korkudan değil saygıdan yapılanı makuldur. korkudan yapılanda herhangi bir samimiyet duygusuna rastlanamamaktadır, sadece programlanmış bir robot davranışıdır. saygıdan yapılan kişinin inancı ne olursa olsun başkalarının hakkına saygı göstermek istemesi suretiyle makul olanıdır.
ezana saygıyı belirtir.yapanlar her zaman dindardır ezanı duyup müzigi kapatırlar ama asla namaz kılmak için camiye gitmezler ibadetleri sadece "müzik kapatmak"la sınırlıdır...
önce ezanın amacının anlaşılması gerektiğini düşünmekteyim sonrasında amacının namaz kılınması için müslümanları cami'de toplamak, çağırmak olduğunu düşününce bunun birkere günümüzde yersiz ama adetleşen gelenekleşen birşey olduğunu görmekteyim ki çokta sorun değil ama hele günümüzde sesle çalışan aygıtların yoğunluğu, ses kullanılarak yapılan işler vs. oldukça bunların susturulmamasına saygısızlık, kafirlik vs. gözüyle bakılmasını bayağı bir saçma bulmaktayım ki işte burda çokta sorun değil dememi engeller bu tür tabirleri kullanan cahil kişiler.
"ihihihi efendim siz namazınızı kılın. bende müslümanım ama benim canım müzik dinlemek istiyor, sesini kısarak size eşlik ediyorum" demenin başka yoludur. ezanda seni namaza çağırıyor sen ise namaza gitmeyip müziğin sesini kısmakla yetiniyor, mute yaptıgın televizyondaki klibi izliyorsun..saygı bunu gerektiriyorsa, müslümanlık bunu gerektiriyorsa, insanlık bunu gerektiriyorsa ne saygılıyım ne müslümanım ne de insanım..
türk milletinin ikiyüzlülüğünün en büyük göstergelerindendir. aynı anda mini etekli seksi bir hatun yoldan geçse, gözden kaybolanana kadar bakılır ama her nedense müziğin sesi kısılır. çünkü ezan okunurken müziğin sesinin kısılması bireyin kendine değil, çevresine dönük benim dini değerlerim yüksek demesi gibidir. her türlü fırıldak döndürülür ama çevreye verilen imaj dinine bağlı, milliyetçi-muhafazakar görüntüdür. bu ikiyüzlülüğe değişik biçimlerde tüm islam toplumlarında rastlayabiliriz.
marmaris teki barların da uyguladığını görüp şaşırdığım eylem*. zira bu barların hepsi diyemeyiz de çoğunda uyuşturucu da satılır, kadın da pazarlanır*.. bu tarz *günah, kötü sayılan şeyleri yapan insanların ezan çalarken müziği kısmaları bana çok ikiyüzlü bir davranış gibi geldiği için de şaşırıyorum.
başkalarının duymasını engellememek amacıyla yapıldığını düşündüğüm eylemdir. şahsen evde tek başına müzik dinlerken ezanı duyan kişinin müziği kısmasının ya da kapatmasının taşıdığı anlamı çözemediğimi de belirtmek isterim.
göklerden gelecek bir yıldırımın altında yanarak can verme** korkusundan dolayı yapılan eylem. ama bazı yörelerde imam çok güzel okuduğu için de yapıldığı görülmüştür. (bkz: bizim köyün imamı) (bkz: adam yarışma galibiymiş)
iki dakikacık olsun tekrar başlatabileceği ya da radyoda yine çıkacak şarkıyı allah en yücedir cümlesine saygı gösterip radyonun sesini kapatmak eylemidir. bu kadar saygıyı göstermeyenlere ağır bir yük gelen hareket.
hiç bir müzik özellikle açıkhavada duyulan ezan sesinden daha güzel gelemeyecegi için kulaga ve ruha,yapılması pek isabetli davranıştır.içiniz sızlar ama tarif edilemez bir huzur dolar içinize.hele bir akşam vakti boş bir sokakta dinliyorsanız ezanı,hepten şükredersiniz hayatınızdaki tüm güzellikler için Allah'a
birçok kişinin hangi amaç için yapıldığını bilmediği hadisedir walkman dinlerken de müziği kapat denilmez ki nasıl kulak vardır sende birader onuda mı duyacan yahu..
yanımda babam yokken genelde yapmadığım; asıl olarak namaza çağırıcı bir mesaj olan ezanın sesini başkaları tarafından duyulmasını engellememek için düşünülmesi gereken eylem.
ezan okununca müziği kapatmaktan çok daha önemli olan ezanın çağırdığı,istediği ilahi sorumluluğu yerine getirmektir..müziği kapatmak kendini avutmaya çalışan bir insanın tepkisidir..**
"sabır ve namaz ile Allah tan yardım isteyin..bu şüphesiz Allah a saygıdan kalbi ürperenler dışındakilere ağır bir yüktür"bakara 45