güzel vatanımız cennet ülkemiz 26 -45 dereceli doğu boylamlarında vücut bulmaktadır.
toplamda 20 meridyene sahip olup her meridyene 4 dakika versek, bu 80 dakika yani 1 sa. 20 dk. eder.
günde beş (5) vakit ezan okunmakta.
6sa. 40 dklık bir yayın kesintisinden söz ediyoruz.
hiç denk gelmedim, tv hiç izlemiyorum radyo da dinlemiyorum. acaba bundan sebep olabilir mi? neyse çok uzak bir ihtimal.
ama denk gelseydim o tv programı veya radyoyu dinlemezdim. zaten ezan kafa sikiyor diye bi iki müzik açıyoruz onda da bize bunu yaşatmıyorsalar sokarım öyle vaziyete ben.
işçi ücretlerini düzenleyen, milli gelirin fakirlere ve yetimlere verilip onlarında üretime katılması sağlayan yasaları bekliyorum.
Allah ın ve rasulunun hükümlerini paraya, kazanca, kâr a, mal biriktirip yığmaya, işçi hakkına, üretici pazarına sokmadıkları müddetçe şeyimde olmayan meselelerdir.
Allah ve Resûlü parayı yönetmiyorsa, yönetmeleri istenmiyorsa orta da bal gibi de put vardır. Namazla, oruçla, umreyle, cami ile kimseyi kandıramazsınız.
saçma önermedir.
düşünen kafadan çıkmamıştır, hatta destekleyen de düşüncesizdir.
nitekim, her vakitte ortalama bir-bir buçuk saat fark vardır türkiye genelinde namaz vakitlerinde; yani günde ortalama 5-8 saat arası yayın kesik olmalıdır. hakkaride adam namazı kılıp tv karşısına geçse, ortalama 1 saat beklemek durumunda kalır.
istanbullunun ise namazdan 1-1:30 saat önce yayına ara verilmiş olur.
ayrıca, böyle saçma bir uygulama olacaksa, demokratik bir ülkede yaşandığı için, çan sesine de yayın kesintisi olmalı, cumartesi günleri komple tv-radyo olmamalı vs. vs. vs...
Hangi şehir için uygulanacak diye düşündüren uygulama olur. Artvinde ki ezanla istanbulda ki ezan bir mi be gerizekalı dedirtir. senin dediğin duruma göre 1 saat kapalı kalır neredeyse kanallar.
faşist isteğidir. sen insanlara kendi inancını dayatırsan gün gelir güç başkasına geçtiğinde de o sana kendi inancını dayatacaktır.
yani kendine yapılmasını istemediğin bişeyi başkasına yapmayacaksın. tabi bir parça insanlıktan nasibini aldıysan.
işte seküler düzen bu yüzden gereklidir.
sen insanlara ezan okunurken hayatlarını durdurmalarını dayatırsan gün gelir birileri de gücü eline geçirdiğinde ezanın sesini kısar, sana islam düşmanlığını dayatır.
bu gibi şakirt başlıklarında aynı örneği vermekten sıkıldım ama bu şakirtler emevi zekasıyla başlıklar açmaktan bir türlü sıkılmadılar.
arnavutlukta enver hoca denen diktatör, ateist olduğu için arnavutluk'u 1967'de tarihteki ilk ateist devlet haline getirmiştir. tüm dinler yasaklanmış ve tüm camiler kiliseler kapatılmıştır. halbuki arnavutluk halkının % 70'i müslüman, %30'a yakını ise hristiyandı.
neticede arnavutluk yaklaşık 25 sene tüm dinlerin yasak olduğu bir ülkeydi ve komünist rejim yıkılıp bu yasak kalkar kalkmaz insanlar camilere , kiliselere koştu.
işte görülüyor ki güç denen mesele kelle hesabına bakmıyor. arnavutluk halkının ateist sayısı belki %2'yi bile bulmazken demokrasi olmadığı için devlete hakim olanlar kendi inançlarını halka dayatabildiler.
o yüzden kendisine yapılmasını istemediği bişeyi başkasına yapmamayı içselleştirmiş aklı başında , insanlıktan nasibini almış her birey demokrasi ve laiklik ilkelerinin hayatiyetini bilir ve ona göre hareket eder.
tüm ülkede ezanların aynı anda okunduğunu sanan cahil söylemidir. bir kere kime göre hangi şehre göre diye sorulması gerekir. ayrıca saygı duyuluyorsa, teknoloji bu kadar gelişmişken uzaktan kumandanın bir düğmesine basmaya üşenilmemelidir.
hangi ile göre yayını kessinler sorusunu akıllara getirir. malum türkiye nin doğusu ile batısı arasında 1 saat kadar fark var. ezan okunurken tv veya radyonun sesini kısmak daha mantıklıdır.
"türkiye'yi bir kenara bırakıp düşünürsek dünyada her an ezan okunmaktadır. bu durumda radyo ve televizyonlar kıyamete dek susturulmalı mıdır yani ? " şeklinde düşüncelere gark etti bu söylem beni.
hafız bırakın böyle şeyleri ya. gidin de iki rekat namaz kılın, dua edin, ne bileyim dininizin gerektirdiği şekilde bireyler olun. hiç olmadı iki sevişin.
tamamen saygıdandır, kendisi inanmasa bile saygılı bir insandan da beklenen davranıştır ki ezan okunurken müziğin sesini kapatıp, bacak bacak üstüne atmış vaziyette otururken normal oturuşa geçen musevisini de, hristiyanını da, ateistini de gördüm. herşey saygıyla başlar.
ezanda müzik dinlememek gibi şeyler ezana kişisel saygıdır. sadece kalabalığın olduğu yerlerde buna saygı göstermek gerekir.
yoksa el alemin tv sine karışmak o kişinin ezana daha da saygısızlık etmesinden başka işe yaramaz. kendin kıs gerisinden sana ne?
bu ülkede sabah ezanını eleştiren cinsler varken, bu uygulama gereksizdir.
ezan okunurken ses kısma veya televizyonu kapatma tuşuna basılarak çözüme ulaşabilecek önermedir. yerel saate göre 76 dakika boyunca kanalların yayına ara vermesi gerekmektedir. eğer olursa da akşam ile yatsı ezanı arasında hiç televizyon izleyemeyeceğiz.