bence ilerisi için yatırım aracıdır. evlilikte erken evlenmiş veya geç kalmış demenin saçma olduğunu düşünüyorum. kader kısmet işi. kaldı ki şu devirde 2 çocuk yapmak bile fazla gözüküyor göze. sanki hiç evlenemeyecekmişim o doğru kız karşıma bir türlü çıkmayacakmış gibi geliyor. iş hayatında da istediğim işi bulamam zannediyordum gerçi. çok şükür memnunum. belki buradan da yüzümüz güler. bıilmiyorum.
Herkes hayatında en az bir kere evlenmeli arkadaşlar. Görmeli o tanıdığı insanın nasıl bir varlık olduğunu, bunca zaman severken nasıl bir anda kanlı bıçaklı noktaya gelindiğini. Bi yerde hayat tecrübesi.
Hayırlısıyla bir de boşandınız mı tamamdır. Geri kalan hayatınızın ilk günü gibi olur, sanki yeniden doğmuş olursunuz derler. Az kaldı bakalım öyle miymiş gerçekten.
kızların, kapağı atıp hayatlarını garanti altına aldıkları kurum.
erkekler bu kurumun yolunacak kaz'ıdır.
zaten cinsel açlıktan sürünüyor erkekler. kızın biri hafiften yanaşınca, bodosloma banka kredisine yapışıyor bizim oğlanlar.
tamamen cinsel dürtülerle yapılıyor bunlar.
(bkz: boşaldıktan sonraki pişmanlık)
en son evlenen bir arkadaşım vardı. adamın hayatında hiç sevgilisi olmadı. askere gidip geldi. araba aldı. müstakil evlerine üst kat çıktı.
sonra kızın teki yapışmış buna. evlenmeden önce bir gün kavga etmişler, küsmüşlerdi.
ne oldu diye sordum arkadaşa:
hatunla arabada öpüşürken falan bizim abazan fazla ileri gitmeye çalışmış. kız da tokadı basmış.
sonra demiş, niyetin ciddiyse gelip beni istersin falan.
bana anlatıyor, - aga kız çok namuslu falan. her neyse evlenmeden önce bir miktarda ben borç verdim.
çocukta fabrikada çalışıyor. kız evde yatıp demet ile ali şan'ı izlerken story atmış yine.
günümüz hatunları çok uyanık yaa.
belli bir yaşa gelip evlenmeyenler için aslında o kadar da problem olmayan durum. akışına bırakmak gerek yani. kafana yatan bir kız varsa evlenırsın. o kadar saçma adetler duyuyorsun, söyleniyor ki gerçekten bazen erken bile diyorsun. evlenmenizi gerektiren şey ne, sevgi ıhtıyacı, hayatı paylaşmak ihtiyacı mı. bekleyin. elbet kısmet vardır bir yerde.
Teoride: Şimdi adam diyor ki, ben bu evi veya arabayı evlenmeden önce aldım. Tapusu ruhsatı benim üstüme.
Sadece Evlendikten sonra edinilen mallar olası bir boşanma durumunda davaya konu olur.
Pratikte: genelde boşanma davasını kadınlar açar ve mahkeme eninde sonunda o kadının maddi manevi tazminat almasına hükmeder.
Dava açıldığı anda ihtiyadi tedbir kapsamında sizin malınıza mülkünüze tedbir konur. Satamazsın, devredemezsin.
Senin o (bkz: benim) diye düşündüğün mallar davada bir nevi teminat olur. Dava sonunda da mahkeme tarafından açık arttırmayla satılır.
Eğer varsa böyle evlenmeden önce evi arabası olan damat adayları, çoğu kişi bu şekilde evini arabasını kaybetti. Kulağına küpe olsun.
O sokak ortasındaki kadın cinayetleri, kadın sadece boşanmak istediği için ya da başka biriyle dost hayatı yaşamaya başladığı için çıkmıyor.
Olay sadece nafaka değil. Maddi manevi tazminat. Nafakayı da düzenli ödemezsen senede 1 kez 3 ay tazyik hapsine çarptırılırsın. Ömrün cezaevlerinde geçer. Karısına nafakayı ödeyemediği/ödemediği için sayısız kez içeri girip çıkan adamlar tanıyorum.
Hükmedilen tazminatı da ödemezsen malın mülkün sattırılır.
Sonra vay efendim bilmiyordum, vay efendim benim ne işim var cezaevinde demeyin.
Bekarların evlileri sürekli mutsuzluklarından vurmaya çalışmak gibi kötü bir huyu var. Evliler mutsuzken; sanırsın bekarlar mutluluktan ölüyor. Evliliğin ilk şartının mutluluk olması sıkıntılı bir durum. insanların kendini bile mutlu edemediği bir çağda yaşıyoruz. Hal böyleyken evlilikte mutluluğu şart koşmak büyük mutsuzluk getirir. Mutluluğun karşıdaki kişiyle ilgisi yok. Çoğu zaman kendimizle ilgili bir durum. Bekarlar da evliler de mutsuzsa niye evleniyoruz derseniz; benim diyebileceğim tek şey, iki birden her zaman daha iyidir. Hayata karşı daha sağlam ve daha güçlü olursunuz. iyi bir ikiliyseniz tabi.
toplum baskısına dayanamayan bireylerin politik kararıdır. evlilik mi kaldı amk ya ne imzası ne seramonisi? evlenmeden sevişemeyen beceriksiz müptezellerin giriştiği daha müptezel bir durumun adı evliliktir. evlilik sadece ve sadece ticari bağ kurma, politik bağ kurma veya bizim aklımızın alamayacağı çıkarlar doğrultusunda yapılır. bu durumlar dışında yapılan evlilikler toplum eğlencesidir.