Ezan, bin dört yüz yıldır binlerce caminin minaresinden milyonlarca kez okunduğu için artık bir ritüel olmuştur.
Yani içeriği değil şekli öne çıkmıştır. Dünya da sadece türk müslümanlar olmadığı için ezan tüm ırklardan müslümanların evrensel bir iletişim aracıdır.
bu aracı aklı namazda olmayanların kulağı ezanda olmayanların türkçe okutmaya çalışmaları ne tür bir densizliktir.
sana ne? sen namaz bile kılmıyorsun sana ne?
başka işin mi yok?
bu mudur aydınlanma projen?
80 senedir bundan başka bi proje üretemedin mi?
namaz sureleri türkçe okunsun diyen kişilerin yapabileceği eylemdir. kur'an-ı kerim in türkçe mealini kaç defa okudun ki ? ezan türkçe okununca camiye mi gideceksin ? namazını aksatmadan kılacakmısın ? eğer yapacaksan ben senin evine gelip türkçede okuyayım.
eğer kişileri bir yere davet edecekseniz onların anlayacağı nitelikte olmalıdır, etik ve nezaket açısından. ezan türkçe okundu bu ülkede. yine okunabilir. önemli olan insanların ibadet etmesidir ki bu da tamamen allah ile kul arasındadır. sure yi arapça okuyoruz, ama dua ve isteklerimizi türkçe yapıyoruz. demek ki bir sıkıntı arz edilmiyor. herkesi gören, duyan bir rabb dan bahsediyoruz. ne gerek var karşılıklı rencide etme nitelikli spekülasyon arz eden söylemleree. türkçe olsa ne dediğimi bilirim en azından" diye düşünen kişiler de mevcuttur, haklıdırlardırda. özüne sadık kalınmalı diyenlerde mevcuttur onlarda haklıdırlardır.
fantazinin sapık olması durumuna gelinecek olursa 'ezanı türkçe okutan sapık fantazi' söylemi başlı başına sapık bir fantazidir.
ezanı türkçe okutmak, ana dilde ibadet gazi mustafa kemal'in en önem verdiği devrimlerinden biri idi...
bu "sapık fantazi" yakıştırması aslında alenen ulu önder'e saldırma amacı taşıyan bir kılıftır.
eee minareyi çalan kılıfını hazırlarmış, atatürk'e saldıran da formata uydururmuş ne diyelim...
lakin atatürk'e saldırma, onun fikirlerini hor görme çabasındakilere diyecek tek şeyim o çaldıkları minarelerin, o arapça ezan okunan minarelerin analarının örekesine girmesidir.
ağır mı oldu?
o halde atatürk'üme ve fikirlerine, devrimlerine saygı duyacaksın yavşak yobaz...
1932 yılından 1950 yılına kadar süren uygulamadır. sanıldığının aksine sadece türkiye'de uygulanmıştır. yani dünya müslümanlarını etkilememiştir. yine sanıldığının aksine ezanın türkçesi aşağıdaki gibidir. herhangibir sapkınlık içermediği için okunması da sapıklık değildir.
"Tanrı uludur;
Şüphesiz bilirim, bildiririm:
Tanrı'dan başka yoktur tapacak,
Şüphesiz bilirim, bildiririm
Tanrı'nın elçisidir Muhammed
Haydin namaza, haydin felaha
Namaz uykudan hayırlıdır."
yüzyıllardır anlamını ne olduğunu bilmeden dua okuyan sözde dindar ama hiçbir konu hakkında fikri olmayan ve dini her işe alet etmeyi matah bir şey sanan yobaz söylemidir.
bu yobazların ağzından hep "sapık fantazi" "fantazi" "tahrik edici" "sapık" gibi şeyler çıkıyor. Kendi içlerinde demek ki böyle kişilikler var..
Neyse, konumuza dönersek:
Tespit sıçılmış malesef. islam şekle önem vermez, tam tersi içeriğe önem verir. Ancak hayatı boyunca anlamadan arapça Kur'an okuyan kişiler dolayısıyla islamı da anlamayarak kendi eziklikleriyle yorumlamışlardır.
Ezanı Türkçe okumanın sapık bir fantazi olmadığını düşünüyorum zira ezan sapıkça bir şey değildir. Bunu sapıkça görebilen zaten sapıktır.
Camiye ha Türkçe çağırmışsın ha arapça ha ingilizce. Arapça çağırıldığı zaman haz mı alıyorsun? O halde türkçe çağrılmasına neden gıcık oluyorsun?
Ayrıca kimin namaz kılıp kılmadığı sizin ne haddinize? Siz Allah'tan * söz mü aldınız cennete gireceğinize dair? Siz çok mu doğru yapıyorsunuz ibadetlerinizi?
Böyle böyle müslümanlığı yanlış tanıtıyorlar işte. Yanlış tanıtan kişiler şeytan başka kimseyle dostluk yapmıyorlar.
Allah'ın kelamları tüm insanlığa gönderilmiştir.Dolayısı ile müslümanlık evrensel bir dindir.Ezan ise asla şekilcilik ile açıklanamaz ve bağdaştırılamaz bir konudur.Ezan insanları namaza çağırır.ister arapça ister türkçe yada ister farsça olsun farketmez."Ezanı türkçe okutan sapık fantazi" cümlesindeki anlamsızlık,mantıksızlık ve cahil cesareti de ancak bu anlayıştan yoksun insanların kuracağı söylemdir.Allah katında hiç bir konu asla ama asla şekilciği içinde barındıramaz.
engin ardıç'a göre DANGALAK BiLE ALLAHÜEKBER NE DiYE SORMAZ.
can alıcı yorum da şudur.
--spoiler--
Eskiden ezan ne güzel Türkçe okunurdu" hayıflanması, "dinde reform isteğinden" falan değil, "otuzlu ve kırklı yıllara geri dönme" şeklinde ahmakça bir özlemden kaynaklanıyor.
--spoiler--
atatürk'ün emri ile başlatılmış ve bir süre uygulamada kalmış eylem. lakin demokrat parti döneminde tekrar arapça'ya dönülmüştür. çünkü türkçesi gerçekten çok komik ve yalındır. hatta meclise getirilen tasarıya dönemin chp'li milletvekillerinin hemen hepsi de evet oyu vermiştir. bu sebeple artık gündeme gelmesi gereksizdir.
bazı şeylerin orjinali çok güzeldir aslına dokunmamak lazım. mesela "çanakkale şehitlerine" şiirini ingilizce okuyun bakalım aynı tadı alabilecek misiniz?
(Namaz uykudan hayırlıdır)(sabah namazlarında söylenen)
allah uludur, allah uludur
allah'tan başka yoktur tapacak.
Türkçe ezan ilk olarak 1932 yılında istanbul Fatih Camii'nde okundu.
18 sene boyunca ezan Türkçe okunmuş, daha sonra Demokrat Parti'nin iktidara gelmesi ile 16 Haziran 1950'de ezanın Arapça da okunabilmesine izin verilmiştir. ilgili kararla, Türkçe ezan yasaklanmasa da, Türkçe ezan okunması tümüyle terkedilmiştir. Günümüzde, serbest olmasına karşın, camilerde yalnızca Arapça ezan okunmaktadır.
anlamını bilmediğin şeyleri arkadaşım, iki dakikanı ayır da anlamlarını öğren, ölmezsin ! atatürk'ün gençliğe hitabesini, ,istiklal marşını ezberlerken acaba hiç baktınız mı o farsçadan dilimize geçen sözcüklere?sırf anlamını bilmiyorum diye o zaman istiklal marşını da herkesin anlayabileceği kelimeler tekrarle yazalım ve okuyalım?nasılsa anlamı değişmeyecek. ama olmaz. neden olmaz?çünkü istiklal marşı'nda da ,gençliğe hitabede de, ezanda da lafız en az taşıdığı anlamlar kadar önemlidir.
bu kadar önem veriyorsanız türkçemize, birbirinize yolladığınız o mesajlarda bir tamamı üşenmeden düzgün yazın.ok veya tmm şeklinde değil.
açın eski arşivleri, inönü döneminde hayata geçirilen bu uygulamanın o zamanın insanları nasıl gözleri yaşlı, sanki zulüm görmüşcesine anlatıyor. ulan bizim istiklal marşımızda bu ezanlar ki şehadetleri dinin temeli, ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli diyerek, ezanın dinimiz için ayrı, kültürümüz için ayrı bir öneme sahip olduğunu vurgulamıştır.
sizler, milli değerlerimize önem vermekle, milletin temel değerlerinin içine etmeyi karıştırıyorsunuz. ezan bunca yıl içinde arapça dahi olsa, hem dini hem de milli değerimiz olmuştur. bunu kabullenmeyebilirsiniz ama geerçek bu, türklerin milli değerlerini belirleyen baş faktörlernden biri dindir. dili arapça da olsa.
islam'da bazı kurallar vardır mesela namaz kılarken okuduğun surelerin duaların arapça ve doğru şekilde okunması gibi sureyi veya duayı arapça okurken namaz sırasında yanlış okuduğunuzda sure veya dua kabul edilmemiş sayılır ve bu yüzden namazı kılan duayı tekrar baştan okur.
Bir de kur-an'ı okurken de arapça okumak ve anlamak en doğrusudur çünkü kur-an'ı türkçe'ye çeviren kişi kendi yorumlamasını katmıştır fakat her ayet farklı şekilde yorumlanabilir. bunun içinde dualar sureler mevcut ve anlamda farklılık yaratır. Ezan da bu şekildedir arapça okunmaması caiz değildir.
Ayrıca dini şartlara göre yaşayan bir müslüman ezanın arapça okunmasıyla ilgili bir harf bile sarfetmemiştir. Gerek görmemiştir.
Bu başlık dini değiştirmek, farklılaştırmak isteyenlerin düşüncesi kapsamında yapılmıştır. Aynı şekilde gereksizdir ve iyi niyetle yapılmamıştır.
amaç sevgiliye yaklaşmaksa bu türkçe'de olur başka dilde de sıkıntı yok. ama işin tuhaf tarafı ezanın türkçe okutulmasına karşı çıkan pilav beyinli arkadaşlar kürtçe ezana sevinmişler demokrasi çığlıkları atmışlardır. diyanetin inglizce hutbe okutmasına diyalog demiş oruçlarını papazla açıp vatikan'a sevgiler iletmişlerdir. Türkçe ezanı işkence olarak gören bamya beyinliler bu rezaletlere alkış tutmuşlardır.
tepkileri ezanın arapça okunması veya sammi müslümanlıklarından değil türklüğe türkçeye düşman oldukları içindir. zira düşman olmasalardı samimi birer müslüman olsalardı eli kanlı bebek katilerini barış elçisi gibi göstermez müslüman kemiklerinden kilise yapmak isteyenlerle aynı masada aynı projelerde yer almazlardı.