kurtuluş savasında ülke ağzına kadar düşman askeriyle doluyken, hiçbir türk evladı; dövülürüm, öldürülürüm, yağmalanırım diye düşünmeyip canını sıyırıp attı. bundan ağır bedel mi var?
insanları inandıklarından uzaklaştırmak ve korkutmak amacıyla,uçaklardan atılan lakin kimseyi korkutamayan propaganda kağıtları gibisin gızzzzz.
tercümesi: ülkeyi bölen anayasa'yı çıkartacağız amerikalı ve israilli sahiplerimiz sıkıştırıyor. sadece ülkeyi parçalayıp satmakla yetinmeyeceğiz sürmekte olan amerikancı kürtçü faşizm dalgasını daha da tırmandıracağız itiraz edeni yakarız.
başbakan müritlerinin ''alırız aklınızı'' diye açık açık tehditler savurabildiğini gösteren söz. alırsın yavrum, alırsın kuzucuğum. fakat eline alırsın böyle damarlı damarlı.
edit: eksiye doyamamışım be mübarekler, biraz daha eksileyin.
korku dağları ağustos ayından sarmış. ne yapacak merak içerisindeyim. evlerde tuttuğu yüzde elliyi polis köpeği olarak kadro dağıtacak herhalde. senin tehdidin de, atarlanman da bitmez erdoğan. bitene kadar da biz bekleyemeyiz.
Sonbaharın sıcacık geçeceğini bilen başbakanın haykırışları. Bu haykırma işe yarar mı bilmem ama ortalığın karışacağı kesin gibi. Zaten her gün mısırı seyrettikçe ürkmüyo değilim açıkçası.
demokrasiden zerre nasiplenmediğini bir kez daha beyan eden kendisini sultan zanneden ve birinin ona demokratik sistemde sadece ülkenin hizmet edeni olabileceğini acilen anlatması ve tedavisine hemen başlanıp yeşil reçete dahilinde bir an önce ilaçlarını kullanması gereken hasta kişi beyanı.