doğa tarihi ve dünyanın yaşı dikkate alındığında dinozorların çok yakın bir zamanda yaşadıklarının farkında olmayan harun yahya talebelerinin cevaplarını anlamayacağı sorulardır.
evrim; ya tanrının yaratıcı özelliğinin bir tezahürü ise? bunu hiç düşünmediniz mi? allah'ın bir sihirbaz gibi hokus pokusalarla yaratan ve var eden olduğunu sanmak allah'ı aşağılamaktır. evrim, yaratılışın serüvenidir.
şöyle bi okudumda başlık altında yazanları bu arkadaş japonya da master yapıpta 'hatena'dan nasıl haberdar olmaz diye düşünmedim değil. 6.soruya cevap olarak endosymbiotic theory i ve bu teoriyi destekleyici olarakta hatenayı araştırmasını tavsiye ederim.
yaşının , 4 milyar 600 milyon yıl civarlarında olduğu dünyamızda, 500 milyon yıllık hayvan fosilleri bulunmaktadır. Biz 2010 yılında yız öyle değil mi ? ee o zaman, bizim takvimimize göre 254565 yılında insanların nasıl olacağı konusunda bir fikri olan var mı ? Varsa ve hala biz aynı kalacağız diyen bir kişi varsa o ahmaktır.
Biliyorsan konuş alim sansınlar, bilmiyorsan sus arif sansınlar.
evrim teorisi ile alakasız sorular sorup evrim teorisini savunanlardan gevap beklendiğini görmüştüm ama hani bu kadar soruyu bir arada soran bir taşınmaz malı ilk defa görüyorum.
yok maymunlar neden insana dönmüyormuş, yok maymundan yapma insandan yapmış. gülmekten gamze çıkacak yanağımda.
2 kelime bilimsel terminoloji öğrenen uzman oluyo vay be boşuna okumuşuz. evrimi tıp okumuş insanların bile hepsinin kafası almıyorken (japonyada master yapmıyorum, doktorum) sana nasıl anlatayim.tamam tamam basitçe anlatayım;
evrimin bilimsel kanıtları vardır.bunu görmek için yeterli donanıma sahip değilsin.
din konusuna gelicek olursak emin ol inandığın allahıda görmedin.
dünyadaki müslümanları süper bir ahiret hayatının beklediğine ve diğer milyarlarca insanın ateşte yanacağına inanmak neyin kafası onu bi çöz sen.
çözemezsende zorlama evrim yoktur de geç.haddin olmadan böyle başlıklar açma.
henüz hiç ulaşılmamış bir gezegene gezegen x dersek.
teori: gezegen x de yerçekimi yoktur.
bu teori doğru veya yanlış olabilir. bilimsel olarak düşününce ispatlanmadığı için görmezlikten gelinir. evrim teoriside henüz bu aşamadadır.
ama ben teleskopla baktım bir şey görmedim bence yoktur gibi saçma düşüncelerle destekleyebilirsiniz bu teoriyi inanırsınızda ben karışmam. ama bilimsel olarak kanıt olmadığı için ben kabul etmiyorum.
son kez söylüyorum bilimsel olarak ispatlanmış kanıtı olan varsa söylesin bana bende hatalı olduğumu kabul ediyim.
en önemli kısım ben adem ve havvadan geldik gibi bir şeyi kabul ediyorum veya islam camiasının dediği doğrudur diye bir şey söylemedim. nerenizle okuyosunuz? dediğim şey kısaca evrim teorisi ispatlanamamış bir düşünceden öteye gitmemiştir, gidemezde.
bana bok atıp, kapak koymaya çalışıcağınıza kaç kişisiniz biriniz evrim teorisinde ispatlanmış herhangi bir bilgiyi göndersin bana mesajla bende evrim teorisine inaniyim. ama siz dar beyinliler, bir insan evrime inanmıyorsa adem'le havva'ya inanmak zorunda gibi bir düşünceyle adem ve havva hakkında şeyler yazmışsınız. konu o değil.
genelde mantıklı şekilde yazılarınızı üşenmeden okudum ve hala evrim teorisi bana mantıklı gelmiyor çünkü elle tutulur bir kanıt yok.
ayrıca henüz belirlenmemiş canlı türlerinin sayısına nasıl ulaştığımı merak edenler olmuş. merak etmesin vahiy falan gelmedi açıp bir kitap okur veya en basitinden google'dan bakarsa öğrenir.
birisi protein elde edilen bir çalışmadan bahsetmiş. elde edilen protein derken anladığım kadarıyla tek kanıt olarak gösterilen 1950 yılında yapılan çalışmayı kastediyorsun. öyleyse 2 noktada çeliştim ben 1. si elde ettikleri ortam ile (kullanılan kimyasallar vs. tam detaylı araştırmadım) o zamanki ortam aynı mıydı?
2. si elde edilen proteinin evrim teorisinde kullanılırlığı yoktur. yani canlıların evrim geçirdiği koşullarda o proteini kullandığınızda sonuç hüsran oldu. oldu diyorum çünkü çalışma yapıldı ve sonuç çıkmadı.
"uzun yıllardır kullanılan antibiyotiklerin bir çok bakteri türüne nasıl oluyor da artık etki edemediğini düşünerek cevaplamasını istiyorum"
hemen düşündüm ve cevap: antibiyotik dediğiniz şey içerdiği penisilinden dolayı mikroorganizmaları öldürür ve bizi iyileştirir. daha doğrusu bakterilere etki eder sadece. kısaca çalışması şu şekildedir hücre çoğalırken yeni hücre duvarı sentezinde görev alan proteinin~penicilin-binding protein~in çalışmasına durdurucu etki yapar hücre duvarı olmadan hücre oluşur ve ölür. (bkz: lysis)
milyonlarca bakteri türü var ve bu enzymi(ki her canlı türü için spesifiktir örneğin eschericia coli için zip a heralde farklıda olabilir) hücre duvarı sentezinde kullanmadan hücre duvarı sentezleyebilen bakterilere antibiyotik etki etmez.
sizden ricam verdiğiniz tepki veya cevaplarda yok ademden geldik, yok sen cinlere şeytanlara inanıyorsun gibi saçma şeyler yazmayın. bilimsel varsa elinizde veri yazın.
evrim hala bir teori.çünkü bunun gerçekleşebilmesi için evrimin kontrollü deneylerle ispatlanması gerekir. evrim ise uzun yıllara yayılmış bir süreçtir ve halende devam etmektedir... bu iş laboratuvarda çaydanlık kaynatıp buharından yağmur yapmaya benzemez yani. bu durumda sadece "hiper gerçeklikle" ölçülebilir ki bu evrim karşıtlarını çok ikna etmez..(ki bilgisayar ortamında yapılabildiğine dair "kör saatçi" kitabından yararlanabilir isteyen kişi) bu bakımdan evrimi diğer bilimsel kanunların kesinliğiyle yargılamaya kalkmak elmayla armudu toplayıp greyfurtla çarpmakla eşdeğerdir..
dinazorlar arkadaşların zuhuruda basitten karmaşığa doğru bir sürecin sonucudur.. bunu anlamamak ne ayak asıl..yoksa bu kafa allahın yarattığı en gelişkin canlı biziz !bizden önce daha iyisi yaratılmadı bizden sonra da yaratılmayacak diye düşünen yaratılışcı kafanın tezahürü mü? evet gelişkin dinazor şahsiyetleri çeşitli nedenlerle ortama ayak uyduramayan diğer başka gelişkin canlılar gibi yokolmuşlardır..adaptasyon yeteneği önemli bir yetenektir..çeşitli farklılıkların sana avantajda sağlar ,rezil de eder..
insan maymun ırkından mı gelmiş.. allah allahh. hangi evrimci gavur demiş bunu.. evrimciler insanın maymundan geldiğini değil , maymunla ortak bi atadan geldiğini söylüyor.o atamızın izindeyiz biz.yani atamız değişip biz olmuş.. bu şuna benziyo.. ilk 'insanınız' adem. o beyaz dı ama onun torunları artık sarı siyah falan ya.. hah ona benziyo..sen bunu sadece allahın hikmeti diye açıklamıyon dimi..
bu arada ırklar sürekli değişir gözüm.. dünyada 300 den fazla sığır ırkı var. hatta şu meşhur angus sığırları varya o sığır ırkı 100 yaşında falan..yeni yani..
valla sorularının hepsine verecek basit çok yanıt var ama bunlar en iddialı tezlerin diye sadece bunları yanıtladım..
bu arada master ında sana başarılar dilerim. japonca da zor dildir yani..*
mikrobiyolojinin değil de genetiğin ilgili olduğu konudur evrim. yine de bir mikrobiyoloğun da adaptasyon, mutasyon gibi terimleri bildiği için evrimin aslında neye dayalı olduğuna dair sokaktaki mehmet abiden daha bilgili olabilmesini umardım.
o bahsettiği doğal seleksiyonun canlı populasyonlarına nasıl etki ettiğini de gidip zooteknistlerden öğrenmesini diliyorum, mikrobiyologlardan değil.
protein, sadece canlı organizmalarda olan bir yapı maddesidir. canlı hiçbir organizmayı insanlar kendi elleriyle yapamadılar derken, bilimadamlarının hiçbir canlı materyal kullanmadan elde edebildikleri protein için ne düşündüğünü merak etmekteyim.
son olarak; genlerde oluşan değişikliklerin nesilden nesile nasıl aktarıldığını ve zannettiği gibi canlıları etkilemediğini, uzun yıllardır kullanılan antibiyotiklerin bir çok bakteri türüne nasıl oluyor da artık etki edemediğini düşünerek cevaplamasını istiyorum, canlıların üzerinde pek de etkisi yok diyebilme cüretini kendinde bulabildiğine göre.
+ türk mikrobiyolog japonyadan bildiriyor.
- evrim teorisi yokmuş. bu konuda bazı sorularım var. önce onlar cevaplansın.
+ efendim biz size soru sormak için aramıştık.
- yok ben soracam! dinazorlar ne ayak ?
+ efendim bunları siz anlatacaksınız sanıyorduk.
- dinazorlar diyorum.
+ ama bu kon...
- kes! dinazorları anlat bana japonyadayım ben. dina.... *
+ * sıradaki haberimiz japonyada çay fiyatlarındaki büyük düşüş
cevaplanamayacak sorular değildir. cevaplayan benden daha eğitimliler de olur, ben de kasar kendi çapımda cevaplarım. ammaaa, genetik bilimi ile ilgili master yaptığını iddia edip yine de doğal seleksiyona zırva diyen birisine cevaplar için zaman ayrılır mı? hiç gerek yok.
çok enteresan yorumlara sebep olan cevap istekli cümledir.
öyle bir soru şekli var ki,sanki dersin sorulan soruları kendisi ispat etmiş.ha tabi ispat diye uydurma hikayelerden oluşan bir kitaptan cümleler sunuluyorsa başka.evrim teorisi adından da anlaşılacağı gibi teoridir.kesin ispat iddiası yoktur bazı uyduruk kitaplar gibi.anlamaya çalışır evreni.ama bilimsel ispatlar bularak.adam senelerce araştırmış merakını gidermek için, sonuçlar elde etmeye çalışmış,hayatını adamış.sen otur kıçının üstüne,tek bir araştırma yapma bilimsel olarak,delil diye sadece bir kitabın cümlelerini koy ortaya(ki çoğu sadece hikaye), sonra da darwine ve evrime sövüp say.
yaradılış teorisinin neresi ispatlanmış çok merak ediyorum ayrıca.
evrim'in teori olduğunu anlamayan ya da anlamak istemeyen, teorinin geliştirilebilir, sorguya açık olduğunu öğrenememiş, islam'ında kendine has bir evrim'i olduğunu bilemeyecek kadar din cahili kişi çıkışıdır. her ne kadar bilim adamı adayı olma yolunda yeterli eğitime ve bilgiye sahip olsa da doğmayı bilimle ispatlamaya çalışması, doğma ile bilimi aynı kefeye koyması, elmayla armutu biribirine karıştırması içler acısıdır. doğmanın sorguya kapalı olduğunu unutmayıp, bilimin de tanımını tekrar gözden geçirerek bu konu üzerinde yeniden düşünmesi tavsiye edilir.
orada ki 5. sorunun sorulma amacı bir teori kurmadan önce sağlam temellere dayandırılmalıdır. şuan da dünyadaki milyonlarca canlı türünden sadece 2 milyon civarı belirlenebilmiştir.
kanun yapmaya çalıştıkları teori sürekli değişmektedir. örnek olarak ilk canlı formunu kaç kere yeniden buldunuz en son bildiğim cyanobacteria olduğunu düşünüyorlar ve sürekli değişiyor ilk canlı formu.
evrim teorisi hiç bir şekilde ispatlanamamış, her ispatlanmaya çalışıldığında aksi sonuçlar elde edilmiş bir dayatma teorisidir. mikrobiyoloji başta olmak üzere bütün bilim dalları hiçbir canlı hücresinin (ki buna tek hücreli canlılardda dahil) kendiliğinden oluşamayacağını kanıtlamıştır.
5. sorunun amacı sürekli değişen yada benim deyimimle lastik gibi olan daha basit anlatırsak, savundukları şeylerin aksi ispatlandığında lastik gibi çekip çevirdikten sonra orası zaten öyle değil gibi açıklamalarla kıvırılmaya çalışılan bir teoridir. evrim teorisinin gelişme sürecinde en ufak bir olumlu adım atılamamıştır.
birazda temel bilgi. teori nedir? teori: herhangi bir konuda herhangi bir görüşe verilen isimdir. yani birisi çıkıp demir canlıdır derse aksi ispatlanana kadar bu teori olarak kalır.
evrim teorisi hala teoridir. aksi ispatlandığında teori olmaktan çıkıcaktır. ama avrupa ülkeleri başta olmak birçok ülke üzere evrim teorisini kanunlarla korumaya çalışmaktadır. ayrıca çok geniş bir konu olduğu için ayrıca dediğim şekilde lastik gibi o yandan bu yana çevirdikleri için tamamen aksini ispatlamak mümkün olmamaktadır.
ama tek tek ele aldığımızda evrim teorisinin bir saçmalıktan ibaret olduğu anlaşılır.
evrim teorisinin en ufak bir kanıtı bile olmamasıda bu yazdıklarımı doğrular niteliktedir.
insan vucudunun ne kadar karmaşık olduğu bilinmektedir ve bu kadar karmaşık yapıda en ufak bir eksiklik bu düzeni bozar ve insan vucudunun işlemesini olumsuz etkiler. yani insanın oluşma sürecinde her bir hücre aynı anda aynı şekilde yerleşmelidir. evrim teorisi ise yavş yavaş geliştiğini savunur.
birazcık mantıklı düşündüğünz zaman evrim teorisinin temellerinin ne kadar zayıf olduğunu görürsünüz. ama yapılan muamele sanki yerçekimi kanunuymuş gibi kanun haline getirilmeye çalışması. sizce bu kadar araştırma sonucu en ufak kanıtları olsa bu teoriyi kanun haline getirmezler miydi?
o nasıl oldu bu nasıl oldu diye düşünmeye devam et, ben sana Allah yarattı demiyorum. benim inandığım şey o, sen inanmazsın o ayrı konu. benim sana söylediğim şey evrim teorisi dediğin şeyin hiçbir kanıtı olmamasıdır.