Evlilik sözleşmesi kısca , evlenme niyetinde ki çiftlerin kendi aralarında yaptıkları sözleşmedir. Bu sözleşme neden yapılır ? Bu sözleşme istenildiği taktirde çiftlerin evlendikten sonra birbirine nasıl davranıcaklarına tutunda , boşanırken neler ve nasıl paylaşıcağına kadar maddeler halinde belirtilir. Evlilik süresinde geçerli olması için konulan maddeler, eğer evlilik süresince o maddeye itaat edilmesse karşı taraf boşanma hakkına sahiptir. Örnek vericek olursak , kadın kocasının gece 12'den sonra eve gelmesini istemiyor ve bunu sözleşmeye ekler ise koca 12'den sonra eve geldiğinde kadına boşanma ve tazminat hakkı doğar.
zira büyük aşkla, sevgiyle evlenip ardından boşanma aşamasına geçildiğinde kadınlar birden para hırsına bürünüyorlar. aileleri bu ateşi körüklüyor. alabildiği kadar para alma peşindeler.
daha kötüsü artık benimle evlenen kadının benimle param için evlenip evlenmediğini anlama ihtimali azalıyor.
yap bu sözleşmeyi. boşandığında paran cebinde kalsın. kimseye güven yok.
ekonomiler üç aşağı beş yukarı aynı ise çoğunlukla gerek duyulmayan anlaşmadır.
partnerlerden zengin olan taraf için mantıklı olması gereken, fakir taraf için ise güvenin olmaması olarak adlandırılan durumdur.
ekonomik anlamda evlenelicek kişi ile arada uçurumlar varsa, yani kişi zengin tarafsa,evliliklerin de günümüzde kısa sürdüğünü göz önünde bulundurursak,zengin taraf anlaşma yapmak isteyebilir ama fakir olan taraf yani ekonomik anlamda daha zayıf olan halka "bu hiç etik değil, sen bana güvenmiyooo musun, bu evliliğe güvenmiooo musunnn?" diye trip yapar. o anlaşmayı imzalamaz. genelde böyle işliyor...
evlilik dediğimiz kurumun güven üzerine kurulması gerekir. insanın eveleneceği kişiye gözlerini kapatıp ona inanması gerekirken, böyle bir şözleşme ile aralarına duvar çekmiş olacaklar, kafalarındaki bu soru işaretleri her tartışmada artacak, aralarında ki duvar giderek büyüyecek ve sonunda asla aşılamayan bir yapı haline gelecektir. kısacası evlilik sözleşmesini evlilik kurumuna ve aşka hakaret olarak görenlerdenim. Bence çok saçma.
çok merak ediyorum, aşk evlenincede bir ömür sürüyor mu sanıyorsunuz ? aşka hakaret sayarlarmış.. allah aşkına aşk dediğin şey senin kendi ruhunu bir başkasının varlığı ile doyurman demektir. yani işin aslı aşk bencilliktir zaten. evlilk sanıldığı gibi ciddi bir kurum ya da kurumsallık değildir. erkek hayatının geri kalanında annesinin üstün hizmetlerinden dolayı teşekkür edip bu asli görevi beğendiği, aşık olduğu kadına verir. kadının da (canım benim zavallı)belli bir yaştan sonra doğurganlık zamanı geldiği için evlilik kendisine hayli sevimli gelmektedir. hatta bir bebek doğurabilmek için tüm hangarya işlere gözü kapalı evet der. kendisine evlenme teklif edildiğinde ''evet'' derken aslında hayatımı sana sunuyorum. al canımı oku demektir bu. hadi, aşığız bu uğurda her halta gözümüz kapalı atlıyoruz ama kimilerimiz var ki, canımızı okumuşlar o teklife evet diyene kadar.. babamız dahil bu hayatta kimselere güvenemez olmuşuz. evliliği de gereklilik için ihtiyaçlarımız için düşünmeye başlamışız filan. ama o adamın öncesinde kocaman bir hayatımız ve emeklerimiz var mesela, kazançlarımız var. kimsenin desteği olmadan elde ettiğimiz ve kaybetmek istemediğimiz kazançlarımız var ki aynı zamanda karşı taraftan da maddi bir beklentimiz yok diyelim. bu kazançları ilerde olabilecek kayıplara karşı korumak istemek iğrençlik midir şimdi ? ulan hayat boyu didinip çalışıyorsun bir ev alıyorsun bir araba alıyorusun vs. sonra evlenince ''hadi tatlım bak bunların hepsi bizim'' moduna giriyorsun. yok öyle bir dünya. adam birine kefil olacak, batacak çıkacak.. senin yıllardır uğraştığın kazançlarını adam yok edecek. soruyorum şimdi adalet mi bu ? bırak allah aşkına ya iyi günde kötü gündeymiş. benim babam bile benim kötü günümde yanımda olmadıysa hiçbir adam olmayıversin, bişi kaybetmem. herkes alışmış birilerine sırtını dayamayı da şimdi bu sözleşmeyi imzalayalım deyince ben ahlaksız oluyorum. asıl bu emeğe saygı duymayanların ahlakından şüphe ederim ben. ya işte aşkın içine bir de bu sözleşmeyi sok bakalım hala sevebiliyor mu seni aynı şekilde ? gidiyorsa hiç dur deme zaten..
Ateşoğulları ndan vedat, çakmakoğulları ndan pervin ile 1 yılı opsiyonlu 5 yıllık sözleşme imzaladı.
vedat ateş imza töreni sonrası yaptığı açıklamada; "her çocuk için mukavelede 2 şer yıl arttırıma da gidebiliriz ama opsiyonlu ilk yılımız bu evliliği sağlam temellere oturtmak için daha önemli" dedi.
Serpil Gümüşkaya, veli aksungur tarafından kendisine sunulan boş mukaveleye imza attı. Serpil gümüşkaya yaptığı açıklamada; "veli benim çocukluk aşkım, o yüzden benim için ön planda olan para değil aşktır. Bu nedenle boş mukaveleyi hiç düşünmeden imzaladım. Hakkımızda hayırlısı neyse o olsun" dedi.
Nuray durmaz sözleşme maddelerini yerine getirmeyen eşi ahmet durmaz dan alacakları karşılığında bonservisini alıp, mehmet kaya ile yeni bir sözleşme imzaladığını borsaya bildirdi.
Mert ve nazlı uysal çifti mutsuz. Mert uysal yaptığı açıklamada; "bu evlilikten artık sıkıldım, hiç heyecanımız kalmadı. Bu yazki düğün sezonunda gelecek teklifleri değerlendirebilirim. Evliliğimiz artık sadece kağıt üstünde" dedi.
Mahmut ve ayla isimli genç sevgililer kendi aralarında ön protokol imzaladı. genç çiftin aileleriyle de pürüzleri giderdiği takdirde önümüzdeki günlerde evlilik sözleşmesi imzalayabileceği öğrenildi. Bu arada mahmut bayrak ın, kızın babasının istediği yüksek bonservis bedeli nedeniyle sıkıntılı olduğu iddia edildi.
--------------------------------------------------
faydası çoktur. kendisini mahrum bırakacağınız şeyleri sıralarken, nato'dan beter sömürgeci olan o kadının ''yaa şey kem kümmm yaaa'' hallerini görmek. gerçekten hayatta keyifle tadabileceğiniz nadir şeylerden birisidir. noldu bebeğim? hani mal mülk yalandı? hani sen bankta simit de kemirirdin eşinle? iş ciddiyete binince ''güven yoksa ben de yokum, mal paylaşmak güvenmektir'' oldu dimi? evde oturup göt büyüteceksin ve buna ''saçımı süpürge ettim'' diyeceksin. gün gelir de boşanırsanız ki sike sike o gün gelecek, ondan koparacak hiçbir şeyin olmaması zoruna gidiyor dimi? seni meta senii.
En güvenilir erkek bile her an değişebilir. En çağdaşı barzolaşıp kıskanç biri olabilir, en hoşgörülüsü en ufak konuda çirkefleşebilir, en sadığı aldatabilir, en medenisi dayak atabilir ya da küfür edebilir. Bu ilk günden de başlayabilir on yıl sonra da olabilir. Sonuçta garantisi yok hepsi erkek.
o yüzden sözleşmenin maddiyattan ziyade manevi konuları içermesi daha mantıklı yani. Sike sike de olsa insan gibi davranmayı öğrenebilirler böylece.