bilimin özellikle tıp biliminin temeli, havası, suyu, taşı, toprağı olan bir bilimsel çalışmayaburun kıvırıp sonra aynı teorinin nimetlerinden yararlanmak isteyen ve büyük çoğunluğu islam dinine inanan yurttaşlardır.
bir nevi vefasızlık örneğidir denilebilir.ya da bizim kemalistlerin deyimiyle 'yediği kaba pislemek' de olabilir. madem evrim yok cesurca çık de ki 'ben evrim e de inanmıyorum, onun faydalarına da' sonra da hocalara huculara gidip okunaklı sular iç. böylece davana sadık kalmış olursun.
nereye saldıracaklarını bilemeyen, ademoğlunun topraktan yaratıldığı gerçeğini bir türlü kabullenemeyen bir avuç çapulcunun hedefinde bulunan yurttaşlardır. yapmayın ağalar, yazıktır, günahtır.
Bu müminler şunu iyi bilirler ve yaptıklarını buna tercih ederler;
Bir yaratıcının varlığını reddedip 19 Ağustos da bildiği bütün duaları okuyan, besmele çeken, ilk başta "Tanrım beni kurtar", götü iyice sıkıştıktan sonra "Allah'ım bokunu yiyim ben ettim sen etme, sen ulusun sen yücesin, senin herkesi herşeyi her günahı affettiğini söylüyorlardı.Ne olur bu bağışlayıcılığını bana göster kurtar beni, bana yardım et." demek akıl karı değildir.
evrime inanan dangalaklar, ben dedelerimin maymun olmadığını maymundan gelmediğini biliyorum, ama siz illa bizim dedelerimiz maymundu diyorsanız bilemem, ayrıca aptallar, eğer evrim kanıtlanmış olsaydı teori denmezdi, bilimden bahsedip durmuşsunuz ama daha teorinin ne demek olduğunu bilmiyorsunuz.
tıpın evrim sayesinde geliştiğini söylemek, ıq seviyesi ile alakalıdır, ayrıca doktorların evrime inandığını kim söyledi? he sen şimdi gidip evrime inanmadığı halde doktor olan insan diye de başlık açarsın o ayrı.
kavramları zihninde karıştıran karakterin söyleyeceği sözdür. durup düşünüldüğü zaman ne kadar mantıksız bir cümle kurulduğunun farkına varılır. kişinin inançlarıyla yaptıkları her zaman örtüşmek zorunda değildir.