gözü dışarda olmayanı yaratıcılığını konuşturarak rutinin dışına çıkmayı dener. gözü dışta olan hatun modeli de etrafa sinyaller yollayıp "müsaitim" görüntüsü çizerken hem kendisinin hem kocasının karizmasını çizer.
evli erkekler hergün aynı tabaktan pilav mı yenilir diye isyan ederken evli kadınlar da aynı derdi monotonluk olarak anlatır.bir de kadınların beynine karışık derler.aynı durumu daha basit olarak tanımlarız: monotonluk..!
Evlenene kadar erkeğin anasını ağlatır naz kapris vs. erkek evlenene kadar tüm yeteneklerini çabalarını gösterir ve yorulur artık kadını şaşırtcak fikirler tükenmiştir bi bıkkınlık ta oluşmuştur e kadında alıştı adamın evlenmeden önce ki haline bir anda sabah kalk yemek yap tv izle akşam gel kocaya ver ya da kıçını dön yat formatına girince belli bi süreden sonra sıkılır.
not:kadınlara evlenmeden herşeyi göstermeyin ki evlenene kadar bişeyler kalsın.
monotonluk insan nefsinin doyumsuzluğundan kaynaklanan dünyevi bir algıdır. zannımca cennette nefis olmayacaktır. yoksa biz orada da sıkılırız. çalışan, çalışmayan, evli olan, sevgili olan, yalnız olan her şey eninde sonunda kendini bir monotonluğa bırakır. kafayı takacak sıkıntı bulamazsak monotonluğa sararız. biz hep böyleyiz!
müge anlı ve çeşitli izdivaç programlarını izleyen bünyenin haklı feryadıdır , monotonluktan kurtulmak için sütçü , tüpçü gibi fantazilerin türemesine neden olan sıkılganlık halidir .
yüzde 1000 haklılıkla söylenen bir şikayettir. o kadar haklıdırlar ki yazarın matematiği katletmesine yol açmıştır.
ev kadınının bir günü: sabah uyanılır kahvaltı hazırlanır. ardından eş uyandırılır. kahvaltı yapılır. eş işe gider. kadın temizlik, bulaşık, çocuklarla ilgilenme, çamaşır, yemek gibi günlük işlerini yapar. akşam eş eve gelir. akşam yemeği yenilir. tv izlenir ve uyunur.