ana tanımı dışında bilgi:
facebookta bir grup. OdtÜ biyoloji bilmem ne kulübünün sayfası.
inanılmaz iyi işler çıkarıyorlar. çok güzel yazı dizileri ve belgeselleri var. sorulan tüm sorulara makaleler ile cevap veren iyi bir kadrosu var.
he hiç birisi babamın oğlu değil. beğendim bilgilendirdim.
sünnetin zararlarını anlatırken ''yapılan araştırmalara göre sünnet olanlar, olmayanlara göre yüzde 60 daha fazla yaralı hissetmekte, yüzde 50 daha fazla saldırgan olmakta, yüzde 30 daha fazla aileye ihanet etmekte'' gibi inanılmaz istatistikî bilgiler paylaşan 'bilimsel'(!) site.
bunca bilimsel mesele varken kafayı sünnete takmalarını geçtim, makalelerinde şöyle diyorlar: ''sünnetin yararlarını gösteren istatistiklere dünyanın dört bir yanından tepki yağmıştır. bunun en önemli nedeni, tekrarlanan araştırmalarla aynı savın doğrulanamaması olmuştur.'' onu bunu bırakın da, gelin ne anlatacağım:
--spoiler--
''Protonun yük yarıçapı atom fiziğinde 0,8768 femtometre (fm) olarak kullanılıyor. Nature dergisinin 8 Temmuz 2010 tarihli sayısında yer alan bir makale, bu değeri 0,8418 fm olarak ölçen bir deneyi ve sonuçlarını ele alıyor. (...) Protonun yük yarıçapı ölçümlerindeki
hata payının 0,0007 fm olduğu göz önüne alınınca eski ölçülen değerle yeni değerin örtüşmediği daha net ortaya çıkıyor. isviçredeki Paul Scherrer Enstitüsünde deneyi gerçekleştiren ekip aslında 2003 yılından beri bir gariplik fark ettiklerini, ama her seferinde hatayı aletlerinde ve yöntemlerinde aradıklarını söylüyor.''
--spoiler--
bunlar aynı sonucu alamadı diye ''dünyanın dört bir yanından'' tepki yağdı mı sevgili evrim ağacı? sizin bilim anlayışınız bu mudur? bunlar yakında sünnet diye yer sofrasında yemek yemeye, sofraya oturmadan evvel el yıkamaya da el atar. bakın ben yardımcı olayım:
--spoiler--
''yemekten önce el yıkamak, eldeki pigmentlerin endoplazmik retikulumundaki segmentlerle moleküler bir tepkimeye gireceğinden, aslında bakterilerin üremesine daha elverişli bir ortam yaratıyor. ayrıca elimizin evrimi sonucunda oluşan eklektik ağlar, suyla beraber bulunduğunda, elimizi kurutarak daha saldırgan olmamıza yol açıyor. dünya üzerindeki hiçbir kurum, yemekten önce el yıkamayı önermiyor. bazı bilim düşmanları tarafından gelenek adına sürekli gündemde tutulmasına rağmen, rotterdahm kafirler komitesi başkanı dr. wernickie strugler: 'avrupa'da insanlar yüzyıllarca aynı kasede ellerini yıkadılar, kimse de ölmedi' diyerek geri kafalıların savlarını çürütüyor. unutulmasın ki son sözü bilim söyleyecektir. saygılarımızla, evrim ağacı''
--spoiler--
birgün gazetesi denen paçavrayla çalışma gafletinde bulunmuşlar. 27. entryde yazdığımı görürsen aslında sizin hakkınızda ne düşündüğümü görürdünüz fakat teröristlerle bilim yapabileceğinizi sanıyorsanız yanılırsınız. çağrı emeğine o boku sıçratmak istiyorsan sen bilirsin yine de.
Allahın hayatı aşama aşama yaratmış olabileceğinin islamla zerre tes düşmediğine ve dolayısıyla bilimin elde ettiği verilere inanan bir müslüman olarak sitede verilen bilgilerde kullanılan dilin bazı yönleri ile bilimsellikten ve objektiflikten uzak olduğunu düşünüyorum. Biz o siteye yaratıcı yoktur fikri için gelmedik ki iddia edildiği gibi bilim için geldik. Bilim yapıyormuş gibi yapıp anti-din yapma bana.
Ağaç hesaplamak veya türlerin ya da aynı türe ait popülasyonların evrimsel akrabalıklarını bilmek ne işe yarar ? Bundan yaklaşık 3 yıl önce kuş gribi medyanın en büyük gündemiydi . Çok sayıda insan öldü . yetkililer basın toplantıları düzenledi , birçok yazar konuyla ilgili yazı yazdı ve milyonlarca hayvan telef edildi . ilaç firmaları piyasaya yeni ilaçlar sürdü veya ellerindeki stokları eritti . Ya insandan insana geçebilen bir virüs ortaya çıkarsa (Evrimsel açıdan yetenek edinen bir virüs) diye insanlar korku içinde yaşadı . Geçtiğimiz zamanda da benzer korkular yaşadık ve yaşayacağız da . Hükümetler bütçeler ayırmakta , kamuoyuna uyarılar yapılmakta , turizm aktiviteleri revize edilmekte , ilaç sanayii farklı mali planlamalara gitmektedir . Biyolojik malzemeler üreten firmalar aşı geliştirme çabası içindedirler .
Evrimsel yaklaşımlarla ortaya konan evrimsel ağaçlar olmadan hem kısa hem de uzun vadede bu sorunların üstesinden gelecek stratejiler geliştirme ve ona göre ekonomik planlamalara gitmek olası değildir . Evrimsel bir ağaç yardımıyla hangi kuş ve domuz grip suşlarının insana bulaştığı(bulaşabileceğini) saptanabilmekte ve tüm planlamalar buna göre yapılabilmektedir . Günümüzde ilaç firmalarının ar-ge birimleri grip suşlarını ardışık yıllarda sürekli olarak izlemekte , evrimsel ağaçlarını oluşturmaktadır ve bu evrimsel ağaçlara dayalı olarak sonraki yılın olası grip suşunu belirleyerek ona göre aşı üretip piyasaya sürmektedir. Bu evrimsel bilgileri üretmeyenlerin bu aşıları üretmek şansı yoktur ve ancak evrimsel bilgiye sahip olanların ürettiği aşılara para ödemek zorundadırlar .
3-5 belki 5-10 cahil arkadaşımızın toplandığı oluşum..
2 açıklama yaptım (tacizsiz ve küfürsüz) tamamen bilgiye dayalı, hemen facebook sayfasından silmişler..
bu kafayla insanlara evrimi açıklamaya çalışıyorlar, daha dünyanın ne anlama geldiğini bilmeden, gülüp geçtim tabi, böyle cahillere anca echeller kanar.