evreni üç boyutlu bir küre olarak öğrenenlerle evrenin sonsuz olduğuna inananların ısrarla anlamak istemediği ve ucuna başına ötesine berisine çeşitli teoriler ekleyerek farklı farklı şekillerde açıklamaya çalıştığı olay.
fazla zorlamayın gençler kafayı sıyırırsınız , şimdi dünyada her şeyi belli bir fiziksel temele oturtabiliyorsun , evet neredeyse her şeyin fiziksel bir açıklaması var , dünyadan çıkıyorsun atmosfer ay gezegenler güneş sistemi yıldızlar falan , bunlara da eyvallah bunları da kafanda bir yere oturtursun , çık samanyolu galaksisinden ondan sonra böyle bir sürü galaksi var , içinde gezegen sistemleri vs olan milyarlarca galaksi var , hadi bu haritayı da canlandırdın kafanda , aradaki mesafeleri falan hayal etmeyin zaten bize güneşten sonraki en yakın yıldız 39 trilyon kilometre , yada 4,2 ışık yılı , düşün amk burdan sen lazeri tutuyorsun ışığı 4 sene sonra varıyor , bu en yakın yıldız , bir de ta anasının amındaki yıldızlar var , bunların dışında farklı milyarlarca galaksi var , amk yani matruşka gibi bir ortamımız var 'lan bundan fazlası olur mu' diye soruyorsun çıkıyor , şimdi asıl sorun evrenimiz tek mi , yani galaksiler gibi evrenler de var mı , varsa aralarında ne var , evrende olan kara madde evrenin dışında var mı , evrenin genişlemesi denilen şey nasıl bir şey yani yeni kara maddeler kendiliğinden oluşup evrenin uç noktalarına mı ekleniyor , yoksa age of empires'da karanlık bölgeleri keşfetmek gibi bir şey mi her saniye daha da fazla yeri mi görebiliyoruz , acaba evren hala genişliyor mu yoksa genişlemesi durdu mu , zira oradan elde ettiğimiz ışık belki de big bang denen evrede oluşan ışıklar , milyarlarca ışık yılı uzaklıktan bahsediyoruz , yani aslında evren oluşmuş tamamen ama bize oluşum anındaki ışıklar yeni yeni düşüyor
trilyonlarca farklı ihtimal , farklı soru üretebilirsiniz , soruları çok ciddiye almayın fazla bilgim yok sadece ihtimal belirtmek istedim
bu kadar şeyi düşününce insanın dine inanası geliyor zira en kolay çıkış yolu bu , allah yaratmış diyorsun kafan rahat , uğraşmıyorsun bunlarla , uğraşırsan kafayı yersin zira sonu yok , hele de senin gibi beyninin en fazla %5 ini kullanabilen bir mekanizma için hiç mi hiç yok
Bilinmeyeni artırır. YEni gezegenler yeni karadelikler oluşuyor olabilir. Ve biz bunlardan hiç haberdar olamayacaz. Işin en kötüsü genişleme ne kadar sürecek durunca ne olacak ve genişleme nasıl bir düzlemde devam ediyor hiç öğrenemeyecez.
George Hubble'ın yapboza yeni, karmakarışık denklemler getirdiği keşiftir.
Genişleme elbet duracak. Genişlerken içerde bi yerde yeni muazzam bi yerçekimi oluşturup tekrar başlangıç noktasına yavaş yavaş çekecek herşeyi. Belkide yeni bi bigbang olacak.
Not; Niye bu kadar emin konuştuysam.
evrendeki cisimler arasındaki boşluğun (uzayın) genişlemesidir. boşluk genişlerken içindeki gök cisimlerini de sürükleyerek birbirinden uzaklaştırır. birbirine yakın gök cisimleri (güneşle gezegenler, ya da bir galaksiyi oluşturan yıldızlar gibi) yerçekimi aracılığıyla bu genişlemeyle birlikte birbirinden uzağa sürüklenmeden aralarındaki uzaklığı korur. çekim gücünün --karanlık madde de hesaba katılarak-- etkisinin iyice azaldığı uzaklıktaki cisimlerde (cisim kümelerinde), mesela galaksiler arasında ise bu genişlemenin etkisi gözlenebilir.
uzay içinde hareket eden herhangi bir madde ya da enerji ışık hızından daha hızlı hareket edemez; ama uzayın (boşluğun) kendisi, belli bir mesafeden sonra ışık hızından daha hızlı genişler. bu sebeple görünür evren dediğimiz bir diğer olgu yaşanır, ama o konuya burada hiç girmiyim, bir bu kadar daha onu anlatmak lazım.
uzayın genişlemesi belirli bir noktadan başlayıp, o nokta etrafında yayılma şeklinde gerçekleşmez. uzayın her yerinde eşit oranda bir yayılma gözlenir. örneğin biz dünyadan baktığımızda çevredeki gök cisimlerinin aynı hızda bizden uzaklaştığını görürüz. evrenin öbür ucunda bir galaksiden bakan da aynını görür. bu demek değildir ki evrenin merkezi dünya, ya da o galaksi. bununla ilgili olarak, big bang de tek bir noktada başlayıp o nokta etrafında genişleyen bir patlama değildir. big bang --evrenin çok yoğun bir madde kümesi olduğu ilk anlarında-- her yerde aynı anda gerçekleşmiştir. evren, fizik biliminde tanımı gereği, aynı zamanda gözlemlenebildiği üzere var olan her şeyi, her yeri kapsamaktadır.
evrenin sonsuzluğunu anlayamayanların (fizikle, astronomiyle çok içli dışlı olmayanların) düştüğü bir yanılgı "evren genişliyorsa sonsuz olamaz" yargısıdır. bu yanılgının kaynağı, "genişlemek" ile ifade edilen şeyin yanlış anlaşılması. evrenin bir yerde sınırlanıp, genişledikçe o sınırı da balon gibi şişirip genişlettiği şeklinde düşünürler. uzay, yani boşluk, yani hiçbir şey evrenin bir elemanı, bir öğesi iken, o hayali sınırın ötesinde ne olabileceğini, evrenin neyin içine doğru genişlediğini düşünmek saçmadır. ki öyle bile olsa, mesela birden fazla evreni içinde barındıran bambaşka fizik kurallarıyla işleyen (şimdiki fizik kurallarıyla hayal bile edilemeyecek) bir alan hayal etsek, o alana da bir isim verir, multievren filan deriz, sonsuz olarak kabul ederiz. tabii öyle bir şey yok (varsa bile 3 boyutlu evrende yok).
genişleme evrenin kendi içine doğru bir genişleme. zaten sonsuz olan bir alanda cisimler arasındaki mesafenin gitgide artması. görsel olarak kavrayabilmek için, kameraların zoom özelliğine benzetilebilir bu. siz daha yakından baktıkça baktığınız cisimler arasındaki mesafenin genişlediğini görürsünüz, bunun gibi aynı.
konuyla ilgili bilgi almak isteyenlere kaynak olabilecek birkaç kısa belgesel de şöyle
14 milyar yıldır devam eden bir süreçtir, zira ilk başlarda daha hızlıydı bu genişleme. Uzayda galaksiler, nebulalar arası uzaklığın arttığı anlamından ziyade, bir odada bulunan 3 kişi düşünelim, ve odayı sürekli büyütelim, bu örnek daha açıklayıcı olur, pek tabii ki aynı oranda (büyüme oranında) kişilere daha fazla yer açılacağından dolayı, kişiler yayılır; yayılabilir. Bu bir doğa yasaları birikimi sonucudur. Andromeda galaksisi 3,5-4 milyar yıl içinde samanyoluna çarpacaktır, bu, oda içinde olan bir olaydır, eğer bu şekilde düşünülmezse bu gökadaların çarpışması, genişlemeye karşı tez olarak kullanılabilir.
bir yerde pik yapacak, ardindan da yoyo misali geri sarmaya baslayacaktir. yani kuculecektir.
ta ki sonsuz sicaklik ve sonsuz agirliktaki bir noktaya dönüşene kadar.
sonra bir önceki evrenin muhteşem zekası tarafından tasarlanmış yeni bir patlama gerçekleşecek, tipki bizim evrenimizin yaşadığı süreç gibi bir süreç yaşanacak, milimetrik ve milisaniyelik hesaplarla yapilan bu big bang sonucu evren yine genislemeye baslayacak, yeni canli formlari tureyecek, yeni bir bilinc peydah olacak ve bu bilinc birikimli olarak ilerleyecek.
yani yasadiklarimizin ve yasayacaklarimizin hepsi/benzeri yasanacak. Bu isin sonu yok.
big bang in etkisinin devam ettiğini gösterir.
genişleme bittiğinde geri çökme başlayacak işte o kıyamet.
Yer uzatılıp dümdüz edildiği, içlerindekini atıp boş kaldığı ve Rabbine boyun eğdiği zaman ki, bu mutlaka gerçekleşecektir, o zaman herkes yaptığının karşılığını görecektir." (inşikâk, 84/3-5)
Saçma salak bir mevzu. Bir seyin genişlemesinden soz edebilmek için o şeyin bilinen sınırlarının ölçümlenmesi gerekir ki hadi ölcebiliyorsun diyelim ama evrenin sınırlari belli değildir.
evren nasıl genişler dediğinizi duyar gibiyim ben de bunu düşündüm. evren dışında hiçlik varsa hiçliğin içinde nasıl ilerler( boşluk değil yalnız bakın)
şimdi boş bir kağıt alıp üzerine bir nokta koyun, sonra bu noktayı küre olacak şekilde genişletin. ya da büyütün fark etmez. bu nokta neyin içinde genişledi?
kağıt da yok, kağıt dışında hiçbir şey de yok. işte evren aslında kendi içinde genişliyor mantığı budur.
bunu anlamak zor çünkü bizim mantık dediğimiz şey bu dünyanın fiziksel yasalarına tabidir. biz mantıklı düşünürken aslında bu yönde düşünürüz. ancak evren dışı mantık senin mantığına göre işleyecek diye bir şey yok.
burada bir pinpon topunu suya attığında su onu kaldırıyor ama belki başka evrenlerde pinpon topunu kaldırıyordur?
ben böyle düşünmüştüm. aklıma bunlar geldi. yanlışlık olabilir ancak mantığı ben böyle kurup anlamaya çalıştım.
evren genişliyor, bunu galaksilerin birbirinden uzaklaşmasından anlıyoruz.
genişleme galaksiler arası çekim kuvveti var oldukça devam edecek, sonunda çekim kuvveti ortadan kaybolduğunda evren savrulacak galaksi ve yıldız sistemleri kendi içine çökecek.
kur'an'da kıyamet sahneleri anlatılırken "güneş dürüldüğünde, yıldızlar döküldüğünde" ,ifadeleri yer alır bu durumda galaksiler arası çekim kuvvetinin son bulmasını anlarız.
ahir zaman alametlerin pek çoğu çıktı, artık kainatında fazla ömrü kalmadığını (yani milyonlarca milyarlarca zaman) düşünüyorum.
1400 yıl öncesinden haberi verilmiştir.
onca bilim adamının "evren durağandır, büyümez" demesine karşılık sonradan,
evrenin durağan olmadığı, tam tersine galaksilerin inanılmaz bir hızla birbirlerinden uzaklaştığı, yani evrenin genişlemekte olduğu ispatlanmıştır.
(bkz: /ZÂRiYÂT-47: Ve sema; Biz onu büyük bir kudret ile bina ettik. Ve muhakkak ki (onu) genişletici olan elbette Biziz.)