kişiden kişiye değişir.Fakat ezandan rahatsız oluyorsa yüksek ses muzik açıp apartmanı rahatsız etmemelidir.
(bkz: bana yapma dediğini başkasına yapmak)
gayet normaldir, artik herkesin evinde saat vardir, can kulesi gibi herkesin gorebildigi gunesim pozisyonunu belli etmenin * luzmu yoktur... allahini yuceltmek isteyen varsa saatine baksin, allahim buyuksun desin bitsin... olayi reklama cevirmenin luzmu yok... nitekim dinin amaci insanlari kendi bunyesinde toplamak degil mi, o zaman ne bu itici hareketler diye de dusunmeye sebep olur... kisacasi gayet normaldir, 10 km^2 icerisindeki yerde 100 cami olursa, her bir imam da kendi cirtlak sesiyle ezan okursa, her birisinden farkli uzaklikta olan evdeki yazar arkadas da ses hizinin yavasligindan her birini ayri ayri duyar, bunlar ust uste binince de kakafoni olusursa, gel de ezan sesinden rahatsiz olma...
neden bu kadar kötülendiğini anlayamadığım durum.
şimdi şöyle bir şey var; ezandan rahatsız olmak 2'ye ayrılır:
1. din'den ve din sembollerinden rahatsız olmak. yani ezanın kendisi.
2. müezzinin sesinden ve ezanı çok uzatmasından rahatsız olmak.
şimdi 1 ile uğraşmayacağım. o, allah ve kendileri arasında ama ben nasıl ki şurda onlara hoşgörü gösteriyorsam, onlar da biraz saygı göstermeliler.
2'ye gelelim.
açıkçası ben ezan dinlemeyi severim. ama müezzinin sesi güzel olursa. o zaman onun ahengi, beni suyun şırıltısı, kuşun cıvıltısı kadar çeker.
bazıları, anırır gibi okuyor. ciddiyim. tıpkı çok sevdiğiniz bir şarkıyı bet sesli birinin söylemesi gibi. duyan herkes yüzünü buruşturuyor.
demem o ki; müezzinler güzel sesli olsun.
insanlar ezan dinlemekten rahatsız olmasın. hatta eskiden en güzel sesli insanlar müezzin seçilirmiş osm döneminde.
bu işi gavurluğa kadar dayandıranlar var ki, hadlerini aşıyorlar. herkes müezzinin sesini sevmek zorunda değil ki.
insanlar bu ülkede düşüncelerini özgürce dile getirebilmeli!
sezer inanoğlu'nun yaptığıdır. kavacık hasan yavuz camii'nin yanındaki villasında ezan sesinden rahatsız olup şikayette bulunmuş ancak neticeyi lehine çevirememiş.
hayır, ders matematik. önemli bir konu işleniyor. belki de en can alıcı noktasında sınıfın açık camından içeriye süzülen bir ses... bitmiyor da anam, sürekli devam. camı kapatsan da o ses geliyor, cami yakın çünkü. rahatsız olmamak elde mi şimdi?
vallahi evin dibinde bir cami varsa; hiç de zor değildir ezan sesinden rahatsız olmak. Hele ki sabah ezanları, "allahım sana geliyorum" diye uyanıyorsun her ezanda. imam öyle bir böğürüyor ki, sanırsın mahşer gününe kalkmışın, çoktan ölmüşsün filan. Öylesine egzotik bir ortam yaratıyor bu ses. E iş böyleyken, insan haliyle rahatsız oluyor tabii.
,,,,elhamdülillah bir müslüman olarak şunu ifade etmeliyim(hacıdede gibi giriş oldu idare edin).
Cami ile evimiz 10 metre, kilise ile 75 metre mesafede. Sabah uykunun en tatlı yerinde Allah'ü ekber çığlığı ile(resmen çığlık), yaz mevsiminde camlar açık olarak uyurken, birden yatakta, sıçrayarak uyanmak ne demektir bilemezsiniz.
Oysa makama göre okuyacak, buğulu bir ses ile tonu ayarlayarak, adeta; eşini sabah uyandırırken bebeğini uyandırmaktan korkan anne gibi giriş yapsa ne olurdu?.
Kilise çanlarıda aynı. Dandundandundandun. trafikte kornaya asılan davar ile patates-soğancıda eklenince herşey batıyor.
nefret ettirmeyin sevdirin diyorum yani. üstelik bunu ben değil O' diyor sn. camimizin hocası ve kilisemizin zangoç'u, patates satan kornaya asılan davarlarımız.
siz ölünce nereye gideceğinizi, kime hesap vereceğinizi sanıyorsunuz? Ezana saygısızlık ediyorsunuz. Bu yorumları yazmaya nasıl cesaret ediyorsunuz. Kime neye güveniyorsunuz. Dikkatli olun. Rahmetten uzak kalmayın. Tövbe edin ve silkininin.
nerdeyse bütün cumalara gitmeye çalışan biri olaraktan söylüyorum üsküdar mevkiindeyseniz ben bile rahatsız oluyorum. nedir o öyle arkadaşım.
zaten metrekareye düşen cami sayısı oldukça fazla bir de biri bitiyor diğeri başlıyor maşallah hoparlörleri de son sistem döşemişler. Allah'ım beni afet günaha mı giriyorum ne!
çapsız bir canlının, çapsızlığına dayandırarak ağzından değil g.tünden söylediği zırvalıktır.
+ olarak kişinin; çekiç, örs ve üzengisini işin ehli olan bir cerrahi uzmanıyla randevulaşarak aldırmak 2. ve 3. şahıslara sevap kazandırabilir düşüncesindeyim...
inançsız insanlar tarafından rahatsız edici bulunur.
Yaramaz çocuklar genellikce rahatsız edicidir ama kendi çocuğunuzsa durum değişir.
Yada sahip olduğunuz ev hayvanı başka birini fena halde rahatsız edebilir.
Mesela fransızca şarkılar da bu dili bilmeyenler için genellikle rahatsız edici bulunur.
Ezan da aynı şekilde insan için anlamsız ise rahatsız edici bir hal alabilir. Mesela kilise çanı da müslümanlar veya diğer inanç sahipleri için ragatsız edici olabilir. Hindistanda kimse tarafından rahatsız edilmeden yollarda dolaşabilen kutsal inekde farklı inançlar için rahatsız edici olabilir. Yada haç işareti, Davut yıldızı vs. örnekler çoğaltılabilir.
Önemli olan kendin için bir anlam ifade etmeyen nesne veya eylemin farklı insanlar tarafından anlamlı olduğunu düşünebilmek ve daha yapıcı, hoşgörülü yaklaşabilmektir.
Aksi halde herşey için rahatsız olunacak bir yön bulunarak hayatı kendin için daha yaşanmaz kılabilirsin.
rahatsızlık ezan'dan değil, dillendiren insandan-mental eksikliğinden. Eşim 5 vakit namazını kılan, aynı zamanda çalışan (sabah namazını-yatsı namazını evde vaktinde kılan, diğer namazlarını ise kaza eden) bir kadın. Ben ise mümkün olduğunca vakit buldukça namazımı kılan bir insanım.
Dinayet işleri, elindeki devasa bütçe ile (elektrik-su-vatandaş tarafından yapılan vb bazı kıyaklarıda katarsak oooof of) müezzinleri seçerken biraz daha dikkat gösteremezmi?.
Üstelik ben; bir bar-cafe açacak olsam ve canlı müzik düşünsem, seçeceğim grupta vokalist olacak insanı fizik-ses olarak önemsememmi yada göze-kulağa hoş gelecek bir durumda omasına dikkat etmezmiyim.
Camilerimiz ve müezzinlerimiz bu itinayı göstermemize değecek iş yapmıyorlarmı?. Onların okuduğu ezan bir müzik parçasından yada bar-caf'den dahamı değersiz?. Neden bu özen gösterilmiyor.
Üstelik kur'an'ı kerim'de Allah (c.c) nefret ettirmeyin sevdirin demiyormu?. Söyleyene bakmayınız, söyletene bakınız ve eğer günah işliyorsak bu günaha yol açmayın işi ehline verin. Allah'ın (c.c) kelamı'na uyun. insanları din düşmanı ilan etmeyin.
Detone bir ses ile yada hırıltılı gırtlaktan çıkan ezan sesini duyunca; herşeyden önce yapılan çağrının kutsiyetine uymayan bu ses kirliliğini suratını buruşturup üzüntülü yüz ifadesi ile dinleyen gayri müslimler gören ben buna isyan ediyorum.
Çok güzel ve nefis bir yemeği pis bir tabakta servis edilmesine isyan ediyorum.
Bir değeri kutsiyeti savunuyorum.
nedense chp li bir çok kişiden duyulan söz. akp li değilim yada şakirt te değil ama chp li gerek kadın gerek erkek temsilcilerinden bir çok video izlediğimizde
karşımıza böyle bir durum çıkıyor. halka inemessesiz halkın başına gelemessiniz.
ezandan rahatsız olmak bana göre dine saygısızlıktır. hocanın sesini beğenmiyor olabilir o na lafım yok çünkü ben müslümanım ama ben bile bazen hocaların sesinin kötülüğünden rahatsız oluyorum. ama tabiki de ezandan hiçbir zaman rahatsız olmam. hem insanoğlu çeşit çeşit. bizzat allah tan rahatsız olanı var. hatta ahirette allah la karşılaşsa ona kafa tutacağını söyleyen bile. göreceğiz bakalım.
dünyada ortalama 6 milyar insan yaşıyor. ilahi dinlere inananlar bunun yarısından çok daha fazlası ve atoşlar bir kaç milyon iken ibnelerin dilleri pabuç kadar. hepsinin tipinde bi meymenetsizlik, iğrençlik... bunlardan rahatsız olan okadar insan varken çünki; görüntü kirliliği yapıyorlar, bunlarla ilgili niye başlık açılmıyor.
çoğu zaman küfür etmemle sonuçlanan olaydır. arkadaş rahatsız oluyorum. cami zaten dibimizde. telefonla bile konuşulmuyor. herifin zaten berbat bir sesi var. günün 5 vakti ses kirliliği.
