Küçükken anne - baba tarafından ezan sırasında konuşulmaz , yatılmaz , ayak ayak üstüne atılmaz gibi emirlerin bilinç altına girmesi sonucunda ezan dinlemenin zorunlu olmasını düşünen insan.
ancak içinde allah sevgisi olmayan insanın yaşayacağı zorluktur.ezan öyle bir güzelliktir ki inanan için anlatılamaz, yaşanır. ve ne de güzel demiş milli şairimiz mehmet akif
laikliğin doğduğu ülke fransa'da klise çanları sorunu diye bişe dile getirilmişmidir acaba çok merak ediyorum. islam düşmanlığından başka bişe değildir. sırf biraz daha entel olayım diye herşeyi söylüyorlar, insanların duygularını incitiyorlar.
aydınmış(!) bir gazeteci ve bir milletvekilinin fevri çıkışlarını aydınlara bağlamak ancak bir avuç saçmadır. aydın dedik, milletvekili ya da gazeteci demedik! yurt insanı her ünlü kişiyi aydın yapmayı pek beğeniyor belli ki!
edit: s.çtınız sözlüğün içine kerameti kendinden menkul haber linklerine dayanarak yaptığınız yorumlarınızla.
- dinin siyasete alet edilmesinden,
- din sömürüsü üzerinden maddi çıkar elde edilmesinden,
- bilim ve akıl verilerinin bir kenara atılıp din hükümlerine bel bağlanmasından,
- ''ben laik değilm, devlet laik'' diyen bir başbakandan ve onun kuklası konumundaki cumhurbaşkanı'ndan,
- kafasına 550 ytl'lik örtü takıp ramazanda iki üç gün fakir fukara ile iftar ederek onlardanmış gibi gözüken hanımefendilerden,
- kendi kızını amerikalarda okutup, ülkesinde bir sorunun çözülmesi için kendisine oy vermiş insanları kandıran ve onlar üzerinden iktidarını pekiştirenlerden,
- ''dindar cumhurbaşkanı seçeceğiz'' diyerek, yoksulluğu, yolsuzluğu, işsizliği, terörü, gaspı, kapkaçı, tecavüzü unutturanlardan,
- amerika'nın 24 islam ülkesi için öngördüğü ve emperyalizmin en güzel örneğini teşkil eden büyük ortadoğu projesine, ılımlı islam adına destek verip, eşbaşkanlık yapanlardan
ve;
- atatürk devrimlerini yerle bir edip türk halkına arap gibi bir yaşamı reva görenlerden nefret ediyor...
eğer bu sorunların hiç birisinin olmadığına inanıyorsanız günde 25 kere okunsun ezan, başımızın üstünde yeri var
benim kutsal değerim osurmaktır. o zaman sende buna sayğı göstermelisin. afedersin ama ben anlamadığım bir dilin benim ülkemde 5 vakit saçma sapan bir şekilde konuşulmasına ve söylenmesine sayğı duyamam.
kilise caninin bir müslümanin dinlemesinin zorunlu oldugu gibi bir vakka olup, önlemlerinin alinmasi kisinin kendisine kalmis bir durumdur... (kulaga pamuk tikamak gibi)
ayrica bir ülkede bir ezan ve ya bir kilise caninin calmasi o topraklarin gercekten bagimsiz oldugunun belirtisi olup, kisilerin ibadetlerini istedikleri gibi yapmalari yani sira, böyle birseye tepki göstermekte diger kisilerin inanclarina saygisizlik olup, bu konudaki görüsleri sadece kendisine saklamasi tavsiye edilir ki, toplumdan dislanmamasi icin bir gerekceye magdur kalinmasin...
en azindan digerlerin inanclarina saygi gösterilmelidir...
tabii kilise çanı haftanın her günü ve günde 5 kere çalmadığı için inançsız insanları rahatsız ettiği söylenemez. elbette sabahın 4'ünde, 5'inde iğrenç bir hoparlörden, berbat bir makamla söylenen ezan veyahut gene gece yarısı ansızın çalmaya başlayan davul inançsız bir insan için özetle işkencedir ve kişilik haklarına terstir. velakin ülkemiz laik aydınlarının sorunu bu gibi konular olmayıp çok daha derin boyutlarda olan dinin siyasallaşması ve rant unsuru olarak kullanılmasındadır.
ayrıca bu fırsatı kullanıp cumhuriyet rejimine saldıranlara, onu kuran irade olmasaydı ingiliz postallarına secde edip, yunanistan'ı kıble yapmak zorunda kalırdınız demek istiyorum.
allah allah zorunlumuymuş dedirten olay. yahu senelerdir duyuyorum ezanı ama kendimi hiç dinlemeye zorunlu hissetmedim. bende mi bi arıza var acaba sözlük.
istiklal marşını dinlemek ne kadar zorunluysa ; ezanı dinlemek de o kadar zorunludur. zaten bu iki olgu birbiriyle paraleldir. istiklal marşına saygı gosterip ezana saygı gostermemek bir çelişkidir.
'' bu ezanlar ki şahadetleri dinin temeli-
ebedî yurdumun üstünde benim inlemeli. ''
bu satırlar istiklal marşından çıkarıldı da benim mi haberim yok.
ezanın din ve vicdan özgürlüğüne uydurulması çok saçmadır. Ezan bütün insanların müslüman olduğunu varsayarak yapılan, tamamen hoşgörüsüz, müslüman olmayanlar için rahatsız edici bir eylemdir. Asıl üzücü olan, 1600 yıllık hoşgörüsüzlüğün bu çağa taşınması değil, insanların bu eylemi savunurken kullandıkları "din ve vicdan özgürlüğü" kelime öbeğidir. Neymiş efendim o kadar müslüman namaz saatini öğrenecekmiş onların buna hakkı varmış. Evet onların bunu öğrenmeye hakkı var ama bunu teknolojinin gelişen imkanlarını* kullanarak yapmaları daha modern bir davranıştır.
(bkz: bütün izleyicilerin sadist olduğunu farzederek porno yayınının yapılması)
islamiyete pamuk ipliği kadar bağı olmayan biri olarak bu sefer biri iyi zıçmış diye düşündüğüm durum. e birader en ileri dediğin ülkelere gittiğinde çan sesi duymuyor musun? ayrıca bunu yapan insan türkiyenin aydın, elit kesimindendir denmesi bölücülüğe hizmet eder, anadoludaki vatandaşın bu elit(!) * kesme karşı kin beslemesine sebep olur dikkatli olalım.
yani bunu, böyle bir şeyi düşünüp açıklayacak kadar meşguliyetsiz biriysen zaten köpek havlaması duysan hayvanseverlere muhalefet olursun. ben gün içindeki meşguliyetlerimle uğraşırken hiç dikkatimi çekmez ezan falan.
yok çok rahatsız ediyor diyorsan kulaklık tak, cami olmayan bir yere taşın (böyle bir yer kaldı mı bilmiyorum, bu başlık saçma ama türkiyedeki cami sayısına, cami yapımı adı altında toplanan paralara muhalefet yaparım her zaman) ne biliyim bir şey yap ama körü körüne muhalefet yapma arkadaş be.
kesinlikle dogru birsey senin hakinin bitigi bir yerde diger insanlarin haklari baslar. kimse inanmadigi bir dinin ilahi sesini sabahin 5 inde dinlemek zorunda degil . kendine radyo al ordan dinle. kilise yada baska bir din boyle birsey yapmasaydi kesinlikle muslumanlar kabul etmezdi. ayrica hosgoru deniyor siz hangi hosgoruyu insanlara gosterdiniz ki birde onlardan hosgoru bekliyorsunuz.
müslüman olmayan insanlara zor gelen bir şeydir. özellikle arapça olması. (bkz: türkçe ibadet)
ama, "normal" olarak, çoğunluğun sözü geçer bu dünya üzerinde.
