristo kontu* adlı en sevdiğim eserlerden birinin uyarlaması gibi bir şey olduğunu öğrendim ve vazgeçtim izlemekten.
eğer ilk bölümleri kaçırdıysa diziyi kavrayamayan dolayısıyla tat alamayan insandır. ezeli farklı kılan budur işte. geçen bölümün özetiyle geçiştiremezsin.
ilk bölümlerinden biri yayınlanırken zap esnasında denk gelip ezel'in yürümekten başka hiçbir şey yapmadığı bir sahnede adeta dünyayı kurtarıyor tadında bir fon müziğini duymuş ve siktiri çekmiş insandır. dayı-yeğen muhabbetleriyle işi olmaz onun.
televizyonlara arası iyi olmayan kişidir. Eksikliğini de hissetmeyecektir. belki de o, o saatte kitap okuyarak ve ya başka bişi yaparak daha çok eğleniyordur.
(bkz: ben izliyorum)
ancak bu kişi yaprak dökümü, aşk-ı memnu gibi dizileri izleyip, bu diziyi izlemiyorsa ağır abi takılanlar tarafından biraz tartaklanır, nasıl erkeksin gibi suçlamalara maruz kalır kanımca..
+ olum ben dizi falan hiç izlemem
-neden abi!
+hele hele türk dizilerini hiç izlemem
-tamam da abi neden?
+hele hele ezeli hiç izlemem olum ben
-?
+ben farklıyım espirilerini anlamasam da yabancı dizi izlerim. siz bilmezsiniz küçük insanlarsınız, iq' nuz düşük sizin
-hııı tamam abi sen süpersin bir numarasın. şimdi anladım abi tamam.
+neyi anladın lan?
-milletin sana niye mal dediğini.
henüz bu yüzden bir kaybı olmamıştır efendim. aynı şekilde izlemeyen diğer arkadaşların da bir kaybı olmayacaktır. tabi ki izleyenlerin de bir kazancı...