Evrenin genişlemesi, evrenin birbirine uzak kısımları arasındaki mesafenin zaman içinde artmasıdır. Evrenin genişlemesinin tam olarak ne anlama geldiği, somut benzetmelerle daha iyi anlaşılır.
Örneğin uzayın bir boyutlu elastik bir ip olduğunu varsayalım. Bu uzayda hareket eden cisimler, ileriye ya da geriye doğru yol alırken elastik ip esneyerek uzar. Ancak cisimlerin uzunluğu değişmez. Benzer biçimde iki boyutlu bir uzayı da her yönde esneyen elastik bir düzlem gibi düşünebiliriz. Uzay genişlerken cisimlerin arasındaki mesafeler artar ancak cisimlerin boyutları değişmez.
bu genişleme sonucunda oluşabilecek iki olay vardır.
birincisi: belli bir noktadan sonra bu ağırlık içe çöker ve patlar.
ikincisi: genişler genişler ve sonra da durur daha yavaş genişler yani bu konu hala muallak.
2013 yılında gönderilecek olan james webb uzay teleskopu bize uzayın en son noktasını gösterecektir.
yavaşlayan hızla veya sabit hızla değilde artan hızla genişlemesinin açıklaması bulunabilmiş değil. Bildiğimiz fizik bu durumu açıklamada yetersiz kalıyor. Dışarıdan bir güç olmadan bir cismin hızı nasıl artar!
artan hızla devam eden genişlemedir. sınırı varmış gibi gözükmemektedir. sanılanın aksine bir geriye dönüş söz konusu yok gibi gözükmektedir. hasılı hızla yalnızlaşıyoruz.
her patlamada olduğu gibi, maddelerin tümü 360 derecelik bir açıda her yana hızla savrulur ışık dahil. sonra bu hızlanma durduğunda içe çöker. en basitinden filmlerde bile görülebilir patlamanın default davranışı.
big bang de aynı şekilde tüm parçalarını her yöne dağıtmaktadır (hala). bu genişleme ise teorik olarak hızı durduğunda geriye doğru yaslanma ve büzülme ile devam edecektir. en sonunda ise yine aynı noktaya ilk patlama anına kadar büzülecektir. belki yeniden patlar. belki de hep sürekli bir devinim ile patlıyordu.
Büyük patlamadan(big bang) beri hiç durmadan devam etmektedir genişleme... Büyük patlamanın ispatı ise; patlama sonrası oluşan, evrenin her yerine yayılan kozmik fon radyasyonudur. Evrenin genişlemesiyle ilgili bilgi kuran'da bir ayette geçmektedir.
Biz göğü 'büyük bir kudretle' bina ettik ve şüphesiz Biz, (onu) genişleticiyiz. (Zariyat Suresi, 47)
evren öyle bir hızla genişlemeye başlar ki, bütün maddelerin atom yapısı bozulur, elektronlar ve protonlar atomlarından kurtulur, atomlar da atom altı parçacıklarına indirgenerek evreni devasa bir toz diyarına çevirir. partiküllerden dolayı göz gözü görmez.
Genleşme big bang ile başlamış bir gerçekdir.patlama esnasında açığa çıkan milyarlarca ışık hızında savrulan yıldızlar eğer bu hızda ufak bir sapma olsaydı evren genleşmeden büzüşmeye gidecek yani kainat geri tepecek dolayısıyla zaman mekan hudut cila diye bir şey olmayacakdı. Bu kusursuz ahengi tesadüfle evrimle bağdaşdıran mantıksız ışığı sönük dervişlere acıyorum...
bir zamanlar şahsen desteklediğim, ancakvatikan'ın ciddi biçimde desteklediğini gördükçe şüphelendiğim kuram.
şüphelerimden bir kaçı:
- Fizikte biliyoruz ki bir maddenin hareket etmesi için bir boyuta ihtiyacı vardır. Büyük patlamanın da gerçekleşmesi için içinde yer alacağı bir şey olması gerekir. Bardak ta duran su, dünyada yer alan atmosfer, gibi. Şimdi büyük patlama olduysa, bu patlamanın "bir şeyin içinde olması" zorunludur. O şey nedir ve nerededir.
Eğer böyle bir şeye bu kuram yok derse, o zaman da yoktan var olmayı savunur demektir ki yanlıştır.
Ayrıca bu kuramı kabul edersek acayip mantıklara gidebiliriz. Mesela 1 milyon ışık ötene gelen bir ışığın biz 1 milyon yıl önceki halini görüyoruz demektir. Yani güneşe baktığımızda aslında güneşin 8 dakika önceki halini görürüz.
Şimdi andromeda galaksisi bize en yakın galaksi ve yaklaşık 1 milyon yıl uzaklıkta. Peki andromeda, samanyolu'nun geçmişi olamaz mı? Roma sütünlarını gördüğümüz gibi geçmişin izlerini yakalıyor olamaz mıyız?