Uzaylıların var olup olmadığını merak etmektir. 7 milyar nüfuslu bir gezegende yalnız mıyız diye sormak sadece insanoğlunun kör merakından kaynaklanan sorudur. Kendimizin de uzaylı olduğumuzu ve henüz dünyamız üzerindeki soruları yanıtlayamadığımızı düşünürsek çok saçma bir sorudur. Eğer yoksa değişen bir şey olmayacaktır. Eğer varsa gelsinler biz dostuz. Var ama gelmiyorlarsa * kendileri bilirler. Afrika'daki aç çocukların derdi bitti de onlarla uğraşacağız yani!
tam olarak cevap verilmeyen, fakat dünyadaki kum tanelerinin sayısından daha fazla yıldız olduğu tahmini göz önüne alındığında yalnız olma ihtimalimizin sıfıra çok yakın olduğu cevabının verilebilceği sorunsaldır.
çok afedersiniz de ne halta yarayacağını anlamadığım meraktır, iyi yalnız değiliz, tamam, tuttuk getirdik bi tane uzaylı. napacaz? milletten millete değişir, misal türkiye de ilk çüküne bakarlar, bilim adamı değilse bile, o kurumun hademesi illa ki bakar. e gördük çükü, noldu? napıcaz uzaylıyı, ortak iddaa mı yapıcaz, içmeye mi gidicez? kız mı alıp vericez? herif uzaylı lan.
henüz yalnızız... şöyle ki; evrende bizden başka zeki yaşam formlarının olup olmaması önemli değildir. bu bizim şu anki yalnızlığımızı değiştirmez. ayrıca, henüz bulunamamış olması da söylenebilecek her şeyin tahmin veya teoriden öteye geçemeyeceğini gösterir. var yada yok. ancak onlarla iletişim kurabildiğimiz zaman, yalnız olmadığımızı söyleyebiliriz.
"yalnız"lıktan kasıt hemen öyle bizden daha zeki daha gelişmiş canlıların olabileceği anlamına gelmiyor. daha ilkel, henüz sadece suda yaşayan canlılar da olabilir. yahut targidrad'lar gibi canlılarda olabilir.
her neyse henüz daha tam olarak kendi galaksimizi yeni yeni keşfetmeye başladığımız durumda iken yeni teleskoplar ile daha neleri keşfedeceğimiz ve bu soruya cevap verebileceğimiz zamanlar pek yakındır.
james webb uzay teleskobu fırlatılmak için 2018 i bekliyor.
tum canlilar belli bir frekans araligini gorup duyup hissedebilir.
misal insanların duyma araligi 64hz ile 23 khz. kopeklerin 67hz ile 45 khz
bunun disindaki sesleri duymuyoruz ama duymuyo olmamiz yok oldugu anlamani gelmiyo tipki gormuyo olmamiz olmadiklari anlamina gelmedigi gibi
kim bilir belki dunya'da bile bizim hissedemedigimz farkli formatta bir cok yasam vardir..
Belki de başka gezegenlerde yaşayanlar aynı soruyu soruyorlardır.teknoloji geliştikçe cevapları bulma şansı artar elbette.ancak yalnız olmadığımız ihtimali yüksektir çunku evren çok büyük ve trilyonlarca gezegen arasından bizim gibi yaşanabilir gezegenler de mutlaka vardır.
ey kapıyı açarken yan komşunun kapısının açıldığını duyup karşılaşmamak için sessizce bekleyen postmodern ibne. evrende yalnız olmasak ne olur, uzaylıyı görsen selam vermemek için karşı kaldırıma geçer, iphonunla oynamaya devam edersin sen. zibidioğulları sizi.
12 dakikanızı ayırıp izleyin. Böyle şeyler izledikçe at gözlüğüne sahip olduğumun bilincine varıyorum. Herifler ne kadar farklı pencerelerden bakıyor olaylara. Vay anasını.
Şempanzelerin dna'ları bizim dna'mızdan yalnızca %1 oranında farklı. O mini minnacık fark, bizim şempanzelere kıyasla çok daha zeki olmamızı sağlıyor. Yani biz böyle düşünüyoruz.
Peki ya dna'sı bizim dna'mızla %99 uyuşan başka bir canlı olsaydı? Ancak bu canlının bizden farklı olmasını sağlayan %1lik fark, ya onu bizden çok daha zeki bir yaşam formu haline getirseydi?
Böyle bir yaşam formu, bizimle iletişim kurmak için uğraşır mıydı sizce?