kendine sığınacak ''fırtınalı'' bir liman aramaktır. beraberlikteki yalnızlıkları paylaşmak, kolayca yanılmak, kolayca yanıltmak içindir.. düşmanken dost kalmak, kötü sevişmelere bile razı olmaktır. kıskançlıkların, endişelerin, korkuların ateşinde yanmak, mutluluk boşluğunda eriyip gitmek içindir.
evlilik geleceği bir yatırımdır. yaşlılıga giden yolda yoldaşlıktır. kendini garantiye almaktır. hiç bir dostunuza söyleyemeyeceğiniz anlatamayacağınız olayları hiç çekinmeden konuşabileceğiniz bir ortamdır.
neden belediye onayı? aşkını sevgini onaylatmak saçma da gelse böye bir ülkede nikahsiz birlikte yaşamakla karşına çıkacak rahatsızlarla uğraşmak istemiyorsundur, rahat etmek istiyorsundur, hatuna laf gelmesindir, aileler rahatsız olmasındır falandır filandır. yani yine toplum içindir.
okul bitmiştir, askerlik yapılmıştır, iş kurulmuştur, neden evlilik? çünkü sırası gelmiştir, eş dost anne ve arkadaşları sana evlenecek aday bulmuşlardır, aday kaçırılmayacak bir fırsattır, bir an önce çocuk yapıp büyütmen gerekir ki sen de evladının mürüvetini görebilesindir, ha arada sevmişsindir ne ala
neden evlilik;evlenmeye kara verince anlarsındır da ondan, hatta onu görür görmez anlarsın neden evlilik.
-yaşının gelmiş olması.
-sevmek ve sevilmek.
-anne veya baba olma isteği.
-çevrenin baskısı.
-tecavüz edilen kızın abilerinin ölüm tehditleri.
-las vegas'ta olmak.
-daha bir sürü şey...
kendi anne, babam ve çevremdeki birçok anne babanın evlenme nedenlerinden yola çıkarak, kesinlikle bedava ve rahat rahat sevişebilmek adına yapılan bir şey olmadığına inandığım şeydir. bir insan bir insana aşık olur, sonrasında bakar ilişki güzel gidiyor, "işte bununla evlenmeliyim, çocuklarımız olmalı, onunla yaşlanmalıyım" hayalleri kurmaya başlar, evet onu arzular da, onunla sevişmek ister. ama bu "bedava sevişmek" için sevişmek değildir. sonuçta sıfırdan bir ev kurmak, düğün, dernek derken, binlerce ytl harcanmaktadır bu işe. yani evlenmek için harcayacağın o parayı gider sekse yatırabilirsin, eğer niyetin sadece sevişmekse. ama değilse, evlenirsin. "işte burasıbenim evim" diyeceğin, kimsenin burnunu sokamayacağı, istediğin gibi hareket edebileceğin, istediğin zaman girip çıkabileceğin bir evin olur. ve o eve beraberce bir düzen verebileceğin, seni içinde yalnız bırakmayacak bir eşin olur.
kendi yuvamı kurmalıyım dürtüsü,düzenli sekse duyulan hasret,düzenli ev yemeği yiyebilme isteği,kadınların çocuk isteği,kadınların ben de evlenilecek koca bulabiliyorum kanıt isteği,sadece bi toplumsal ihtiyaç dürtüsü..