evlilik dışı cinsel ilişkiyi ahlaksızlık sanmak hiç olacak bişey değildir.
öyle ya, herkes istediğiyle yatsın kalksın, hayvanlar gibi tıpkı.
oooh onlarda imza da yok, nikah memuru da yok, çocuk falan olursa babası nüfusuna alır mı yok. her şey güdülerine kalmış. hem insan dediğin de nedir ki? memeli bir hayvan.
bence zaten nikahtır, evlilik cüzdanıdır, bunlar boş şeyler. geniş olmak lâzım biraz.
evvela kişiden kişiye değişen bir kavramdır. kimi kimse yapmasın çok ayıp der, kimi ne var der, kimi ben yapmam ama yapan yapsın bana ne der.
çok çeşitli cevaplar alınabilir, ben bu noktada ahlak kavramının bireysel anlayışa göre şekillendiğini düşünüyorum.
eğer iki taraf anlaşarak beraber olmuşsa burada bir ahlahsızlık görmüyorum. ama bir taraf bunu ahlaksızlık olarak görüyorsa, öteki taraf buna saygı duymakla yükümlüdür. ahlak budur, karşındakine değer vermek.
yalnız burada tek belirtmek istediğim nokta, pek çok yazarın, evlilik öncesi ilişki normaldir sözünden, her önüne gelenle yatmak anlamı çıkartması, ki bu mantıklı değil, hoş da değil. 7-8 yıldır beraber olan, cinsellik de yaşayan ama evli olmayan insanlar biliyorum. görüldüğü gibi uzun zamandır tek eşliler ama evli değiller. yani evlilik dışı ilişki her zaman, herkesle yatmak değildir.
evlilik dışı cinsel ilişkiyi ahlaksızlık sanmaktır.
ve bu ahlaksızlık sadece kadın için geçerlidir. aynı ahlaksızlık erkek için bir güç, statü göstergesidir. bu da ne kadar ahlaklı bir şeydir tartışılır.
sen evlendiğin kadını sadece daha önce seks yapıp yapmadığına göre ahlaklı veya ahlaklı bir kadın sayıyorsan denilebilecek hiçbir şey yok sana. oohh düğün bitti gittin evine girdin gerdeğe aa bi baktın kan gelmiş. olley bu kız ahlaklıymış diyorsun ama nerden biiyorsun daha demin girdiğin o delikten farklı deliklerin daha açılmamış olmadığını? aa doğru bak oralarda şöyle ufak bir zar yok korunması gereken. e sen de haklısın tabi. ahlaklı canım bu kadın kesin ahlaklı.
ayrıca insanları seks yaşamlarına göre ahlaklı ve ahlaksız olarak belirleyen kişinin ahlakından ne beklenir ki...
ahlaksızlık sayan abilerin ya da ablaların sorunudur. varsayılan ahlaksızlığı yapmamak için uçkurlarının turşusunu kurup ebediyete kadar saklayabilirler.bu abilerimizin çoğu çiftleşmeye elinin kiri gözüyle bakıp, önüne gelenle fingirdeşirken bi takım süzme ablalarımızın bacak arasının ahlak bekçiliğini yapmaktan da geri kalmazlar.bu da erkeğin 5 adım gerisinde gitmeyi kendine layık görmüş angut ablalarımızın sorunudur. bizi bağlamaz.
birde ahlaki değerlerini karşı cinsin egomanyasına göre değilde, kendi aklı ve mantığına göre kurmuş insanlar vardır ki-onları hakikaten takdir ederim.yatıp kalkıp "allah ım onları başımızdan eksik etme" derim.bir ihtiyaçları oldu mu koşarım.işte öyle...
bıçaksırtı bir konu. yıllarca büyüdüğü çevre, inanç ve değer yargıları sebebiyle evlilik dışı cinsel ilişkiyi ahlaksızlık sayan bir insanı "ama şu şöyle bu da böyle" diyerek bir anda fikrini180 derece geri döndüremeyeceğimizi, aynı şekilde tersini savunan insanı da "hmmm sen doğru söylüyosun" noktasına getiremeyeceğimizi kabullenmek lazımdır. kısırdöngü bir konu. yıllarca forumlarda tartışılsa gene bir yere varılamayacak, kimsenin yargılarında değişiklik yaratılamayacak bir kavram. belki 20- 30 yıl sonra kendi yaşamışlıklarından çıkarımlar yapan insan, geçmişini sorguladığında bu konuyla ilgili saptamalarında değişiklikler olduğunu görebilir. ya da ölene kadar aynı şekilde düşünmeye devam eder. ama bu yüzden ölen, öldürülen insanlarımızın olmaması da dilenesi bir durumdur.
evet ahlaksızlıktır zira buna sadece din değil mevcut yasalarda "zina" der. Zina da toplumun içten içe çökmesine zemin hazırlayan bir etkendir. Dünyada da büyük bir sorun zira Fransa'da doğan çocukların %51'i gayri meşru durumdadır ve artık avrupa fellik fellik buna çare aramaya başlamıştır. Biz de mi? durum tam dersi zaten başlık belli ediyor yeterince nereye gittiğimizi.
eşinden başkasıyla ilişkiye girmenin ahlak kurallarına aykırı olduğu sanısına sahip olmaktır.
doğrudur (eksileri görelim...) yanlıştır (tribünlere oynuyorum) diyemeyiz, zina suç olmaktan çıkarıldıktan sonra tamamen kişinin kendi ahlak anlayışına kalmış bir hadisedir.
ancak burada dikkat çekmek istediğim nokta ;
islamiyet'teki çok eşliliğe laf edip ondan sonra bütün karşı cinsleri sıradan geçirenlerin bulunduğu noktadır. ya canım benim, şimdi adam nikah kıymış 4 eşi var tamam oha diyelim ona da ama sana ne diyelim. senin adlarını bile bilmediğin kişilerle iki güne bir beraber olup sonra arkanı dönüp gitmene ne diyelim.
tamam allah'a onun emirlerine inanmak zor geliyor olabilir ama inanmamak için kılıf bulmana gerek yok. senin dinin sana, benim dinim bana...
cinsel ilişki yaşayan çiftlerin çocuk sahibi olmak gibi bir sorumluluğu göze almalarını gerektiren bir durum yok artık. teknoloji gelişti; latex adı verilen süper zımbırtı sayesinde içgüdüleri sorumluluklar yüzünden bastırmak zorunda değiliz.
vakti zamanında çöllerle kaplı arabistan'da var mıydı böyle bir şey? yoktu. o yüzden evlilik dışı ilişkinin ahlaksızlığı, rte'nin ona buna dediği ahlaksız! ithamından farksız artık.
insanların kendi doğrularına uymayan, dışarıdan gelen herşeyin yanlış, tu, kaka olduklarını düşünmelerinden kaynaklanan ve ne acıdırki toplumsal hayatı mahveden fiillerden sadece yaygın bir örnektir bu. insanlarda genel olarak ahlaksızlık olarak değerlendirdikleri şeyleri hastalıklı bünyelere ithaf etme gibi bir sorunsal vardır. fakat olsa olsa hastalıklı olan kendileridir. yalnızca farkında değillerdir. ve ne yazıkki bunların milyonlarcası hayatları boyunca kendilerini bir halt sanıp toplumsal huzurun da içine ederek (bkz. yargılamak, küçümsemek, yadırgamak ve benzerleri...) aydınlanamadan, bilinçleri açılmadan toprak olup gitmektedir. üzücü olan da budur.