Okulda defterime, sirama agaçlara, yazarim adini
Okunmus yapraklara, bembeyaz sayfalara yazarim adini
Yaldizli imgelere, toplara tüfeklere, krallarin tacina
En güzel gecelere, günün ak ekmegine, yazarim adini
Tarlalara ve ufka, kuslarin kanadina,
Gölgede degirmene yazarim.
Uyanmis patikaya, serilip giden yola,
Hinca hinç meydanlara adini ey Özgürlük.
Kapimin esigine, kabima kacagima, içindeki aleve,
Canlarin oyununa, uyanik dudaklara yazarim adini.
Yikilmis evlerime, sönmüs fenerlerime, derdimin duvarina,
Arzu duymaz yokluga, çirçiplak yalnizliga, yazarim adini.
Geri gelen sagliga, geçen her tehlikeye,
Yazarim ben adini, yazarim.
Bir sözün coskusuyla, dönüyorum hayata,
Senin için dogmusum, haykirmaya.
Ey özgürlük!
insanın içini parçalayan zülfü livaneli eseridir ancak;
8 aralık 2007 tarihli beyaz show'da bu eseri italyanca-türkçe karışık olarak seslendiren minik kızımız tüm bünyelerde bir "vataşiva kendi" etkisi yaratmıştır; o nasıl bir sestir? kızımız iyi bir ses de olsa bu eser için "olmamış"tır.
italyan Devlet Televizyonu Rai Uno ' da 21 Aralık ta yapılan şarkı yarışmasında Türkiye adına büyük bir mutluluk yaşandı. Yarışmada önce 15 ünlü jüri üyesince italya da son 50 yılın en iyi 700 şarkısı seçildi. Ardından juri şarkıları 15 e düşürdü. Daha sonra juri ve halkın katılımıyla 15 parça arasından Zülfü Livaneli nin Özgürlük şarkısı 2'Nci oldu. Top model Luisa Cornatarafından italyanca seslendirilen Özgürlük şarkısıyla birlikte 14 şarkı 2008 de Altın Şarkılar adıyla piyasaya çıkacak.
Lo scriverò nel vento
col rosa del tramonto
di questa mia città .
Che voglio bene al mondo
e a tutto il mondo il vento
so che lo porterà .
Lo soffierà sul mare
per farlo navigare,
fin dove arriverà .
Lo leggerà la gente
di un altro continente
e mi risponderà .
Saremo tutti amici ,saremo mille voci
un coro che cantando cancellerà
le lingue e le distanze
non conteranno niente
e questo mondo che mondo sarà
... così sarà... così sarà
Vento soffia più piano
così l'amore si fermerà (così sarà)
forte soffia sul pianto
ed un sorriso rinascerà
Vento soffia più piano
così l'amore si fermerà (in turco: così sarà)
forte soffia sul pianto
ed un sorriso rinascerà.
Lo leggerò nel vento
nel rosa del tramonto
di questa mia città .
L'amore che dal mondo
mi sta portando il vento
soffiando fino a qua.
Volando sopra il mare
fino a toccarmi il cuore
ma non si fermerà
Negli occhi della gente
di un altro continente
come risplenderà
Saremo tutti amici ,saremo mille voci
un coro che cantando cancellerà
le lingue e le distanze
non conteranno niente
e questo mondo che mondo sarà
..così sarà, così sarà
Vento soffia più piano
così l'amore si fermerà (così sarà)
forte soffia sul pianto
ed un sorriso rinascerà
Vento soffia più piano
così l'amore si fermerà (così sarà)
forte soffia sul pianto
ed un sorriso rinascerà
forte soffia sul pianto
ed un sorriso rinascerà
rinascerà !
Geri gelen sagliga, geçen her tehlikeye,
Yazarim ben adini, yazarim.
Bir sözün coskusuyla, dönüyorum hayata,
Senin için dogmusum, haykirmaya.
Ey özgürlük!
eline sağlık be üstad. eline sağlık..
tanım mı ? bir inancın hikayesi..
şimdilerde bir telefon operatörünün reklam müziği olmuştur. zülfü abiye kızgınlığımda bundandır. bir devire mal olmuş bir eseri ticari amaçlara alet etmek. tamam sol propaganda da kaldırdığın milyonları hoş gördük villaları evleri ama bu eser dursaydı keşke.
ali şeriati'nin uğruna verdiği mücadelenin haykırışıdır.
ey özgürlük ! seni seviyorum.. sana muhtacım.. sana aşığım.. sensiz hayat zordur.. sensiz ben de yokum.. senin sevgi , dostluk ve şefkatinle beslenmişim..
ey özgürlük ! ben zulümden bıkkınım , esaretten bıkkınım.. zincirden bıkmışım , zindandan bıkmışım , hükümetten bıkmışım.. zorunluluktan nefret ediyorum.. seni tutsak yapmak ve bağlamak isteyen her şeyden ve herkesten bıkkınım..
"ey özgürlük ! kırık kanatlı güzel kuşum ! keşke seni vahşet bekçilerinden , duvarları , sınırları , kaleleri ve zindanları yapanlardan kurtarabilseydim.. keşke kafesini kırıp seni sabahın temiz , bulutsuz ve tozsuz havasında uçurabilseydim.. fakat.. benim de ellerimi kırmışlar , dilimi kesmişler.. ayaklarıma zincir vurmuşlar ve gözlerimi bağlamışlar.. yoksa seni benimle mi karıştırıp birleştirmişler.. seni benimle aynı kalıba mı dökmüşler.. seni derinliğimde , en samimi ve en gerçek benliğimde buluyorum , hissediyorum.. senin tadını her an kendimde tadıyorum.. kokunu daima kendi yalnızlık fezamda kokluyorum.. çölün yaz gecelerinde , göğün küçük yıldızının gönlünde , melekûtî kanatların sürtüşmesiyle meydana gelen kalp ürpertici çan sesi gibi gürültü çıkaran sesini her zaman işitiyorum.. her sabah hayalimin şefkatli ve sevgili parmaklarıyla elimde kararsız olan canlı ve konuşan saçlarını yumuşak bir şekilde sevgiyle tarıyorum..
zülfü livanelinin vodafone a sattığı parça daha önce dinlediğimde fena gazlandığım fakat vodafone olayından sonra gazımı alan türkü şarkı karışımı müzik ulaması.
Usta müzisyen Zülfü Livaneli' nin 1983 yılında çıkarttığı 'ada' albümünün en popüler, bilinen ve sözleri adeta insan ufkunu açan, parçadır.
sözleri aşağıdaki gibidir
Okulda defterime, sirama agaçlara, yazarim adini
Okunmus yapraklara, bembeyaz sayfalara yazarim adini
Yaldizli imgelere, toplara tüfeklere, krallarin tacina
En güzel gecelere, günün ak ekmegine, yazarim adini
Tarlalara ve ufka, kuslarin kanadina,
Gölgede degirmene yazarim.
Uyanmis patikaya, serilip giden yola,
Hinca hinç meydanlara adini ey Özgürlük.
Kapimin esigine, kabima kacagima, içindeki aleve,
Canlarin oyununa, uyanik dudaklara yazarim adini.
Yikilmis evlerime, sönmüs fenerlerime, derdimin duvarina,
Arzu duymaz yokluga, çirçiplak yalnizliga, yazarim adini.
Geri gelen sagliga, geçen her tehlikeye,
Yazarim ben adini, yazarim.
Bir sözün coskusuyla, dönüyorum hayata,
Senin için dogmusum, haykirmaya.
Ey özgürlük!