evliligin getirecegi sorumlulukların farkında olmak, kendini bu duruma hazır hissetmektir. kimi insanlar yaradılıştan, evlilige digerlerine gore daha hazırdırlar. bu bazen de yetistirme tarzıyla da ilgilidir. ama en önemlisi, doğru kişiyle karşılaşmaktır tabi doğru zamanda.
bilmem kaç fit yüksekte bir uçakta, tek güvencesi, sırtına asılı duran paraşütü olan maceraperest bir bünye atlamaya ne kadar hazırsa, insan canlısı da evliliğe o kadar hazırdır.
görevin gereği paraşütten atlarsın, heyecanı seven bir bünyen vardır atlarsın, allah korusun mecbur kalırsın atlarsın.
atlamadan önce uçağın açık olan kapısının yanına geldiğinde dizlerin tir ve tir şeklinde titrer, hocan son kez seni gözleriyle süzdükten sonra gülümser ve sağ elinin baş parmağı havada diğer parmakları kapalı yumruk şeklinde tamam işareti yapar. sen de tamamdır hocam diyen gözlerle bakar, ardından işaretini yaptıktan sonra, önce boşluğa ardında da bulutların arasına karışır, şiddetle yer çekimine kapılırsın. kafanı yukarı kaldırdığında az evvel içinde olduğun uçağın sinek kadar kaldığını gördüğünde garip bir tedirginlik başlar, diyaloğa girersin beyninle.
evliliğe hazır olmak da böyle bir şeydir. nikah işlemleri bitip, dost ve akrabaların geldiği cemiyeti bir şekilde geride bırkatıktan sonra olay yerinden, ön tarafına sabitlenmiş bebekli tomofilin eşliğinde gidilecek yere doğru yol alırken kazanılan ivme ile boşlukta, sırtta asılı paraşütün verdiği ilave hızın kazandırdığı ivme aynıdır.
ikisinin de pek bir güven verici tarafı yoktur. istediğin kadar antrenman yap. yüzlerce kez daha önce paraşütle atlamış olsan da o gün paraşütün açılmama gibi bir lüksü olabilir ya da sen kontrol iplerini yi kullanamadığından dolayı karaya diye suya düşüp iplerinden kurtulayım derken paraşütün, az biraz olan yüzme bilginden dolayı boğulmak gibi bir lüksün...var elbet.
yine daha önceden deneyimin olduğu evliliğin ve yine benzer aksiliklerden dolayı kontrolden çıkıp karaya oturma riski vardır ve hiç evlenmeyen birine göre bu durumla karşılaşmamak gibi bir lüksün de yoktur.
yine daha önceden evlenmemiş ve bu konuda bir tecrübesi olmayan bünyenin, evliliğe hazır olması, bir ön çalışması olamayacağı gibi, aksiliklerle karşılaşması kadar daha doğal bir şey olamaz.
evliliğe hazır olmak, evliliğe alışmakla alakalıdır.
bir şeye hazır olmak için daha önceden en az bir kaç kez denemiş olmak lazım. yaşadıklarını tecrübe dahilinde gözden geçirdikten sonra, artık yapabilirim ya da yapamam demekten geçer yolu.
üniversite sınavına hazırım demek için en az bir kaç on tane deneme yapmak lazım, o atmosferi solumak için en benzerini, en yakınını yapsan dahi üniversite sınavının tam havasını solutamaz.
evliliğe hazır olunmaz.
öyle bir ön çalışma, yerine getirilebilecek koşul ya da ne bileyim dosya, evrak felan yoktur.
"ben kendimi evliliğe hazır hissetmiyorum" cümlesi ne kadar yalan ve adi bir cümleyse, "ben evliliğe hazırım" cümleside o kadar yalan ve adice kurulmuş bir cümledir.
başka biriyle aynı yatakta kendini tamamen bırakarak uyuyabilmeyi, sırf eşinin ailesi olduğu için alakasız insanlarla iyi bir diyalog içinde olmak durumunda kalmayı, hayatında alacağın önemli tüm kararlarda başka birisini ve hatta birilerini ikna etmek zorunda olmayı yaşamın yapabilecek gücüc varsa eh bir dene bakalım...
bazen yetiştirme tarzından bazen de karakter den etkilenen durumdur. çocukken kıza gelinlikli bebek alınırsa, benim oğlum_ kızım büyüyecek, anne olacak baba olacak diye yetiştirilirse kız ya da erkek evliliğe hazır olur çoğunlukla.
bazen de yapısal olarak hazır olunur evliliğe. karakter, buçlar vesaire..
bi tanıdığın aynı yaşta olduğumuz kızı 4_ 5 sene önce evlenmişti. yeni evlendiği sıralar görüşmüştük, işte anlatıyo .. kayınvalidesi yemegi yaparken fındık yağı kullanıyomuş, o da ayçicek kullandığı halde fındık yağı kullanmaya başlamış..
o zamanlarda 40 yıl düşünsem, aynı yağı kullanma gerekliliği ya da gereksizliği aklıma gelmezdi. hatta böyle bi konu hiç ilgi alanımda bile değildi. o kızla aynı yaşta olmamıza rağmen onun bunları düşünüp uygulaması.. evliliğe hazır olmak işte böyle bişeydir.
evi o aldı arabayı bu dükkanı şu.. Peki sizin vasıf nedir burada? Hazır olanı yemekse gelenin yaşayacağı ancak hüsran olur.
Orta halli bir işim var ev alırken ailemden destek aldım.
Arabamı alırken ufak bir alım satım yaparak kendi payıma düşenle çözdüm.
Lakin ev araba için gelecek hiç gelmesin.Gelir ama 2 evi 2 arabası olana koşa koşa gider. Gelecek olan hobilerim için gelsin benimle birlikte güzel vakit geçirebileceğine inandığı ve geçirdiği için gelsin gerisi çok önemli değil.
Sonuçta bir ömür gecirceksin iyi düşünmek gerek. Evlenirsin sıkıntılı olabilir, arada mutsuz olabilirsin, kavga edebilirsin, beklediğin gibi olmayabilir daha sayabilirim. Ama evlenmezsen kesinlikle mutsuzsun bunu herkez şimdi eksiler ama emin ol içinde o burukluk ve yanlızlığı çekiyorsun. Herşey zamanında güzel ve anlamlı hazır hissediliyorsa evlenin kardesim.
