evlilik aşkı öldürür

entry174 galeri2
    26.
  1. aslında kurum değil, bir durumdur evlilik.
    aşkı öldüren gerçekten evlilik mi?
    aslında bu konuda iki kavramı bir kenara koyarak çözüm bulabiliriz. aşk ve evlilik.
    bunları çıkarıp bakmak lazım.
    iki insan 50 yıl birbirine katlanabilir mi?
    eğer katlanabiliyorsa; orada aşk değil, saygı var demektir.
    saygı aşktan önce gelir.
    iki kişinin birlikteliği elleri yıkamak gibidir. aşkı da sabuna benzetiyorum ben. yıkar durularsın. eğer ellerini duruladıktan sonra gerçekten temiz ise o yürür işte.
    bir çok insan; genelde dış görünüşe bakar. bizi etkileyen cazibe olur ilk etapta.
    ama zaman; aslında bunun bir dejavu olduğunu gözümüze sokmakta gecikmez.
    önemli olan bu değildir. karşındaki kişinin, sana ne kadar denk olduğudur önemli olan
    zaten evlilik biraz da kumardır. bazen hep yek atarsın, bazen de düşeş.

    aşk nedir ki?
    onunla yaşaman gerektiğine inanmaktır.
    0 ...
  2. 27.
  3. Dost hayati yasayan terbiyesizlerin yedikleri naneye uydurduklari kiliftir .
    0 ...
  4. 28.
  5. evli erkeğin evrimi;

    6. hafta: Seni seviyorum
    6. ay: Tabii ki, seni seviyorum
    6. yıl: Seni sevmesem çoktan çeker giderdim

    6. hafta: Aşkım, ben geldim
    6. ay: Selam!
    6. yıl: Annen ne yemek yapmış?

    6. hafta: Zahmet etme, ben açarım
    6. ay: Ben açayım mı kapıyı?
    6. yıl: Yahu şu kapıya baksanıza!

    6. hafta: Sevgilim, Ayşe telefonda
    6. ay: Seni arıyorlar
    6. yıl: Telefoooon!

    6. hafta: Zor bir çocukluk geçirmişsin
    6. ay: Senin anan da cins ha
    6. yıl: Ulan tam da anana çekmişsin

    6. hafta: Bu yaz seni Venedike götüreceğim
    6. ay: Tatilde Ankara ya gitsek ne olur?
    6. yıl: Niye, evin suyu mu çıktı?

    6. hafta: Bu yüzüğü inşallah seversin
    6. ay: Resim çerçevesi aldım, her zaman lazım
    6. yıl: Şu parayla kendine bir şey al

    6. hafta: Hangi filmi görmek istersin?
    6. ay: Evita ya gidelim mi?
    6. yıl: Evita yı gör, ben çok beğendim

    6. hafta: Üzülme sevgilim, leke yapmaz
    6. ay: Dikkat etsene yahu!
    6. yıl: Amma da sakarsın be kadın!

    6. hafta: Ben pek bu fikirde değilim
    6. ay: Bu konuda yanlış düşünüyorsun
    6. yıl: Saçma sapan konusma, Alla sen

    6. hafta: Yaptığın yemeklere de bayılıyorum
    6. ay: Bu akşam ne yiyoruz?
    6. yıl: Gene mi makarna!

    6. hafta: Bir şey içer misin?
    6. ay: Bir Martini içerim
    6. yıl: Gene buz koymayı unutmuşsun

    6. hafta: Bu elbise sana çok yakışmış
    6. ay: Bir elbise daha mı aldın?
    6. yıl: Kaç para verdin buna?

    6. hafta: Özür dileyecek bir şey yapmadın ki
    6. ay: Biraz dikkat etsene be kızım
    6. yıl: Hay senin eline...
    2 ...
  6. 29.
  7. ölüm gelirse başına,
    baş ağrısı bir bahana...
    2 ...
  8. 30.
  9. feromonların artık iş yapmamasıdır. uzun süren birliktelikler de, evliliklerde burnumuzun tetanoz olması durumudur.
    0 ...
  10. 31.
  11. 32.
  12. niye sevişmeyi yasallaştırınca heycan kalmıyor mu sorusunu ardından getiren ana soru.
    edit: evlilii bundan ibaret görenler gebersin.
    0 ...
  13. 33.
  14. evlilik olayına getirilen itici bir boyut.
    0 ...
  15. 34.
  16. "yerini saygı doldurur" diye devam etmesi gereken önerme.
    0 ...
  17. 35.
  18. "ya evlenilmesin ya da olduyse ask bosanilsin o zaman" seklinde en basit cozum yollari olan sorun.
    0 ...
  19. 36.
  20. siradaki sarkimiz ferda anil yarkin dan gelsin;
    - evlilik aski olduruyor guzelim....
    1 ...
  21. 37.
  22. Evli bir çiftin ilk günki konuşmaları:

    Damat: Ah! Nihayet rüya gerçek oluyor!!
    Gelin: Senden ayrılmamı ister misin?
    Damat: Hayır! Bu lafı bir daha asla söyleme!
    Gelin: Sen.. Bana aşıkmısın?
    Damat: Taaaabiki.
    Gelin: Beni terketmeyi düşünür müsün?
    Damat: Tabiki hayır.
    Gelin: Peki bana bir öpücük verir misin?
    Damat: Evet hem yüzüne hem gözüne.
    Gelin: Peki bana bir gün vuracakmısın?
    Damat: Asla! Ben o tür erkeklerden değilim.
    Gelin: Sana güvenebilir miyim?
    Damat: Evet.
    Gelin: AŞKIM.

    Ve aradan bir sene geçtikten sonra yine aralarında aynı söyleşi döner ancak ters bir şekilde
    ( Metni aşağıdan yukarıya okuyun )
    36 ...
  23. 38.
  24. kendine güveni olmayanlar için evet, doğru bir söylemdir. kendine ve aşkına güveni olanlar içinse ömür boyu mutluluktur.
    3 ...
  25. 39.
  26. evlilik değil de alışmak öldürür zannediyorum.
    2 ...
  27. 40.
  28. "evlenmeyen aşıklar hiç ayrılmıyorlarmış o zaman" diye düşündüren söz.*
    1 ...
  29. 41.
  30. çoğunluğun katılımına istinaden yapılmış bir genelleme. doğruluğu ya da yanlışlığı tabiki tartışılır. aslında bunun için öncelikle "evlilik nedir?" sorusuna açıklık getirilmeli. nedir evlilik? insanların "ericson'un dostluk kazanmaya karşı yalnız kalma döneminde" akıllarını kurcalayan ve buna yönelik birtakım beklentiler içine sokan bu kavram nedir? yalnızlık mı? olabilir; yaşanan duygusal bir boşluk mu? o da olabilir; hayatına yön vererek bir düzen içine girmek mi? evet bu da olabilir. buna benzer birçok neden sayılabilir. ancak evlilikte tek bir ortak noktası vardır insanların; o da benzer durumların birlikte yaşanmasıdır. bu aşk olur, sevgi olur, iş olur, para olur vs. ama sonuçta mutlaka ortak bir şeylerin paylaşımı söz konusudur. hiçbir insan yalnız kalmayı istemez. yalnız kalan insan ise neyi savunursa savunsun mutlu olamaz." ben tek başıma mutluyum, mutluluk insanın kendi içindedir." derler birçoğu. evet mutluluk insanın içindedir ama onu ortaya çıkarmamıza yardımcı olan yine çevremizdeki insanlardır. sevdiğimiz insanlardır bizi mutlu eden. işte evlilikte de bu vardır. mutlu mesut kurulacak bir yuvanın huzurunu yaşabilmektir evlilik.

    gelelim aşk ile olan ilişkisine. günümüz ilişkilerine şöyle bir baktığımızda birçoğunun yüzeysel olduğunu görebiliyoruz. gelip geçici hevesler, güven eksikliği, aldatmalar, aldatılmalar, eski sevgili -yeni sevgili mevzuları, kıskandırmalar...vs. herbiri tartışılması gereken ayrı bir konu. "aşk" herkes tarafından farklı yorumlanabilen bir kelimedir bana göre. herkesin kendi ihtiyaç ve beklentilerine göre değişir tanımı. tıpkı evlilikteki beklentilerde olduğu gibi. işte bu yüzden bir insan aşkı gelip geçici bir heves olarak görüyorsa; evliliği de aynen bu şekilde yorumlar ve bu yüzden toplum içinde en değerli bir kavram olan evlilik de o insan için gelip geçici bir heves olur. yine aşkı karşılıksız yoğun bir sevgi buketi olarak gören insanlar aşık oldukları insanlarla yaptıkları evlilikte de aynı beklenti içerisine girerler öyle değil mi?

    öyleyse sonuç olarak şöyle bir yargıya varabiliriz; evlilik aşkı öldürmez. tam tersi kişinin beklentilerine göre; yaşadığı aşkın tarifine göre bir evlilik yaşar.ilk günlerde yaşanan heyecanlar, kalp çarpıntıları...vs. gibi şeyleri yaşatmak yine insanın kendi elindedir.
    3 ...
  31. 42.
  32. Evlendiğin kişiye artık sahip olduğun için bir endişen kalmaz. Bu da ilgisizliğe sebep olabilir.
    1 ...
  33. 43.
  34. evlilik aşkı öldürmez, doğası gereği insan tek bit kalıpta kalamaz, tahammülsüzleşir.
    2 ...
  35. 44.
  36. evlenmek için dogru kisiyi bulamayan insanlarin bahanesi.
    3 ...
  37. 45.
  38. 46.
  39. aşkı oldurse yine iyi. adami oldurur. oldurmese bile surundurur verem, tifo, dizanteri gibi bilimum hastalıklara gark eder.
    0 ...
  40. 47.
  41. evet evlilik bazi durumlarda oldurur aski. tipki ruzgarin kimi atesleri sondurup, kimi yanginlari korukledigi gibi. ne dedim lan ben.
    0 ...
  42. 48.
  43. bir öğretmenimin (sanırım konumunu unuttuğu bir andı) ettiği laftır. aynen şu şekildedir:
    'evlilik aşkı öldürür. evlenince aşk maşk kalmaz. çünkü neden..? adamlar aradıklarını bulurlar, istediklerine ulaşmışlardır. onlar aslında başka bir şeye aşıktırlar.' sınıf ortamında söylenmeyecek türden ve o an için çok gereksiz cümleler olduğunu düşünsem de, şöyle bir bakıldığında yalan da sayılmaz hani. héé bunun dışında sorumluluk nedir bilmeyen, hala kendini tek tabanca sanan kişiler ile evlenildiğinde de aşk dahil bir çok şey ölüyordur.
    0 ...
  44. 49.
  45. evlilik gerçek aşkı öldürmez, sadece yerini alışkanlığa,huzura ve sonsuz sevgiye bırakır. asıl bu duygular evliliği ayakta tutar,canlandırır.
    0 ...
  46. 50.
  47. sevmeyi ve dengeyi koruyabildikten sonra, bence dünyada yapılabilecek en güzel şey olamlı evlilik. yol arkadaşı, her koşulda sırt sırta verebileceğin, çocuk kadar masum birşeyi paylaşabileceğin bir dünya neden kötü olsun...

    bu söylemler, evlilikte bir tarafın mutlaka ezildiği, insanlık dışı hertürlü uygulamaya maruz bırakıldığı kimseler tarafından söylenmiştir.

    hala gerçekten sevgi ile insanların bir arada durabildiğine, inananlardanım ben. en azından umud ediyorum.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük