küfürsüz, argosuz filmlerinde insanı güldürebileceğini ispatlayan filmdir.Vizyondan kalkmadan izlemeyenlerin çok şey kaçıracagı sıcak, komik, bazen duygusal ama mükemmel bir filmdir, sakın ata demirer den para falan aldığım izlenimine kapılmayın valla yok öyle bişey ama izleyin be kardeşim..
hayat boyunca izlenebilicek en komk filmdir. izledikten sonra diyebileceğiniz tek şey: Ne recep ivedik, ne cem yılmaz.. isteyince yapılıyormuş demekki küfür ve kıroluk olmadan.
hayır küfür edilmiyor değil. ama koskoca filmde 2 tane var. ama haklı yerlerde. adam otogar diyor kadın ne desin?
ata demirer ve demet akbağ'ın başrollerde olduğu sıcak, eğlenceli, keyifli bir film. Trakya şivesinin çingene şivesi olmadığını açıkça belirten güzel bir film.
eğer trakya şivesini sevmiyorsanız kesinlikle gitmeyin. ayrıca komedi filmi olarak geçse de, en fazla gülümsetecek kadar komik. ayrıca bir çok espri de önceden tahmin edilebilecek kadar basit. mesela;
--spoiler--
ata demirer'in hastanede babasını ilk gördüğü anda oluşan o duygusal havanın, annesinin ölümünü "eşek tepti, havaya uçtu" şeklinde komik olmaya çalışan bir şekilde dağıtması, o kadar belliydi ki böyle saçma bir şey diyeceği.
--spoiler--
ata demirer ve demek akbağın başrollerini paylaştığı yarı trakya da yarı istanbulda geçen film. hala ata'nın konuşmaları düşmedi dilimden trakyalı oldum çıktım beya.*
üstüne birde her gün eyva eyva çeker oldum.*
oruçluyken kendimden nefret eden, nemrut nemrut oturan bendenizin kahkaha atmasına vesile olmuş, bizden, bizi anlatan çok keyifli ve sımsıcak bir türk filmidir. çok beğendim, emeği geçenlere helal olsun.
ata demirer in senaryosunu yazdığı hakan algül ün yönettiği 2010 yılı yapımı komedi filmi. kosununa gelince;
çanakkale'de dedesi ve ninesiyle yaşayan ve müzisyenlik yapan Hüseyin Badem * bir gün babasının ölmediğini öğrenir. Annesine yazmış olduğu eski mektuplardan babasının adresini alan hüseyin, istanbul'a gelir ve babasının izini sürmeye başlar...
günümüzde komedi denince akla hemen recep ivedik gelmektedir. başkasının burnuna parmağını sokan, zoort diye ortalık yerde osuran, her türlü iğrençliği komedi diye yutturmaya çalışan şahan gökbakar'dan ata demirer'in bu film için etkilendiğini söylemek sanırım yanlış olmaz. çünkü recep ivedik'in artık nereden gol atacağı o kadar belli ki aynı şeyi hüseyin badem için de düşünmek mümkündür. ikisi de aynı film demiyorum. ama her iki karekterin de başladıkları bir işin sonunda kahraman olması, ters giden herhangi bir olaya hızır gibi derman olmaları böyle bir düşünceye kapılmama neden oldu.
sonuç olarak izlenir, küfür ve iğrençlik yok ama özgün değil...
bir çakmakçı amca sahnesi vardır ki, sormayın gitsin.
--spoiler--
çakmakçı amca: (elinde tuttuğu resme bakarak) bu kim?
hüseyin: ali rıza işte!
çakmakcı amca: heee ali rıza işteee, 2000 lira maaş alıyor...
--spoiler--
sabırsızlıkla ikincisini bekliyoruz, ocak ta vizyonda.